Babası tarafından zorla bir mafyayla evlendirilen Ayza ve Maralın hikayesi

Dr. Mihriban Akaydın & Üsteğmen Ferman Soydere

Devrim 24 yaşında nişanlıdır.Nişanlısı AZAD MİR mir aşiretinin çocuğudur.karısı için canını verecek olan azad ve devrimin tüm kalbini ısıtan tek kişi.şimdilik.devrim sabah ona gelen telefonla tüm dünyası başına yıkılır.Peki devrim yeni ailesine alışabilecekmi. ilk kitabım okursanız sevinirim

Kızların arkadaşlığı

Bir gün güzeller güzeli tatlı kız canı sıkıldığı için kuzeniyle birlikte Azar adlı uygulamayı indirir. Ama bilmiyordur ki karşılaşacağı şeyleri...

Kimse bilmedi… Onun içinde sessizce büyüyen bir bahçe olduğunu. Ne zaman gülümsese, altında bir damla gözyaşı saklıydı. Ne zaman sessiz kalsa, içi çığlıklarla doluydu. Ve kimse görmedi… Onun yıllarca yalnız suladığı, kendine bile söylemediği o duyguları. Ama her şeye rağmen, o bahçe hâlâ orada. Çünkü bazı çiçekler karanlıkta da açar🌟

Laren sıradan bir lise öğrencisi sanıyordu kendini...Ta ki okulun en tehlikeli çetesi olan uğultu grubunun hedefi seçilene kadar. Her gün artan baskılar,alaycı bakışlar ve bitmek bilmeyen zorbalıkların ortasında, en güvendiği şeyden - ailesinden - bile şüphe etmeye başlar.Çünkü bir gecede öğrendiği gerçek, hayatını sonsuza dek değiştirecektir: Onlar onun ailesi değildi.Ve o, hiçbir zaman bu dünyaya ait olmamıştı. Laren, karanlığın içinden gelen gizemli bir çocuk ile karşılaştığında... hem düşmanını hem kaderini tanımış olur. Ama bu oyunda herkesin bir maskesi, herkesin bir sırrı vardır. Ve bazı sırlar, sadece ortaya çıkmak için değil... yakmak için vardır. Adronisha`ya hoş geldin. Burada hiçbir şey göründüğü gibi değil.

İki büyük ailenin arasındaki sular durulmazken tek bir çözüm vardır. Ya göz yaşları, feryatlar... Ya da, iki çift imza ve aile kurmaktır seçenekler. Birbirini düşman gören adam ve kadın birbirini ölesiye sevdalanabilir mi? Bu mümkün mü? Herkesin de dediği gibi, en büyük aşklar nefretle mi başlar?

Adi degisecek🤍 Umarim seversiniz💐

Hep kendini bir şey sanan ve hep göz deviren o kız ve ona karşı gelen üçlük kız ghurubu.

Aniden dudaklarıma kapanan dudakları ile sözlerim yarım kaldı ve boğuk kelimelerim onun dudakları arasında can buldu. Önce ne olduğunu anlamadım, sonra kafamın içindeki öfke, kırgınlık ve o lanet olası endişe bir anda sustu, bedenim yaşadığım şok etkisiyle şiddetle titredi. Beni öpüyordu, Kıraç Keskin beni öpüyordu! Aniden yaralı eliyle ensemi kavradığında diğerini belime sararak beni kendi göğsüne çekti ve üzerime doğru yürüdü. Gözlerim dehşet içinde açılırken henüz şoku atlatamamıştım, lakin geriye doğru giden adımlarım ve onun dudaklarımda asice hareket eden dudakları yüzünden daha fazla dayanamadım ve bende gözlerimi kapattım. Onun sert ve hoyrat öpüşlerine karşılık verecek cesaretim yoktu ama itiraz etmeyi de istemiyordum. Üzerime doğru gelmeye devam edip en sonunda kalçam bilardo masasına çarptığı anda durdu ve beni öpmeye devam ederek üzerime eğildi. Kelimelerim artık tükenmişti, içimde bir fırtına kopuyordu. Bu öpüşü bir isyandı, tutkusu ise yanan canının feryadıydı. Gözyaşlarım usulca dudaklarımıza doğru akarken içimde bir ateş yandı ve onun gömleğini kavrayarak beni daha derinden öpmesi için dudaklarına uzandım. O an bir hırıltı koptu dudakları arasından ve öpüşü daha da derinleşti. Bu bir acıydı, bizim hikayemizin en büyük acısı. Bazı hikâyeler kelimelere değil, yaralara emanet edilirdi. Bende bizim hikayemizi yaralarımıza emanet etmiştim. Bundan sonra kanarsak, kurumayana kadar durmazdık. Ve bu bizim asla başarabileceğimiz bir şey değildi.

Defne`nin yarım yaş doğum günü

1990 yılının İstanbul’u… Rizeli bir ailenin kızı olan Deniz Akay Yılmaz, lise son sınıfta okuyan zeki, asi ve eğlenceli bir genç kızdır. Uzun altın sarısı saçları, mavi gözleri ve komik kişiliği sayesinde arkadaş grubunun en çok sevilen, aynı zamanda “beyni” sayılan kişisidir. Başarılarıyla tanınır; sınıf birincisidir ama ders çalışırken bile eğlenmeyi bilir. Sinirlendiğinde istemsizce Karadeniz şivesiyle konuşur, bu da arkadaşları arasında çokça gülümsemeye sebep olur. Deniz’in en yakın arkadaşlarıyla birlikte kurduğu 4 kişilik sıkı bir arkadaş grubu vardır. Hep birlikte İstanbul sokaklarında dolaşırlar, sahaflara giderler, Kadıköy vapuruna binip uzun uzun sohbet ederler. Ama Deniz’in içinde sakladığı bir sır vardır: Grubun içindeki bir çocuğa –Ali’ye– karşı gizli bir aşk beslemektedir. Ali, Deniz’in aksine biraz daha sessiz, içine kapanık ama çok iyi kalpli bir çocuktur. Fakat bir sorun vardır… Ali, okuldan başka bir kıza ilgi duymaktadır. Deniz hem arkadaş grubunun bozulmasını istemez hem de kalbindeki duyguları gizlemekte zorlanır.

"Kimse kimsenin yanında sonsuza kadar kalmaz Kuzey bey" "Yanılıyorsun tamirci çırağı, birinin kalbinde sonsuz olduğun gün onunla sonsuza kadar kalırsın" "O zaman düzelteyim Kuzey bey kimse benimle sonsuza kadar kalamaz" "O nedenmiş çırak " "Çünkü benim kalbim küçücük Kuzey bey ve içine alabileceği herkesi çoktan aldı ve kapılarını kapattı. Eksilenler olabilir ama bir daha o kapılar açılmaz." "Zoru severim çırak imkânsız Zaman alır" "Anlamadım" "Yakında anlarsın tamirci çırağı "

Düğüne birkaç hafta kala nişanlısının işkencesine maruz kalan bestenin kendi hayatını düzeltme çabası ve aşkı bulması.

İki yetişkinin aşkını göreceğiz...

🖤🌠♠🌟 Bir seçimle yıkılan iki hayat, bir cümleyle başlayan sonsuz acı... Ben Alya. Hikayemin nerede başladığını bilmiyorum ama nasıl bittiğini hiç unutmayacağım. “Gökyüzünde ki yıldızlar kadar eşsiz ve güzelsin Kuyruklu Yıldız.” Bu hikaye kurtlara fısıldanan sözlerin ve sonsuz geceye karışan bir kalbin hikayesi. Zamanın iyileştirdiği yalanlara inanma, çünkü bazı acılar zamanı bile unutturur. Bu bir aşk hikayesi değil. Bu bir intikam da değil... Bu, zamanın unutturamadığı bir suçun ve affedilemeyen bir seçimin hikayesi. Çünkü bazen en büyük yalan, en çok inandığın cümledir. ⚖️🔗🪦🔪

Cayır cayır yanan yangının tam ortasındaydı Talha. Hayatındaki tek kişi şu an bu yangının içindeydi. O her ne kadar bundan haberdar olmasa da... Talha henüz otuz iki yaşında, itfaiyede çalışan bir gençti. O gün de Kadıköyde’ki yangını söndürmeye gitmişti. On beş katlı binanın üst katlarında mahsur kalan genç bir kızı kurtarmak için girmişti yanan alevlerinin içine. Yoğun dumanların arasından çıkan Talha genç kızı kucağında taşıyarak binadan dışarı çıktı. Ama hâlâ tanıyamamıştı onu. Tanısa kıyameti koparırdı herhalde...

Umursamaz erkek x takıntılı kız

Her gecenin gündüzü olurdu dimi Süsen in bilmediği şey o korktuğu karanlığın bir parçasıydı habersiz olduğu şeyse ona ait olan herşey o karanlığa da aitti... O korktuğu karanlıkla o kadar şey paylaşıyordu ki.... Süsen gündüzü göremiyeceğini düşündüğü Gecelerden gündüzüne kavuşarak çıktı zorda olsa imkansız gibi gelse de onun gecesi hep gündüzü buldu O gecesi gündüzü görmemiş bir adama aydınlık olucaktı Gerçekler bazen kahredici kadar ağır gelir dimi... Bazen acı veren şey gerçekler ken yalan tesellisi olur Bir yalan ile teselli bulan süsen binlerce yalanı da doğurucağından habersizdi... Aşk mı ..... İntikam mı... Yalanın bile teselli edemiceği şeyler vardır dimi Bir süre sonra tesellisini nerede bulacaktı Kaçtığı gerçeklerde mi... Bunu öğrenmeyi istermisiniz Yalan dolu bir dünyada aşkın nasıl olucağını okumak isterseniz.... Gecenizin aydınlığı olmak için buradayız... 🌌

Yeni okul, yeni hayat… Mira’nın tek isteği sessizce adapte olmaktır. Ama karşısına çıkan Zayn, onun için her şeyi altüst eder. Önce düşman, sonra bir sırdaş... Dalga geçmelerle başlayan bu yolculuk, ikisini de hiç beklemedikleri bir yere sürükleyecektir. Nefretle başlayan her şey, bir gün aşka dönebilir mi?

Elvan: Seni Aysel teyzeye söyleyeceğim, iyice dövsün. Elvan: Cimri köpek!!! Görüldü Aysu: Arkadaşın değilim. Aysu: Sanırım telefonumuz arkadaşınızla karışmış.

Bazen kuralların dışına çıkmak gerekir; kalbin sesini duyabilmek için.” Yağmur, 16 yaşında, disiplinli ve hırslı bir voleybolcu. Annesinin yokluğunda yatılı okulun soğuk duvarları arasında kendine yer arıyor. Toprak ise 19 yaşında, üç yıl sınıfta kalmış, okulun futbol kaptanı. Dışarıdan sert ve umursamaz görünse de içinde sakladığı sırlar ve kırılganlıklarla dolu. Aynı sınıfta, aynı okulda ama hayatlarının kesişme noktası kuralların ötesinde bir yerde. Yaş farkı, okulun katı disiplinleri, çevrenin dedikoduları onları ayırmaya çalışsa da, aralarındaki bağ giderek güçleniyor. Kuralsız, gençliğin isyanını, aşkın sınırlarını ve gerçek anlamda “kural tanımayan” iki kalbin hikayesini anlatıyor. Siz de bu duygusal yolculuğa katılın; çünkü bazen en derin hisler, en yasak yerlerde saklanır.

Klasik zorba yeni gelen kız ilişkisi psikoloji baskı uygulayacaklar birbirlerine geçmişteki tramvalarını tetikliyecek şekilde zorbalayacak bunun peşine pişmanlık belkide kendilerine öfke duyacaklar.

Ü𝘇𝗲𝗿𝗶𝗺𝗱𝗲𝗸𝗶 𝗸𝗮𝗻𝗹ı 𝗴𝗲𝗹𝗶𝗻𝗹𝗶𝗸𝗹𝗲 𝗮𝗿𝗱ı𝗺𝗮 𝗯𝗮𝗸𝗺𝗮𝗱𝗮𝗻 𝗸𝗼ş𝘂𝘆𝗼𝗿𝗱𝘂𝗺, 𝗘𝗹𝗶𝗺𝗱𝗲𝗸𝗶 𝗸𝗮𝗻𝗮 𝗮𝗹𝗱ı𝗿ış 𝗲𝘁𝗺𝗲𝗱𝗲𝗻𝗻, 𝗶ç𝗶𝗺𝗱𝗲 𝗸𝗼𝗽𝗮𝗻 𝗳ı𝗿𝘁𝗶𝗻𝗮𝗹𝗮𝗿𝗮 𝗮𝗹𝗱ı𝗿ış 𝗲𝘁𝗺𝗱𝗲𝗻 𝗸𝗼ş𝘂𝘆𝗼𝗿𝗱𝘂𝗺, 𝗕𝗲𝗻 𝗘𝘃𝗶𝗻. ! 𝗞𝗮𝗱𝗲𝗿𝗶𝗺𝗲 𝗯𝗼𝘆𝘂𝗻 𝗲ğ𝗺𝗲𝘆𝗲𝗰𝗲𝗸𝘁𝗶𝗺, ş𝗮𝗻𝗹ı 𝘂𝗿𝗳𝗮𝗻ı𝗻 𝘁ö𝗿𝗲𝗹𝗲𝗿𝗶𝗻𝗲 𝗯𝗼𝘆𝘂𝗻 𝗲ğ𝗺𝗲𝘆𝗲𝗰𝗲𝗸𝘁𝗶𝗺, 𝗸𝗮𝗱ı𝗻𝗹𝗮𝗿 ü𝘇𝗲𝗿𝗶𝗻𝗲 𝗸𝘂𝗿𝘂𝗹𝗺𝘂ş 𝗯𝘂 𝗯𝗮𝘀𝗸ı𝘆𝗮 𝗮𝘀𝗹𝗮 𝗯𝗼𝘆𝘂𝗻 𝗲ğ𝗺𝗲𝘆𝗲𝗰𝗸𝘁𝗶𝗺. 𝗕𝘂 𝘆𝗼𝗹𝘂𝗻 𝗯𝗲𝗻𝗶𝗺 𝘀𝗼𝗻𝘂𝗺𝘂 𝗴𝗲𝘁𝗶𝗿𝗰𝗲ğ𝗶𝗻𝗶 𝗯𝗶𝗹𝘀𝗲𝗺 𝗱𝗲 .