devam ediyor 20s önce güncellendi
ZEYNEP
@hayatiminkumari
Okuma
35
Oy
11
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
5
Adını değiştirebilirsin. Şehrini, giysilerini, hatta aileni bile… Ama geçmiş, ardına bakmadığında bile peşinden gelir.
Zeynep Atak bir sabah öldü. Ve aynı sabah, Aslı Sezenbay adında başka biri doğdu. Aynı olan başka biri.
Geride kalanlar yalnızca bir isim, bir ev, birkaç fotoğraf değil; kırılmış bir gençlik, gölgelerle örülü bir aile geçmişi ve geri dönmemek üzere terk edilen bir kimlikti. Artık İstanbul’da, yepyeni bir hayatta kendine yer arayan Aslı, geçmişini geride bırakmaya çalışırken, onu şekillendiren karanlık sırlarla yeniden yüzleşmek zorunda kalacak.
Adaletin sessiz kaldığı bir geçmiş. Her şey bitti sandığınız yerde, asıl hikâye başlar.
Bir kimliğin içinde yeniden doğmak mümkün mü?
Yoksa bazı isimler, hayatta kalmak için bile olsa, gömülemez mi?
Uçağın havalanmasıyla bir veda etti: geçmişine, adaletin suskunluğuna, kendi adını taşıyan mezar taşına.
Zeynep Atak artık yok. Onun yerine Aslı Sezenbay var. Yeni bir kimlik, yeni bir şehir, ama aynı kabuslarla uyanan bir zihin. İstanbul’a taşınan bu `yeni` ailenin hikâyesi, sadece bir kaçış değil; aynı zamanda karanlıkla bir yüzleşme.
Her şey unutulmuş gibi görünse de, geçmiş asla affetmez.
Bir ismin ardına saklanmak yeter mi, geçmişten kurtulmak için?
Yoksa en derin yaralar, sessiz kalanların sırtında mı taşınır?
"Zeynep Atak öldü." Gazetelerde yazan buydu. Ama hiçbir gazete, onun hâlâ hayatta olduğunu, sadece adını değiştirip Aslı Sezenbay olduğunu bilmiyordu.
Bir gecede kimliğini, geçmişini, çocukluğunu geride bırakıp bambaşka bir hayata sürüklenen genç bir kız.
Bir ismi geride bırakmak, her şeyi unutmak demek midir?
Yoksa en büyük kaçış, insanın kendinden kaçışı mıdır?
Bu roman, adını kaybeden bir genç kızın, kimliğin yalnızca bir nüfus cüzdanına sığmadığını anladığı bir iç yolculuğu anlatıyor.
Ve bazen en derin kaçışın, gerçeğin tam kalbine doğru bir yürüyüş olduğunu.