Aşk ve İhanetDaha ne yazıcam ya oluştur sonra yazarım kardeşim şurda bölümlerim yok yeter be

Sahte bir birliktelik ile evlenen bir çift.Aşık bir adam,Hedefleri olan bir kadın.Örgütü bitirmek için çabalayan Yara.Her şeyden habersiz bir adam;Ayaz Şendan. Bu bir kumardı. Ayaz bu kumarın içindeydi ama Yara kumardan kaçmamıştı. Yalnızlığımın eseriydi Yara; Acılarımın vücut bulmuş haliydi Ayaz. Ne onlar böyle olmak istedi ne de ben onları böyle yazmak istedim. Yanlızlık Acıyla birleşince mutlu olur mu? Sanırım okuma vakti...

Ömür bir yandan içinde olduğu görevi yaparken diğer yandan yıllarca aradığı kardeşini bulabilecek mi? Peki ya Ömer ablasından ayrı geçirdiği yıllardan sonra onu bulma umudunu hala koruyabilecek mi? Bütün bu zorluklarla yaşayan Ömür aşkı bulabilecek mi? Tüm hakları saklıdır çalınması, kopyalanması veya değiştirilip tekrar yayınlanması halinde yasal işlem başlatılacaktır. 16.05.2020 tarihinde yazılmaya başlandı. Bölüm sayısı az görünebilir ama her bölüm yaklaşık 3000 kelimeden fazladır.

ARKADAŞIMI ÇAĞIRMAYA GITTIM...

"Tarikat mı? Bunlar bana göre değil." "Zarar vermeyi isteyen birisi değilim." "O halde neden bir özel gücün var?" —————————————————————— Emily roneca sıradan 19 yaşında bir kızdı taki kendisinde diğer insanlarda olmayan bir şeyi fark etmesini sağlayacak Julian rion hayatına girene ve ona kötülüğün sadece şeytanların yapmadığı bir şey olduğunu öğretene denk. —————————————————————— Unutmayın gülde güzledir taki dikeni elinize batıp elinizi kanatıncaya denk... —————————————————— Tünel serisinin ilk kitabıdır.

Kan davası yüzünden ölenler

İlk kitabım daha yazıyorum tamamlanmadı

Miranın sesiz savaşı

O herkes gibi sakin bi kız ama o olay ve o kız...

Klişe ama orijinal demişken mafya/anlaşmalı evlilik yazmasak olmazdı. Buyurunuz... * "Çok şey bildiğini sanıyorsun değil mi?" dediğinde başımı iki yana salladım yavaşça. "Her cuma saat 9 ve 10 arasında ne yaptığını bilmiyorum." Söylediklerimi desteklercesine de dudaklarımı bükmüştüm. Alaylı bir kahkaha bıraktı. Sinirlerini gerçekten bozmuş olmalıydım. "Ya da şu an neden hâlâ hayatta olduğumu?" Arat`ın beni şu an hayatta tutması için hiç bir sebep olmadığı gibi öldürmek için de çok sebebi vardı. Belki de sınırlarını görmek için bu kadar damarına basıyordum. "Karım olacaksın çünkü!" dediğinde bu sefer alaylı bir kahkaha bırakan bendim. Kafayı çok temiz yemişti. "Hangi hayal alemindeysen çık Arat!" dediğimde başını iki yana salladı. "Ya hapse girersin ya da benimle nikah masasına oturursun!" Ciddi olduğunu anladığımda şaşkınlıkla ona döndüm. Ancak ağzımı tekrar aralayabilmem için hatırı sayılır bir süre geçmesi gerekmişti. "Neden bunu istiyorsun?" "Cevdet sana ne teklif etti?" dedi soruma soruyla karşılık vererek. Tabii ki Sereyli`nin malikanesine gittiğimi biliyordu. Cevapsız kaldığımda başını aşağı yukarı salladı. "Son kez söylüyorum. Yarına kadar düşün taşın. Ya dünyaevi ya cezaevi..." * Yazılmaya Başlama Tarihi: 23.06.2023 İlk yayımlanma Tarihi: 01.01.2024 (İlk kez Wattpad`de yayımlanmıştır.) Kitappadde yayımlanma Tarihi:26.08.2024 İlerleyen bölümlerde sahneler olacaktır. yaşından küçüklere ve rahatsız olacaklara duyurulur.

Gizli kisi olucak

Kader değil lanet; Bu durumu ben seçmemiştim,üzerimdeki bu yükü omuzlarıma beni seçenler koymuştu. Ben seçilmiştim…bu bir yarışma değil, bir rekabet değildi. Ben seçilmiştim…suçum ise kadın olmak mıydı? Hayır suçum kadın olmak değildi, suçum yoktu buradaki hiçbir kızın suçu yoktu. Ben seçilmiştim ve bu kadar değil lanetti.

Arkadaşlar aksiyon içerikli bir kitap olucak çok güzel olucak

Koca okyanusun ortasında bir tesisde bir başına..

Gerçek bir hayat hikâyesinden uyarlanmıştır

Bir uyuşturucu baronunun takıntılı olduğu bir kız, Ve bu kızda baronu yakalamaya çalışan bir ajan...

Bir bebeğin kaçırlmasın onun adı küçük yeşim lakin büyüdüğünde Gökçe olması ve yeni bir okulda Abidin bulması başta ondan nefret etmesi UYARI BU BİR AŞK HİKAYESİ DEĞİL

Babam annemi gözlerimin önünde öldürdü sonra kendisini kesti ve ben şimdi 13 yaşındayım.

Etrafımda sesler vardı her kafadan bir ses çıkıyordu ama benim yaptığım tek şey ucu bucağı beli olmayan bir toprak parçasına bakmaktı. Orda minicik bir beden ve üzerine sarılmış bir kefen. Onsuz aldığım her nefes sanki ateş solluyormuşum etkisi yaratıyordu bende. Daha dün yanımda her şeyin iyi olduğunu söyleyip gülüyorduk peki ya şimdi... Hayır ya ben çok ölüm gördüm. Yanımda ölenler bir kaç adımım yanımda vurulanlar oldu ama bu başka bu bambaşka bir acı. Her defasında bu sefer alıştım bu sefer bitti derken bu göz yaşı nerden çıkıyor. Ama hayır bu acıya alışmak yok. Aksine her defasında bu acı ile savaşama gücü bulacak. Bu acıyı bir başkası yasamasın diye kendime uğraş edineceğim. O gitti. Sırdaşım, yoldaşım, kız kardeşim beni ve yapacaklarımı durdura bilecek tek kişi. Gitti! Ama bu son idi. Bu cinayet ile başlamadım ama onula son bulacak. Başka bir kadını daha toprağa vermelerin izin vermeyeceğim. Başka bir yüz başka bir beden daha aynı sebeplerden toprak olmayacak. Kadın cinayetleri kelimesi bir daha kullanılmayacak. Sonsuza dek unutulan bir cümle olacak. Diz çöktüm ve ona son bir defa yakınan baktım. Nedenini sorguladım. Aklıma gelmiyor almıyor beynim. Nasıl ya nasıl olabilir. Neden kadınlar sanki harp halindeymiş gibi birer, ikişer, onar, beşer ölüyor ? Nerde o mülkün temeli nerde nerede hukuk nerede vicdan. Bu sondu sana yemin ederim can yoldaşım bu sondu. Sonunda adalet yerini bulacak. Herkes Tomris Atlasın öfkesinin tadına bakacak. Adalet asıl şimdi yerini bulacak. Saray ismi olmaktan çıkacak. Artık kim gelirse gelsin beni durduramaz. Bitti her şey. Kendime verdiğim sözü tutamdım ama ne pahasına olursa olsun sana verdiğim sözü tutacağım.

Gözyaşları ile boğulan bir küçük kız çocuğu

Gece çöktüğünde, şehir karanlık sırlarını fısıldar. Ancak bu sırlar, genç avukat SOFİA Ricci için sadece bir başlangıçtır. SOFİA, ailesinden kalan bir mirası çözmek için doğup büyüdüğü Napoli`ye döner. Ancak mirasın, basit bir ev ya da para olmadığını, aksine yeraltı dünyasına dokunan eski bir kan bağı olduğunu fark eder. Şehrin en güçlü mafya ailesiyle yolları kesişen SOFİA, kendisini bir anda yasalar ve sokak adaletinin arasında sıkışmış bulur. SOFİA`nın geçmişte kaybettiği babasının aslında kim olduğunu öğrenmesiyle hayatı geri dönülmez bir şekilde değişir. Adalet ve intikam arasında seçim yapmak zorunda kalan SOFİA, masumiyetini korumaya çalışırken tehlikeli bir dünyada kendi kurallarını yazmaya başlar. Gücünü aklından ve cesaretinden alan SOFİA’nın hikayesi, karanlık sırların ortasında bir ışık gibi parlayacak mı, yoksa bu karanlığa teslim mi olacak? "AŞK VE KURŞUN", güç, sadakat ve insanın kendine olan inancını sorgulatan nefes kesici bir hikaye.

Bilinmezliklerle dolu bir serüvende aşk ve savaşın en can alıcı haline hazır mısınız?

Tüm gerçekler kanlı mürekkeple bulaştı ellerine Savcı` nın beş yıldır dünya gündemindeydi peşinde olduğu seri katil, hayatının amacı olmuştu onu yakalamak ancak bir insan kendini nasıl yakalayabilirdi ki? Ellerine bulaşan kan katil olduğunu gösteriyordu ama o bunu görmemekte kararlıydı ama nereye kadar? Bu çıkmazın ortasına bir anda düşen bir adam... Her soluğu ölüme çıkan Savcı`nın hayatında aşk, geçmişte gömülü bir mezardı. Peki savcı için gömülü mezar olan aşk, bir başkası için ne ifade ediyordu. ölüm ,hırs , güç...hangisiydi? En büyük bilinmezlikti bu. Bu savaş hiçbir zaman tek kişilik olmamıştı. İki kişilik de asla olmayacaktı. SAVCININ KALEMİNDEN ÇIKAN ÖLÜM SATIRLARI HER KAĞIDA DÖKÜLDÜĞÜNDE BİR DEVRİMİN SONU VE BAŞLANGICI OLACAKTI. KANI KAN ÇEKERDİ YAŞAMI DA ÖLÜM. EN BÜYÜK SAVAŞ İSE YAŞAMLA ÖLÜM ARASINDA, SAVCI`NIN KURDUĞU İNCE BİR YOL OLACAKTI. "Yüzdüğüm kan denizinde boğulacağımı biliyordum , bundan korkmuyordum. Ben bu denizde boğulmayı çoktan göze almıştım ama boğulduğum denizde bir başkasının da boğulacağını ve kalbime bu kadar acı vereceğini düşünmemiştim" sahnelerden rahatsız olanlar var ise önceden uyarıyorum.

"Ateşin öfkesi, suyun serinliğinde dinlenir." "Toprağın sessizliği, rüzgarın fısıltılarıyla konuşur." "Dört elementin dansı, evrenin kadim şarkısını oluşturur." "Rüzgarın dokunuşu, alevlerin tutkusunu ateşler." "Su, toprağın kalbine hayat verir." "Fırtına, doğanın gücünü ilan eder." "Toprak, rüzgarın izlerini saklar." "Ateş, karanlığın içinde bir ışık yakar." "Su, alevlerin öfkesini yatıştırır." "Rüzgar, özgürlüğün şarkısını söyler." "Toprak, evrenin hatıralarını saklar." "Fırtına, elementlerin öfkesini taşır." "Ateşin dansı, rüzgarın melodisiyle birleşir." "Su, toprağın içindeki yaşamı uyandırır." "Rüzgar, alevlerin tutkusunu körükler." "Bu dört element, ruhumun derinliklerinde yankılanır ve her birinin fısıldadığı kadim sırlar, kaderimi şekillendirir. Elementlerin bu sonsuz harmonisi içinde, ben de kendi yolumu bulurum."

Bir mafya bana 2 yıldır aşıkmı tabi güzelim sonuçta😎😎😲😲