Beren ve Kerem, kendi ailelerine ait iki büyük şirkette çalışan, tanınmış iki gençtir. Tesadüfen aynı akşam aynı restoranda görüntülenmeleriyle, herkes onları sevgili sanır. Bu yanlış anlaşılmanın kısa sürede manşetlere yansımasıyla duruma sevinen aileler gençlere şirketlerin başına geçme sözü verir. Buna karşı koyamayan Beren ve Kerem şirketletin başına geçmek uğruna bir yıl sürecek sahte bir evlilik anlaşması yaparlar. Plan nettir: dışa karşı mutlu bir çift gibi görünüp, şirketlerin başına geçmek ve sonra yolları ayırmak. Ama bilmediklerini bir şey vardır: Aşk bazen tam da böyle bir "anlaşmayla" başlar.

Seni senden daha çok sevdim...

Zeynep Öğretmen’in Hikâyesi Zeynep, varlıklı bir ailenin kızıydı. Her şey onun için planlanmıştı: prestijli bir evlilik, ortak bir şirket, konforlu bir yaşam… Ama hayat, hazır çizilmiş bir yoldan ibaret değildi. Zeynep, evlenmek üzere olduğu adamın ardındaki karanlık niyetleri gördüğünde, yalnızca bir nişanı değil; tüm geçmişini, ailesinin servetini ve beklentilerini de arkasında bıraktı. Tayinini aldırarak uzak bir kasabaya, bilmediği bir hayata doğru yola çıktı. Ne bir tanıdığı vardı, ne de güveneceği biri... Ama yanında taşıdığı en değerli şey; kendine duyduğu inançtı. Ve tam da orada, sessiz ama sarsıcı bir şekilde kader devreye girdi. Bir köy imamıyla yolları kesiştiğinde, Zeynep hayatın ona sunmadığı ama kalbinin hep aradığı o sıcaklığı buldu. Aşk, inanç, mücadele ve yeniden doğuşun hikâyesi başladı. Zeynep artık sadece bir öğretmen değildi; o, kendine yeni bir kader yazan kadındı. Bu roman, ailesinin gölgesinden çıkıp kendi ışığını bulan bir kadının hikâyesi… Ve belki de... bir annenin kızına bıraktığı en kıymetli miras: “Korkmadan yürüyebileceğin bir yol, yürekten seçilmiş bir hayat.”

Aysime, küçücük kafesini ayakta tutmaya çalışan, deli dolu bir kız. Aren ise mahallede herkesin çekindiği, maço tavırlarıyla tanınan biri. Yıllarca aynı sokaklarda yürüdüler, ama bir kez bile sohbet etmediler. Ta ki… yanlış bir masa, doğru bir bakış, eksik kalan bir cümle onları aynı hikayeye sürükleyene kadar. Peki, biri kalbini saklamaya, diğeri duvarlarını yıkmaya cesaret edebilecek mi?

.yyyyyyyyyyyyyyy ....q

"hayır, demek istediğim bu değildi." gözlerini kaçırdı, sinirlerini zorlukla kontrol altına alıyormuş gibi görünüyordu. "ne demek istiyorsun o zaman? her şey ortada! ben hiçbir şey hatırlamıyorum. beni mi suçluyorsun şu anda?"

Asena asker olan babası bir görevde kolunu kaybettikten sonra memleketlerine yani İstanbul`dan Ankara`ya taşınmak zorunda kalıyor. Dedesi Asena`nın iyi bir eğitim alması için onu Arslan kolejine yazdırıyor. Acaba Asena yeni okulunda neler yaşayacak?

Okuyun derim asklarimm

İlbilge annesinin feracesine karşı

Bir kız bir oğlan binbir yaşam.

Müzisyenlik yapan genç anne, ikiz çocukları ile yıllar önce yaşadığı mahalleye geri taşınması ile olaylar başlar

Kendi ailesinden nefret eden genç bir kadın olan Efsun Çelik. Kumar bağımlılığını kullanarak kendi geliştirir ve bu işlerde ustalaşıp kaybetmek kelimesini kendi haznesinden siler. "O yüzden ismimi bile anmak istemeyen insanlar bana Kara Kedi derler. Herkes Efsun`u lanetli sanıyor ama onlar daha benim lanetimi görmediler bile"

Gerçek bir hikayeden gelmiştir

O Öztekinlerin biricik kızı ve biricik varisi bu yolda başına belki acılar gelecekti ama öğrenecekti acılar ile baş etmeyi yere düşünce geri kalkmayı ve en önemlisi babasının yere düşen itibarının geri toplamayı .Sırlar ile baş etmeli ve acı gerçeklerle beklemelemeliydi.

Hilal, muhafazakâr bir ailenin sessiz ve içine kapanık kızı. Geçmişte yaşadığı kırıklardan sonra kalbine duvarlar örmüş, “aşk” kelimesine bile inancını yitirmişti. Aynı binada ama farklı bir okulda okuyan Akın ise okula yeni gelmiş ve hemen dikkat çeken ama gözleri hep birini arayan bir çocuktu. Ve bir gün, kalabalık bir koridorda göz göze geldiler. Konuşmadan kurulan o bağ, Hilal’in kalbinde bir çatlak açtı. Akın ise bu çatlağa adım atmaya cesaret etti. Ama iki farklı dünya, iki ayrı okul, iki sessiz kalp… Bir bakış, bir kalbi iyileştirmeye yeter mi? “Sessiz Koridorlar”, geçmişin yüküyle geleceğe yürümeye çalışan iki genç yüreğin, sessizlik içinde büyüyen umut dolu hikâyesi.

Zeynep doğduğu gün hastanede olan yangın yüzünden karıştırmıştır .

Mira ve rüzgarın yazlıkta tanışmaları

Yerle bir olmuş bir ülke. İçerisinde yaşanan bir felaket. Ülkenin içerisinde yerler çöküyor, zemin insanların ayakları altında kalmıyor. Korkudan dağ, tepe gezen insanlar kendilerinin ve ailelerinin toprağın altına girmemesi için bir çaba içerisindeydi. Fakat bu çaba yeterli miydi? Bir insan kaderinden kaçabilir miydi? Obruklar her tarafı sarmışken ya planlanan, kimsenin aklına gelmeyen bir şeyler dönüyorsa? Kimsenin müdahale edemedi obruk insanları tek tek toprağın, yerin altına çekiyordu. İçeride ki insanlara ne olmuştu?

Derin yeni kayıt oldugu okulunda ve hayatındaki yeni başlangıçlar

Merhaba ben... Pek önemli değil ismim. Asıl önemli olan benim hikayem. Hikayemi merak ediyorsanız bir bakın derim. Kısaca özet geçeyim. Ailem yok! Spoi oldu ama evet yoklar. Neden olmadıklarını hikayemi okurken görürsünüz. Ben hukuk okuyan biriyim. Hakim olacağım inşallah. Çünkü haksızlığa gelemiyorum. Hukuk okurken ise asıl olaylar orda gerçekleşecek. İlk başta şehir değiştireceğim. Sonra ilk defa en yakın arkadaşım olacak ve ilk defa değişik duygular yaşayacağım... Peki bana eşlik etmek ister misiniz? Ben çok isterim. Çünkü bu hikâyeyi sizin için kağıda kaleme döküyorum. Tabiki yazarım Aynur ise size ulaşmanızı sağlıyor. Teşekkür ederim Komutan Kalemmm💝 - Ah ne demek rica ederimmmm

"welcome to kalbim. Artık nah çıkarsın." "Pilavdan dönen kaşık kırılsın, seninim." Küfür vardır! Saçmalık daha çok vardır! İkinci kitabım ona göre okuyun. Çerezlik kitap.

Deli dolu bir kız abiler ve abla temalı

Zamanın neler getireceği birer süprizdir

Asena 17 yaşında küçük bi kız kendisi hem kendisi hem boksör hem motorcu bide YouTube dan kendini saklayarak sarkışı olmuştur boksör de kullandığı ismi gece motorda Ateş YouTube da kelebek bende bu kitabı okumalısınız pişman olmıycaksınız

En fazla numara salladım ne olabilir