[ mafya ] - Etiketin'de Kitap Listesi
devam ediyor 41dk önce güncellendi
Aşiret ailem
@aysmsl
Okuma
1.49k
Oy
153
Takip
65
Yorum
60
Bölüm
8
Yıllar sonra ailesinin aslında gerçek ailesi olmadığını öğrenen Mira…
Bu gerçekle yüzleşebilecek mi?
Hayatını cehenneme çeviren insanların aslında birer yabancı olduğunu kabullenebilecek mi?
Altı abisi, ikizi ve küçük erkek kardeşi varken Mira, gerçek ailesine alışabilecek mi?
Peki ya gerçek ailesi, Mira’nın yıllardır bir mafya, motorcu ve boksör olarak kurduğu karanlık dünyasını kabullenebilecek mi?
Klasiklerin ötesinde, farklı bir “gerçek aile” hikayesi
devam ediyor 1s önce güncellendi
Karanlığın Tutsağı(Artı On Sekiz)
@lyrdaas
Okuma
8.19k
Oy
307
Takip
61
Yorum
471
Bölüm
28
“Benden kaçabilirsin sanıyorsun, ama adımların nereye giderse gitsin, gölgen yine bana ait. Adını bile fısıldamadan yaşayamam; sen, kendini unutsan bile bende kalacaksın.”
Alpay Aras Demirkıran
“Onun karanlığında boğulmakla, onsuz yaşayamamak arasında kaldım… ve galiba ikincisi daha korkutucu.”
Simay Altan
Gazeteci olan Simay, kimsenin cesaret edip eline alamadığı dosya üzerinde çalışmaya başlar. Bu dosya, kimsenin dokunmaya cesaret edemediği mafya patronu Alpay Aras Demirkıran’ın dosyasıdır. Bunun hayatındaki en büyük haber olacağını sanıyordu.
Oysa bu, hayatını geri dönüşsüz bir şekilde çalacak adamla tanışmasının başlangıcıydı.
Sigara dumanı, yağmur kokusu ve tehlikenin çekici yüzü… Simay, her adımda daha çok karanlığa çekiliyordu.
Ve bazen, en büyük hata; gerçeği ararken, onu koruyacak olanın aynı zamanda seni mahvedecek kişi olmasıydı.
devam ediyor 1s önce güncellendi
KAFES KUŞU
@eda_04_04_04
Okuma
8
Oy
2
Takip
4
Yorum
0
Bölüm
2
"Unutma! eğer birgün bana aşık olursan seni öldürürüm"
" Eğer sen bana aşık olursan seni bir kafesin içine hapsederim"
Belki o bana kızacaktı ama ben ona aşık olmuştum.
"Beni kapatabilirsin kafesim demirmi?,altınmı? "
" Bir kuşa göre isteğin çok fazla ama kafes değil. ben seni kendime hapsediyorum kafes kuşu. "
devam ediyor 4s önce güncellendi
GECENİN ÖFKESİ
@imerafera_0
Okuma
7
Oy
2
Takip
1
Yorum
2
Bölüm
2
“Beni duyduğunda ağlayacaksan, bir daha adımı bile anma.” Ayağa kalktı, sert bir adım attı geri. “Korkuyorsan, doğru yerdesin.”
Dipnot: Okurken, "Burası çok saçma," diyeceğiniz yerler olabilir. Bu kitap, kafa dağıtmak, gülmek ve aynı zamanda cringelik tavan yapsın diye yazılmıştır. Yani ciddiye alıpta, kimseyi linçlemeyin. Teşekkürler...
devam ediyor 19s önce güncellendi
Kanunsuz Aşk
@sudismiyimne
Okuma
3
Oy
0
Takip
2
Yorum
0
Bölüm
2
Çocukluk arkadaşı Ceylan Altay la çok iyi anlaşan Aras Ulusoy babasının yasa dışı işleri yüzünden liseli yıllarında italya`ya taşınmak zorunda kalırlar 11 yıl sonra babasıyla tartışıp Türkiye`ye gelen Aras Ulusoy 2 yıl sonra kendine ayit bir gece kulübünde uyuşuşturucu baskını yapan polisler tarafından yakalanarak ceza evine alınır ve ilk çıktığı mahkemede hakim sayesinde serbest kalır çünkü o hakim çocukluk arkadaşı Ceylan Altay dır
devam ediyor 19s önce güncellendi
Devrik İmparatorluk
@esilayldrm
Okuma
31
Oy
6
Takip
2
Yorum
0
Bölüm
9
“Doğru mu?”
Yukarı baktım, her zamanki hesaplarımın derdine düşemiyordum. Bir şey yakama yapışmış, yalanımın dudaklarımdan çıkmasını engelliyordu. Ne söylersem inanacak gibi bakan bu adama karşı gerçekleri inkâr edemiyordum. “Yankı, inanırım.” Görüyordu ve buna rağmen yalanımı duymayı diliyordu. Elimi sıkıca tutup beni o salondan çıkarırken sonrasında bana bağırıp çağıracağını sanmıştım. O ise karşımda öyle muhtaç duruyordu ki, bana sunduğu hiç hak etmediğim sevgisi göğsüme oturdu. Gök omuzlarıma çökmüştü.
Bıraksa fırtınasında savrulurdum. Dudaklarım aralandı. Kollarımı sıkıca tutan elleri bedenimi sarstı. Kendini kontrol etmekte güçlük çekiyordu. “Yalandı.” Kendi kendine “yalandı” diye tekrarladı. “Uygar sana öfkeliydi, aramızı bozmak istedi.”
Hiçbir şey söyleyemiyordum. Canım acıyor muydu? Kollarımı değil de kalbimi avuçlarında sıkıyordu sanki. Girdiğim yolun çıkacağı yerin burası olacağını hiç düşünmemiştim. Nefesim ciğerlerime ulaşıyorsa bile ben anlayamıyordum. “Özür dilerim.”
tamamlandı 22s önce tamamlandı
Adaletin Yanında // Stray Kids
@gecekusud
Okuma
2.41k
Oy
702
Takip
23
Yorum
824
Bölüm
75
"Hadi,git! Git ve yüzleş artık. Kız her şeyi anladı!"
Bangchan`ın sesini duymuştu duymasına ama daha bir adım bile atamadan yine durdu.
Çünkü Ha Ra son sürat kendilerine doğru geliyordu.
"Omo! Geliyor! Ben kaçıyorum,bak başının çaresine!"diyen Bangchan âdeta koşarcasına adım atarak uzaklaşmaya başladı.
"Dur-"deyip devamını getiremeyen Lee Know, Bangchan`ın da kaçmasıyla olduğu yerde `mıh` gibi çakılıp kalmıştı.
Saçlarını arkasına savuran rüzgârın verdiği ayrı bir çekicilik ile birlikte Ha Ra, Lee Know`un önüne gelerek 1 adımlık mesafesinde durdu.
Lee Know gözlerini onun gözlerine dikmiş hiçbir tepki vermiyor, sadece izliyordu.
Genç kız konuşmak için ağzını açtı ama açtığı gibi hızla geri kapattı.
Sonra gözlerini sıkıca yumdu ve sinirlerine hâkim olmak istercesine birkaç saniye boyunca kapalı tutup geri açtı.
Daha sonra arkasına, çardak tarafında Soobin`i döven ve hâlâ bu tarafa bakan yabancıya bakıp önündeki adama geri döndü. Bakışları yine onun gözlerini bulduğunda:
"Kimsin sen?"diye hiç beklenmedik bir sakinlikle sordu.
Lee Know da buna bayağı bir şaşırmıştı açıkçası. Hırçın güzelinin burada İsrafil`in görevini devr alıp sûra üflemesini ve kıyameti koparmasını bekliyordu ama yine de bu sakinliğe karşın cevap veremedi.
Sonra birden dengesiz bir şekilde tebessüm etmeye başladı.
Bu âlemi gücü ile 9.0 büyüklüğünde sallamaya gücü yeten Lee Minho bir kızın karşısında çivilenip kalmış, konuşmayı bırak neredeyse kekeleyecekti.
Genç adamın dudağı yukarı doğru kıvrılmış onu aslında daha da çekici göstermekteydi.
"Gülme be adam! Cevap ver bana! Kimsin sen?! Arkadaşımdan ne istedin? O adamı neden üzerimize saldın?!" diye bağırdı bir anda çardaktaki Felix`i göstererek.
Lee Know hâlâ gülüyordu.
Sinirleri daha da gerilen Ha Ra, bir kere daha gözlerini sıkıca yumdu ve içinden saymaya başladı. Ona kadar büyük bir sabırla saymayı başardığında gözlerini yeniden açtı ve hâlâ sırıtan adamın yüzüne baktı.
"Sana- kimsin- dedim?"
Her bir kelimeyi tek tek, üzerine bastıran bastıra söylerken aynı zamanda işaret parmağı ile Lee Know`un göğsüne vuruyordu.
Bu hareket ile Lee Know`un biçimli kaşları çatılsa da sevdiği kızın bu hâllerini izlemek ona gerçekten büyük bir zevk veriyordu.
Ama bu sefer susmadı. Hırçın güzelini daha fazla hırçınlaştırmamalıydı. Tamamen gerçekleri söyleyecekti. E canım az da mafyalık gururu ile hareket etsindi değil mi?
"Sana yıllar öncesinden kafayı takmış, attığın her adımı takip eden manyak biriyim."
🗡
"Hangi devirde yaşıyorsun sen dangalak! Ben sana ait falan değilim! Ben-kimseye-ait-değilim! Olmaya da meraklı değilim!" diye bağırdıktan sonra yine devam etmek için ağzını açtı.
"Defol buradan,defol! Yoksa avazım çıktığı kadar bağırır ve tüm siteyi ayağa kaldırırım!"
İşte Lee Know`un ondan beklediği hareket tam olarak buydu!
Kendisinin bile söylerken tiksindiği laflara karşılık hırçın güzelinin asla suskun kalmayacağını çok iyi biliyordu.
"Ahhh,"diyerek derin bir nefes verdi Lee Know. Yüzüne büyük bir gülümseme yerleştirdi.
"Biraz klişe mafya havasına gireyim dedim ama ben de beğenmedim bunu. İnsan bir mal değildir. Dolayısıyla, elbette kimse kimseye ait değildir. Benim seni sevdiğim doğru ama sen istemediğin müddetçe ne sana yaklaşır ne de zarar veririm. Takıntılı bir pislik değilim. Karşılıklı olsa daha güzel olurdu ancak senden karşılık beklemiyorum. Beklesem bile bu asla zoraki olmaz. Başkasını seversen eğer ve onun da seni sevdiğini anlarsam bir daha karşına çıkmam. Merak etme."
Lee Know, teslim oluyormuşcasına iki elini havaya kaldırdı ve sırıtarak geri geri adım atmaya başladı.
"Bu yüzden teslim oluyorum, Ha Ra hanım."
İsmini bile biliyordu bu yakışıklı serseri. Neyse ki gidiyordu.
Ha Ra, sırtının değdiği ağaca yaslanırken o dengesiz adamın bir daha gelmemesini umdu. Ardından sırıta sırıta aracına binişini izledi.
GA4681KL
devam ediyor 23s önce güncellendi
Lekeli Siyah
@lanaorlana
Okuma
26.1k
Oy
2.71k
Takip
199
Yorum
1.7k
Bölüm
62
"Ondan kaçabileceğini mi sandın?"
Vücudunun dengesini kontrol edemese bile sözleri gayet gerçekti. "Ondan kimse kaçamaz Adelya! Sevdiklerinle vedalaş!"
“Kes sesini!” Koruyucum adamın üzerine yürüyüp sesini kesmesi için bir yumruk daha attığında adam daha çok bağırdı.
"Öldür lan beni!" Ağzında biriken kan o bağırdıkça etrafa saçılıyordu. "Onun eline düşeceğime sen öldür!"
Kollarımı kendime sardım ve korkuyla ona yaklaştım. “Ne yapacağım?”
"Ondan kurtulmak ister misin?" Dedi hevesle başını sallayarak. “Kartal`dan kurtulabilirsin!"
"Nasıl?" Dedim çaresiz bir çabayla. Ama aldığım cevap beni daha büyük bir karanlığa hapsetti.
"Kafana sık Adelya..." Her ne kadar düşmanım olsa da gözlerindeki ifade gerçekti. "Çünkü ölüm dışında hiçbir şey seni ondan kurtaramaz..."
Tüm ülkeyi avucunun içinde tutan bir adamdan nasıl kaçabilirdim ki?
Bu, kazanabileceğim bir savaş değildi.
Beni istediği andan itibaren ben...Ona aittim.
devam ediyor 24s önce güncellendi
Viraha
@kalopsia
Okuma
18.1k
Oy
1.18k
Takip
405
Yorum
601
Bölüm
48
Düzenlenecektir*
Viraha 1: Unuttuklarımız
Viraha 2: Vazgeçtiklerimiz
🖤
Karanlığın içinden bir ses yükseliyor…
“Gerçek bazen en tehlikeli yalandır.”
Bir adım atılıyor.
Bir silah doğruluyor.
Bir isim fısıldanıyor.
Ve bütün sırlar, tek bir kurşunla dağılmaya hazır.
Aybüke’nin adımları, artık geri dönülmez bir yolun taşlarına vuruyor.
Dost bildikleri, düşmana dönüşüyor.
Gölgelerden çıkan her yüz, yeni bir ihanetin habercisi.
Dost ile düşman arasındaki çizgi bulanıklaşırken, en yakınında duranların bile yüzleri maskelerle gizlenir. Bir karar, bir adım, bir söz…
Her şeyin kaderi değişir.
Bu defa sadece hayatlar değil; gerçekler de ölümle sınanacak.
Ve gerçeğe en çok yaklaşan, en çok kaybedecek.
İhanetin gölgesinde, aşkın sınavında, ölümle yüzleşirken…
Bir tek soru kalır:
Kime güveneceksin?
“Benim yolumdan gel, seni en büyük kralları bile yöneten bir soytarı yapayım. Tüm dünyayı da senin şaklabanın.”
Zaman daralıyor…
Her şey yanıyor…
Bir çığlık.
Bir dua.
Bir kahkaha…
Ve gerçek, herkesin kanını akıtacak kadar keskin.
“Burası başlangıç değil.
Burası sonun doğduğu yer.”
Sonra yalnızca o cümle kalıyor:
“Öldürsene beni, Elmas. Hadi, öldür.”
Bu defa sadece bir timin değil, bir milletin kaderi yazılacak.
Ve kaderin adı: Vazgeçtiklerimiz.