Derin abilerini kaybetmiş biri peki ya gerçek ailesiyle yaşarken sevdiği çocuğun abisi yüzünden sevdiği çocuğuda kaybederse

Her insanın içinde kimsenin bilmediği gizli bir patika vardır... Kim Looz’unki ise karanlık, sessiz ve dikenliydi. Tumin Yang’a gitmek, onun için sadece bir okul tercihi değil; kaçış, umut ve yeniden doğuştu. Fakat tam her şeyi arkada bırakmaya hazırlanırken gelen bir haber, onu tekrar geçmişin gölgesine sürükledi. İçinde yıllarca susturulmuş çığlıklar, bastırılmış öfke ve unutulmaya terk edilmiş bir çocuk vardı. Kim, sessizliğin içindeki yankılarla yüzleşirken, sadece ailesiyle değil, kendi içindeki karanlıkla da savaşmak zorunda kalır. Yalnızlık, ihanet, kırılmış hayaller ve asla affedilemeyecek sözler... Bu hikâye, bir çocuğun acıya rağmen yürümeyi öğrenmesinin; bazen düşerek, bazen susarak ama her defasında biraz daha güçlenerek ayakta kalmasının öyküsüdür. "Gizli Patika", sadece bir karakterin değil, içinde kendi kaybolmuşluğunu taşıyan herkesin hikâyesi.

"UZAK DUR… YOKSA KENDİNİ KAYBEDERSİN." Yüzyıllar önce cadılarla insanlar arasındaki savaşta, insanlığı korumak için özel güçlerle doğan Koruyucular ortaya çıktı . İnsan gibi görünseler de güçleri, zekâları ve doğaları onlardan farklıydı. Cadı büyülerinin giderek arttığı son dönemde Bethany, Koruyuculardan uzaklaşıp inzivaya çekilmişti. Ancak geçmişten gelen bir lanet ve bitmeyen bir intikam, tüm planlarını tersine döndürmüştü . Şimdi Koruyucuların ona hiç olmadığı kadar ihtiyacı vardı. Bethany ise geri dönmenin eşiğindeydi. Ya lanetine rağmen Koruyucularla yeniden savaşacaktı ya da doğasına sırt çevirip milyonlarca insanı cadıların eline bırakacaktı...

Darsel ailesi, beşiz çocuklarından birinin tehlikeli bir lanetle doğduğunu öğrendiğinde, onu herkesten saklamaya kalkar. Ancak hiçbir sır sonsuza dek sürmez. Yalnızca bir gecede Tanrının laneti büyük bir yıkıma sebep oldu. Masallarda hiçbir zaman öcüler kazanmaz. Bu hikaye, mutlu sonla biten masalların iç yüzü… 🍎🍎🍎 Bu kitabın tüm hakları saklıdır. Çoğaltılması veya herhangi bir şekilde kopyalanması durumunda yasal işlemler uygulanacaktır!!!

Günümüzden 2.Göktürk Kağanlığı`na uzanan aksiyon dolu bir serüvene hazır mısınız?

İki aşk ve onlarla birlikte kurulan arkadaşlıktan dolayı altı kişinin hayatı kararırsa. Krallıklar arasından evlilik yasaklanmıştı. Adalet artık yok gibiydi. İsteyen istediğini yapamıyor, rahat yemek bile yiyemiyordu. Başa geçerek krallıklara adaleti sağlamayı düşünen ama abisinden dolayı engellenen Seth sevdiği kadını yani Alessi ile gizli evlilik yapar. Kaçarlar. Aylar sonra ortaya çıkan bu sır altı kişinin de sürgün edilmesini sağlar. Aslında her şey planlarına göre işler. Krallar başlarından atmak için zorladığı ve ağlarına düşürdüğü altı kişiyi sonunda sürgün edebilir. Aşklarına kavuşmuş ama hapis yaşamış altı kişi asırlar sonra tekrar geri döner ama bu defa büyük bir felaketle. Onların önüne engel koyan kişilerin çocukları evlenmeyecektir. Kralların kendi aralarında yaptığı bu anlaşma yıllardır bilinir. Bu olaylarının birer kehanet olduğunu yazan sır kadın bir fırça gönderir. Bu fırça Pera Daisyinin resim fırçalarından biridir. Bizzat kendisi kontrol edemeden portresinde oluşan resim yıkımın ve ölümlerin resmidir. Her krallık yıkılmış, bu defa prensler ve prensesler çıkış yolu aramaya başlar. Ya öleceklerdir ya da savaşacaklardır. Kurak, buzullar, sular altında kalmış yerler veya çoktan yanıp kül olmuş yerlerden geçmek zorunda kalacaklardır. Zorlu yollarda aşkı da, ihaneti de, tutkuyu da ve de ölümü de tadacak olan altı kişinin hikayesine hoş geldiniz.

Kahramanımız marleena ailesini 7 yaşında kaybediyor ve tek bildiği yangın. Ailesinin neden öldüğünü ya da öldürüldüğünü bilmiyor. Teyzesi tarafından aldığı on yıllık zorunlu bir eğitimin ve teyzesinden kaçarken tanıştığı çocuk seth ile çıkacağı yolculuğu okuyacaksınız. Yer yer çok huzurlu hissettiğiniz aynı zamanda bu huzurun içindeki kaosu da okuyacağınız, en önemlisi yazım dili sayesinde kendinizi kitabın ana karakteri sanacağınız yolculuk başlasın!

KRALLIĞIN SON GÜLÜŞÜ

...“Ne iddiasıymış?” Dedim bıkkın bir sesle, çocuk gibi bir de oyun peşindeydi. “Sekiz temel duyguyu ve bonus bir duyguyu da hissedebildiğini sana kanıtlayacağım.” “Sekiz temel duygu?” “Üzüntü, şaşkınlık, öfke, korku, tiksinme, sevinç, güven, beklenti. Eğer bu duygulardan, o çiçeği yendikten sonra, birini bile hissetmemiş olursan sen kazanırsın.” Kötü duyguları hala içimde taşırken diğerlerini inkar etmek hatta son üçünü hissetmek bile imkansız. Asla başaramayacak. “Peki ya ödülüm? Ayrıca bonus duygu?” Kendinden emin bir şekilde gülümsedi. “Bonus duyguyu hissettikten sonra söyleyeceğim, ödülün ise... Ne istersen.” “Şimdiden kendini hazırla, yenileceksin.” Ayağa kalkıp kapının arkasındaki havluyu aldı. “Bundan o kadar emin olma leydim.” Elindeki havlu ile bana yaklaşmaya başlayınca tedirgin hissettim, gardımı almam lazımdı yoksa beni öldürmek için mi gelmişti? Tam ayağa kalkacakken omzuma nazikçe dokundu. “Sakin ol, benden sana zarar gelmez. Galiba güveni hissetmen biraz zaman alacak.” Temkinle yerime otururken gözlerimi ondan ayırmadım... Ahter çiftlerimizden Zeynep ve Barlas`ın hikayesidir. Öncesinde Ahter`i okumanızı tavsiye ederim dünyanın işleyişini anlamanız açısından ama ayrı okumayı da tercih edebilirsiniz fazla bir kafa karışıklığı olacağını düşünmüyorum.

Luminara Krallığı tehlikede… Prenses Elarya, Draven’ın karanlık zindanına düşer. Cesareti ve zekâsıyla hayatta kalmaya çalışırken, Prens Lorian onu kurtarmak için zorlu bir mücadeleye atılır. Bir aşk, cesaret ve fedakârlık hikâyesi: “Işığın ve Gölgenin Prensesi Elarya”, sizi fantastik bir maceraya sürüklüyor.

Alpheus küresi kırıldı ve ben bu küreyi Onarmak için bir yolcuğa çıktım. Gezegeni kurtarma görevini bana vermişlerdi. Ben bir güeş ozanıyım ve4 elementi gücüne sahibim güçlerim alpehusu onarmak için yeterli ancak benim diğer küreyi bulmam gerekiyor yani Artehusa küresini bulmaya yola çıktım. Gezegeni yok olmadan acele etmem gerek

“Bazı insanlar yağmuru sever… Bazılarıysa yağmurda kaybolur.” Kasım, sadece bir ay değildir. Bazı hayatlar için yıkımdır, bazıları içinse yeniden doğuş. Victoria, geçmişinden kaçamayacağını yağmur altında öğrenen bir kızdı. Her damla, ona unuttuğunu sandığı bir gerçeği hatırlattı. Her sessizlik, kalbinde sakladığı bir çığlığı büyüttü.

Ejderhalar… Çoğu masalda prensesin hapsedildiği karanlık kulenin gardiyanı, bazen de tenha mağaralarda biriktirdikleri ganimetleri saklayan kötü canavarlar. Masalın sonlarında cesur bir şövalye ortaya çıkar ve kötü ejderhayı öldürerek halkın kahramanı ilan edilir. Sizce bu kadar basit olabilir miydi her şey? Hayır, bunlar sadece çocuk masallarında olur. Burada değil. Ejderhalar evrenimizi şekillendiren canlılardır. Onlar kâinatın denge taşları, özgürlüğün daimî temsilcileridir. Uçsuz bucaksız gökyüzünde kanat çırparak yeryüzündeki bütün canlılara hükmederler. Peki, bir ejderhanın ölmesi diyarların karanlığa sürüklenmesine sebep olabilir miydi? Belki de olurdu… Bilinenin aksine her karanlık kötü değildir, aydınlığın da karanlığa ihtiyacı vardır. Tıpkı aydınlık ve karanlığın sürekli değişmesi gibi biz de değişiriz. Hiçbir zaman olduğumuz yerde kalmayız. Alisa`nın da hayatı değişti ve o bu kadar hızlı olacağını tahmin etmemişti. Ama oldu, bilmediği geçmişi yüzünden başka bir diyara sürgün edildi. Onu öldürmeye çalışan saplantılı bir katil ve kendisinin gizemli geçmişi peşini orada da bırakmadı. Yaşadıkları sadece başlangıçtı. Bugünü tehlikelerle doluydu, geleceği ise sorularla…

Çağresiz çığlıklarımın arasından yükselen karanlık bir gölge. Parlayan kırmızı gözlerin arkasındaki bin yıllık öfke. Bir canavar olduğumu söyleyen acımasız dudaklar. Kanla yazılan ve ateşle harmanlanan bir krallık

Benim kitabım değildir en yakın arkadaşımın kitabıdır bu hesaptan yayınlanacaktır. - Mavi Safir şehrini yöneten Clara ve Ronald’ın ikizleri vardır fakat halkın bundan haberi yoktur ve nedenini kimse bilmiyordur. Amy cambazken ,Daniel okulunda popüler bir gençtir. Bir gün Amy’nin nadir bir soyu olan “Stella “ adında bir ateş tilkisi olur. Amy, Marco ve ivy Stella’nın özgürlüğü uğruna büyük ve tehlikeli bir maceraya çıkarlar. - ⁠Bu macerada ne olacaktı? - ⁠Başlarına bir şey gelecek miydi? - ⁠Amy ve Daniel prens ve prenses olduklarını neden gizliyorlardı? -Hepsinin cevabı bu hikaye de saklı. Bence bir şans vermelisin sevgili okuyucu. Keyifli okumalar.

Kumsal`ın hayatı zorluklara rağmen gayet normaldi, ta ki o geceye kadar... Kumsal`ın rüyasına gölge tarzı bir varlık girmiş ve ona büyüleri kullanarak dünyayı ve büyü tarihini kurtaracağını söylemişti. Kumsal aynı zamanda okula gidip geliyor ve bazı sorunlarıyla yüzleşirken okuluna Deni adında birisi gelmişti. İlk başta birbirlerinden pek haz etmeseler de sürekli yolları kesişiyordu.

Ateşin taşıyıcısı Leda, sıradan bir hayat yaşadığını zannederken bambaşka bir yola sürüklendiğini fark eder. Kendi içindeki gücü keşfettikçe yalnızca dünyayı değil, kendi ruhunuda ateşe atacak bir savaşın tam ortasına düşer. Dört Öncü, dört element ve ardı arkası kesilmeyen sırlar… Cehennem Kapıları açıldığında dost ile düşman arasındaki çizgi silinecek, sadakat ve ihanet birbirine karışacaktır. Ve asıl tehlike, dışarıda değil… Leda’nın içinde uyanan karanlıkta saklıdır. Dünyayı cehennemden değil, Leda’nın içindeki ateşten korumak gerekecektir.

Ateş ve gölge, aynı aynada kırıldığında… aşk küllerinden doğar. Solarya’nın alevlerle yoğrulmuş diyarında büyüyen Kira, cesur, inatçı ve kaderine meydan okuyan bir Ateş Bekçisi. Onun ateşi yalnızca yakmak için değil, korumak için yanar. Nimbrath’ın karanlıklarında yetişmiş, gölgelerin sessizliğine yeminli Riven ise, savaşın ortasında bile kalbinin suskunluğunu koruyan bir Gölge Elçisi.Ateş ve gölge, aynı aynada kırıldığında… aşk küllerinden doğar. Solarya’nın alevlerle yoğrulmuş diyarında büyüyen Kira, cesur, inatçı ve kaderine meydan okuyan bir Ateş Bekçisi. Onun ateşi yalnızca yakmak için değil, kor Kadim bir lanet onları aynı büyülü aynada hapseder. Zıt elementler… tek bir bedende çatışan iki ruh. Aynanın çatlaklarında geçmişin ihanetleri, kaderin yükleri ve bastırılmış duygular yankılanır. Ama aşk, bazen en büyük düşmandan doğar. Ve bazı aynalar… yalnızca birbirine bakan iki zıt ruhla yeniden bütünleşir. “Ateş ve gölge, birlikte yanınca… Ya dünyayı yakar ya da yeniden doğar.”

UYARI!!16 yaş ve üstü için uygundur. Olumsuz öğeler içerir. Taht ve güç uğruna yapılabileceklerin bir sınırı var mıydı? Peki ya, sonsuz hırs uğruna gözden çıkarılabilecek kişiler? Kişi bazen en çok sevdiğini, bazen de kendinden bir parçayı feda etmek zorunda kalmaz mıydı? Gücün sınır tanımadığı bir dünyada, taht için göze alınacak ihtimaller her zaman sonsuz olurdu. Birinin kendine bile itiraf edemediği karanlık arzular, zamanla aklı da, kalbi de esir alırdı. Zaten kalpte, zihinde ve bedenin en derininde verilen bütün savaşların temelinde bu yok muydu? Ne kadar yükselirsen, ne kadar güç kazanırsan içindeki doyumsuz canavar biraz daha fazla isterdi. Her ulaşılan zirve, birini özgürleştirmek yerine daha da derinlere, daha karanlık yerlere sürüklerdi. Çünkü hırs dediğimiz şey, kişiye asla “yeter” demeyi öğretmezdi. Ve her zaferinde kişi aslında biraz daha kaybolurdu. ****** Asel Sare Akan’ın hayatı, doğum gününe doğru çıktığı sıradan bir yolculukta tamamen değişmişti. Yolda karşısına çıkan o gizemli kadın, aslında kaderinin habercisiydi. Fakat Asel, o an için bu yabancının söylediklerine kulak asmamıştı. Ne de olsa her şey yolunda gibiydi. Hayatı, tam da olması gerektiği gibi ilerliyordu. En azından o öyle sanıyordu. Gerçeklerle yüzleşmesi ise sandığından çok daha kısa sürecekti. Çünkü Asel’in tanıdığını düşündüğü herkes, aslında bambaşka yüzlere sahipti. Güvendiği omuzlar, birer birer sırtını dönmeye başlayacak, inandığı her şey yerle bir olacaktı. Bildiği dünya, altından kayıp giderken Asel, hiç beklemediği bir gerçekle baş başa kalacaktı: Büyük bir yalanın tam ortasında, yapayalnız. Ve en acısı neydi biliyor musunuz? Sevdiği herkes, bir şekilde onun sonunu getirmek istiyordu. Ona sarılan eller, birer bıçak gibi arkasından saplanacaktı. Ama Asel’in pes etmeye niyeti yoktu. Her şeye rağmen umudunu kaybetmeden, kendi canı için savaşmaya devam edecekti. Tabii başarabilirse.

Trajik bir geçmişin ardından yurt dışına gönderilen Ahsen için geri dönüş vakti gelip çatmıştı. Büyük bir özlem ile geri döndüğü evinde onu çocukluk aşkı Sarp ve büyük sırlar besleyen ailesi beklemektedir. Aşkını geri kazanabilecek mi yoksa ailesinin karanlık geçmişinde silinip gidecek mi? *** Bu evde bilinmesi gereken en önemli şey de buydu: Günlük güneşlik geçen gündüzlerin geceleri fırtınalı olur. *** "Dönmeme sevinmedin mi?" "Gitmene üzüldüm." 🌊🐚

yüz yıllar boyu süren savaşın son izlerini silecek olan Lilith ve Lucian olabilir mi?

Yedi ölümcül günah ama orta çağ şeklinde

Lyeane, yeni adım attığı bu yabancı dünyada, bildiği tüm gerçeklerin aslında ustaca örülmüş birer yalandan ibaret olduğunu öğreniyor. Ve herkes arasında, bu dünyanın kalbinde özel bir yere sahip olmasına alışamıyordu. Elfan diyarında asla sahip olamadığı her şeye burada sahip oluşu, genç kızı bu dünyaya hem daha çok bağlıyor hem de aklını kemiren büyük sırrın kapılarını aralıyordu. Ve bundan sonra aşkı, dostları ve ailesi için canını verebilecek kadar onları korumaya kararlıydı. --- Lyeane & Darven

Küçük yaştan itibaren annesinin zalimlikleriyle büyüyen İra annesi kadar güçlü fakat onun kadar zalim olmamak istiyordu. Annesi olmayan Marcel babasının tahttan inmesini sabırsızlıkla bekliyordu ve ileride onu bekleyen tatsız olayların farkında değildi.

Kimsenin görmediği gerçeklerimiz... Mazi denen solmuş sayfalarda saklıdır. Ölümsüzlerin içinde büyüyen bir ölümlü olarak ayın yaralarını sarsan bile... Kendi merhemini içini yakan geçmişte arayarak kendini yaksan bile KIZIL AYIN EVLADISIN duramaz, yorulamaz, kalbinde duygu kırıntısı bırakamazsın... Nefes alan ama yaşamayan birinin dünyasına HOŞGELDİNİZ!