[ leeknow ] - Etiketin'de Kitap Listesi
tamamlandı 1g önce tamamlandı Koreli Arkadaşım Bir İdol // SKZ
@gecekusud
Okuma
4.31k
Oy
579
Takip
30
Yorum
181
Bölüm
54
Starlight⭐️:미안 해요. Starlight⭐️:Özür dilerim. Yonca🍀: 무엇 때문에?😄 Yonca🍀: Ne için?😄 Starlight⭐️:모든 것을 위해. Starlight⭐️:Her şey için. Yonca🍀: 너 나를 두려워하고있어.😓 그게 뭔가? Yonca🍀: Korkutuyorsun beni.😓Bir şey mi oldu? Starlight⭐️:사실은 ... Starlight⭐️:Aslında... Söyleyecek mi yoksa?! Gerçekten itiraf edecek mi bir idol olduğunu?! Ay,bir heyecan bastı. Yonca🍀: 사실 ...😕 Yonca🍀: Aslında... Starlight⭐️:어쨌든 잊어 버려. Starlight⭐️:Her neyse,unut gitsin. Starlight⭐️:나는 그 말을 할 준비가되지 않았다고 생각한다.😅 Starlight⭐️:Sanırım bunu söylemeye hazır değilim.😅 Çok az kalmıştı ama ya! Bu haksızlık. Söyleseydin ne olacaktı sanki?! Yonca🍀: 그래서 확실한 것이 있습니다.😕 Yonca🍀: Yani kesin bir şey var.😕 Yonca🍀: 좋아, 준비 됐으면 말해줘.😊 Yonca🍀: Tamam,hazır olduğun zaman söyle.😊 Starlight⭐️:이해해 주셔서 감사합니다.😊 Starlight⭐️:Anlayışın için sağol.😊 Yonca🍀: 민 민... Yonca🍀: MinMin... Yonca🍀: 지치지 마십시오. Yonca🍀: Çok yorma kendini. Starlight⭐️:좋아, 성가신 공주님.💙 Starlight⭐️:Tamam,sinir bozucuların prensesi.💙 Yonca🍀: 너는 가장 힘든 감각이야, 너!😣 Yonca🍀: Asıl gıcık sensin,sen!😣 Starlight⭐️:알았어 ,알았어.😂 나에게 화를 내지 마라.😂 Starlight⭐️:Tamam,tamam.😂 Kızma bana.😂 Hem şimdi beni beklediklerinden hem de MinMin`i biraz korkutmak istediğimden bir yalan daha yazmaya başladım. Yonca🍀: Bir grup videosu çevirisi yapıyorum MinMin. Gitmem gerek.Sonra görüşürüz.👐 Starlight⭐️:Yah! Bekle! Starlight⭐️:Hangi grup? Yonca🍀: Ödev olarak verdi hoca. Stray Kids`in videolarının çevirisi. Ama çevirirken ben de izleyip eğleniyorum. Muhteşem bir grup. Özellikle bir çocuk var. Görmen lazım MinMin... Bir çocuk bu kadar mı tatlı olur?😍 Starlight⭐️:Kimmiş o çocuk? Söylesene! Yonca🍀: İsmi Lee Know. O kadar beğendim ki, bir ara kendisini muhakkak araştıracağım. Starlight⭐️:아니, 연구하지 마라!😤 Starlight⭐️:Hayır,araştırma sakın!😤 Bir Korece,bir Türkçe konuşuyorduk şimdi. Onun bu hâli o kadar komikti ki. Keşke okuduğu zamanki yüzünü görebilseydim. Kendi ismini vererek şaşırtmıştım tabii çocuğu. Yonca🍀: Nedenmiş o? Beğendim çocuğu, araştıracağım. Hatta şu an bile bakabilirim. Starlight⭐️:보지 마! Starlight⭐️:Bakma! Starlight⭐️:그래서 ... 음 ... Starlight⭐️:Yani... Şey... Starlight⭐️:왜 손아귀를 찾으십니까? Starlight⭐️:Neden bakacaksın ki elin çocuğuna? Starlight⭐️:다리를 부러 뜨려 라. Starlight⭐️:Bacaklarını kırarım. Yonca🍀: 뭐야? 질투?😏 Yonca🍀: Ne o? Kıskandın mı?😏 Starlight⭐️:헛소리! Starlight⭐️:Saçmalık! Yonca🍀: Of MinMin,gidiyorum ben.👋 Yonca🍀: 잘가👐 Yonca🍀: Görüşürüz. Starlight⭐️:가지마!😤 Starlight⭐️:Gitme!😤 Yonca🍀: Gittim bile😝 Starlight⭐️:그만! Starlight⭐️:Dur! Starlight⭐️:나는 너희에게 가지 말라고했다. Starlight⭐️:Gitme demiştim sana. Starlight⭐️:바보😣 Starlight⭐️:Aptal😣 Starlight⭐️:백치🙅 Starlight⭐️:Salak🙅 Starlight⭐️:İnsana ağzını bile bozdurtursun sen! Starlight⭐️:Görüyorsun bunları değil mi? Starlight⭐️:Sırf bana gıcıklık olsun diye,beni deli etmek için cevap vermiyorsun değil mi? Starlight⭐️:Yah! Starlight⭐️:Yonca! Starlight⭐️:Bunun hesabını sonra dilimleyeceğim senden. Yonca🍀: Keseceğim diyecektin her hâlde.😂 Starlight⭐️:Gıcığın önde gidenisin Yonca! 😤 Starlight⭐️:Biliyordum gördüğünü. Starlight⭐️:Omo! Starlight⭐️:Akıl mı bıraktın sanki insanda? Karıştırmışım. Olamaz mı yani?!😒
tamamlandı 1g önce tamamlandı Baş Belası // Stray Kids
@gecekusud
Okuma
3.99k
Oy
470
Takip
36
Yorum
199
Bölüm
70
Annesini takip eden yavru bir ördek gibi o nereye giderse ben de arkasından oraya gidiyordum. Aynı zamanda çenem de boş durmuyor, sürekli ismini üst üste söyleyip duruyordum. O ise beni hiç tınlamıyor, yoluna devam ediyordu. "Minho?" "Minho?" "Minho?" Artık bezsin de arkasına dönsün, yüzüme baksın diye bu gıcıklığı yapıyordum ama ne kadar kırgınsa artık yüzüme bile bakmıyordu. Sanki ben yoktum. "Minho?" "Minho?" "Minho?" Artık bu yaptığıma ben bile daha fazla dayanamadım. "Ahh, yeter ama!" diye bağırarak onu takip etmeye devam ettim. "Hangi tür insan böyle bir işkenceye dayanabilir ki? Nasıl tepkisiz kalabiliyorsun? Ben olsaydım şeytanı dinler, çakardım ağzının ortasına cidden!" -Der demez durdu. Onun durması üzerine başımı sırtına tosladım. "Ah!" dedikten sonra anında geri çekildim. Bu sefer bana döndü. Evet, döndü! Ama nasıl bakıyordu biliyor musunuz? Tek kaşını havaya kaldırmış bana az önceki söylediklerime nispeten, "Şeytan öyle mi dermiş?"der gibisinden bakıyordu. Sadece bakışlarından bile bana bunu sorduğu belli oluyordu. Anlayınca hemen sırıttım. "Aaaa... Şey... Şeytanı dinlememek lazım. Evet evet, kesinlikle şeytanı dinlememeliyiz! Ne öyle ağzına çakmak falan? Onun yerine sakin kalıp, sabredip duymamazlıktan gelmek en iyi- " Ne diyorum ben ya? Resmen şu an kendi ağzımla kendime kapak yaptım. Sustum ama geciktim tabii ki. Başını bir sağa bir sola sallayan Minho derin bir nefes alıp verdi. Bu zamana kadar hiç konuşmamıştı ama nefes verdikten hemen sonra: "Baş belası." dedi. Gıcık işte, ne olacak?! O kadar konuşmaya çalıştım ama tek kelime dahi etmedi. Şimdi ağzından çıkan bu iki kelime de neyin nesiydi böyle? Gözlerimi devirdim ve klasik esprilerden birini yaptım. "Memnun oldum. Ben de Alya." "Ciddi olamaz mısın?" "Olamam ciddi falan. " "Çocuk gibisin." Yeter ama artık bu kadar. Benim de sabrımın bir sınırı var ve bu sınırı aşınca her insan gibi ben de sinirleniyorum. Dayanamadım. Biraz sesimi yükselttim ve karşımda dikilen Minho`ya bakarak konuşmaya başladım. "Ben miyim çocuk gibi olan? Seninle insan gibi oturup sadece 2 dakika konuşmak istedim! Seninle konuşup yanlış anlaşılmaları düzeltebilmek için Amerika`dan, babamdan kaçtım! Ama sen... Beni takmıyorsun bile! Sadece 2 dakika ya, 2 dakika! 2 dakika konuşacak kadar dahi hiç mi hatırım yok üzerinde?! Asıl çocuk gibi davranan sensin!" "Sence de... Sana böyle davranmaya hakkım yok mu Alya? Geçmişimizi, bizi sen mahvettin. Hem de bir hiç uğruna! Yıllar sonra çıkıp geliyorsun ve benimle konuşmak istiyorsun. Neden? Ünlü oldum diye mi?! Ne değişti ha? Söyle!" "Saçmalama! Ünlü olman beni neden ilgilendirsin?! Babamdan dolayı yeterince şana, şöhrete, paraya sahibim zaten!" "O zaman neden?!" Sustum. Gözlerimden aşağı süzülen gözyaşlarını hisseder hissetmez hızla sildim ve Minho`ya arkamı döndüm. Bu soruya cevap vermek kadar zor bir şey yoktu şu an hayatımda. Evet, her şeye sahiptim. Ama tek bir şey hariç. Ölüyorum Minho... Ölüyorum... Son defa seni görmek için geldim. Belki aramızdaki yanlış anlaşılmayı da düzeltebilirim diye geldim. Ama... Ama yapamıyorum. Bunu sana nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum. .. BV1356DF
tamamlandı 1g önce tamamlandı Rehin // Stray Kids
@gecekusud
Okuma
3.47k
Oy
426
Takip
33
Yorum
235
Bölüm
63
Eğlenmek için gittiğiniz alışveriş merkezinde rehin edilseydiniz ne yapardınız? RK9801BD
tamamlandı 1g önce tamamlandı Adaletin Yanında // Stray Kids
@gecekusud
Okuma
2.41k
Oy
702
Takip
23
Yorum
824
Bölüm
75
"Hadi,git! Git ve yüzleş artık. Kız her şeyi anladı!" Bangchan`ın sesini duymuştu duymasına ama daha bir adım bile atamadan yine durdu. Çünkü Ha Ra son sürat kendilerine doğru geliyordu. "Omo! Geliyor! Ben kaçıyorum,bak başının çaresine!"diyen Bangchan âdeta koşarcasına adım atarak uzaklaşmaya başladı. "Dur-"deyip devamını getiremeyen Lee Know, Bangchan`ın da kaçmasıyla olduğu yerde `mıh` gibi çakılıp kalmıştı. Saçlarını arkasına savuran rüzgârın verdiği ayrı bir çekicilik ile birlikte Ha Ra, Lee Know`un önüne gelerek 1 adımlık mesafesinde durdu. Lee Know gözlerini onun gözlerine dikmiş hiçbir tepki vermiyor, sadece izliyordu. Genç kız konuşmak için ağzını açtı ama açtığı gibi hızla geri kapattı. Sonra gözlerini sıkıca yumdu ve sinirlerine hâkim olmak istercesine birkaç saniye boyunca kapalı tutup geri açtı. Daha sonra arkasına, çardak tarafında Soobin`i döven ve hâlâ bu tarafa bakan yabancıya bakıp önündeki adama geri döndü. Bakışları yine onun gözlerini bulduğunda: "Kimsin sen?"diye hiç beklenmedik bir sakinlikle sordu. Lee Know da buna bayağı bir şaşırmıştı açıkçası. Hırçın güzelinin burada İsrafil`in görevini devr alıp sûra üflemesini ve kıyameti koparmasını bekliyordu ama yine de bu sakinliğe karşın cevap veremedi. Sonra birden dengesiz bir şekilde tebessüm etmeye başladı. Bu âlemi gücü ile 9.0 büyüklüğünde sallamaya gücü yeten Lee Minho bir kızın karşısında çivilenip kalmış, konuşmayı bırak neredeyse kekeleyecekti. Genç adamın dudağı yukarı doğru kıvrılmış onu aslında daha da çekici göstermekteydi. "Gülme be adam! Cevap ver bana! Kimsin sen?! Arkadaşımdan ne istedin? O adamı neden üzerimize saldın?!" diye bağırdı bir anda çardaktaki Felix`i göstererek. Lee Know hâlâ gülüyordu. Sinirleri daha da gerilen Ha Ra, bir kere daha gözlerini sıkıca yumdu ve içinden saymaya başladı. Ona kadar büyük bir sabırla saymayı başardığında gözlerini yeniden açtı ve hâlâ sırıtan adamın yüzüne baktı. "Sana- kimsin- dedim?" Her bir kelimeyi tek tek, üzerine bastıran bastıra söylerken aynı zamanda işaret parmağı ile Lee Know`un göğsüne vuruyordu. Bu hareket ile Lee Know`un biçimli kaşları çatılsa da sevdiği kızın bu hâllerini izlemek ona gerçekten büyük bir zevk veriyordu. Ama bu sefer susmadı. Hırçın güzelini daha fazla hırçınlaştırmamalıydı. Tamamen gerçekleri söyleyecekti. E canım az da mafyalık gururu ile hareket etsindi değil mi? "Sana yıllar öncesinden kafayı takmış, attığın her adımı takip eden manyak biriyim." 🗡 "Hangi devirde yaşıyorsun sen dangalak! Ben sana ait falan değilim! Ben-kimseye-ait-değilim! Olmaya da meraklı değilim!" diye bağırdıktan sonra yine devam etmek için ağzını açtı. "Defol buradan,defol! Yoksa avazım çıktığı kadar bağırır ve tüm siteyi ayağa kaldırırım!" İşte Lee Know`un ondan beklediği hareket tam olarak buydu! Kendisinin bile söylerken tiksindiği laflara karşılık hırçın güzelinin asla suskun kalmayacağını çok iyi biliyordu. "Ahhh,"diyerek derin bir nefes verdi Lee Know. Yüzüne büyük bir gülümseme yerleştirdi. "Biraz klişe mafya havasına gireyim dedim ama ben de beğenmedim bunu. İnsan bir mal değildir. Dolayısıyla, elbette kimse kimseye ait değildir. Benim seni sevdiğim doğru ama sen istemediğin müddetçe ne sana yaklaşır ne de zarar veririm. Takıntılı bir pislik değilim. Karşılıklı olsa daha güzel olurdu ancak senden karşılık beklemiyorum. Beklesem bile bu asla zoraki olmaz. Başkasını seversen eğer ve onun da seni sevdiğini anlarsam bir daha karşına çıkmam. Merak etme." Lee Know, teslim oluyormuşcasına iki elini havaya kaldırdı ve sırıtarak geri geri adım atmaya başladı. "Bu yüzden teslim oluyorum, Ha Ra hanım." İsmini bile biliyordu bu yakışıklı serseri. Neyse ki gidiyordu. Ha Ra, sırtının değdiği ağaca yaslanırken o dengesiz adamın bir daha gelmemesini umdu. Ardından sırıta sırıta aracına binişini izledi. GA4681KL
tamamlandı 1g önce tamamlandı Asla Bırakmam
@gecekusud
Okuma
271
Oy
91
Takip
12
Yorum
234
Bölüm
11
Bangchan, beni tam arka bahçeye açılan sürgülü kapıya getirmişti ki odamın kapısının ardından şiddetli sesler gelmeye başladı. Kapıyı zorluyorlardı. Önündeki eşyalar ise hiçbir işe yaramıyordu. Kapı öne geldikçe ağır eşyalar bile oynuyordu resmen. Bu sefer dehşet içerisinde kendi kendime fısıldayarak: "Hayır," dedim. Hyunjin için deli gibi korkuyordum. Onun için delicesine endişeleniyordum. O benim bu dünyada hiç sahip olmadığım tek kardeşimdi. O benim ailemin en güzel parçalarından biriydi. Biz durunca Hyunjin de sesleri duyduğu yöne döndü. Sonra yeniden bize doğru dönüp endişe içerisinde bağırdı. "Gidin artık! Arka bahçeye de her an girebilirler! Onları bizim çıktığımız, gizli geçidimizden çıkar Bangchan! Acele edin! Durmayın! Yalvarırım durmayın." Yalvarırım durmayın, derken dudakları titremişti. O da bizim için çok korkuyordu. Gözleri dolmuş ve anında kızarmıştı. Bangchan, Hyunjin`i başıyla onaylayıp beni kuvvetli bir şekilde kolumdan çekiştirmeye devam etti. Bir ses duydum. Çok... ama çok yakından yükselen bir silah sesi. Bangchan da duymuş olmalı ki beni çekiştirmeyi bıraktı. Hemen arkasına dönüp baktı. Ama ben... bakmaya cesaret edemedim. Tahmin ettiğim şeyin gerçekleşmiş olmasından delicesine korktum. Kalbimde... çok derin bir sızı hissetmeye başladım. Nefes alamadığımı hissettim. Boğuluyor gibiydim. Boğazındaki yumru daha çok sertleşmişti ve daha çok canımı yakıyordu. Gözlerimden boncuk boncuk gözyaşlarım süzülmeye devam ederken ağır ağır arkama döndüm. Hyunjin... dizlerinin üzerine çökmüştü. O... Ona bir şey olmuştu! Kapı... Kapıda delik vardı! Kurşun deliği! Hayır! Hayır olamaz hayır! Hyunjin`in de gözlerinden boncuk boncuk gözyaşları bir bir süzülmeye başladı. Ağzı aralıktı. Zor... çok zor nefes alıyor gibiydi. Aralık olan ağzından yavaşça kırmızı bir sıvı süzülmeye başladı. Ka-ka-kan mıydı bu?! "Hyunjiiiin!" Dayanamadı. Öne doğru düşecekken ellerini yere koydu. Yerden destek alırken başını kaldırıp bize baktı. O kanlı, dolu dolu gözleriyle gözlerimin içine derin derin baktı. Son kez yüksek sesle bağırdı. "Gidin buradaaaaaann! Gidiiiin! Daha fazla oyalanmayın! Gidiiiin! Lanet olsun, gidin!" Son kelimelerini söylerken hıçkırdı. Hyunjin... Ağlamaya başladı. Sesli sesli ağlıyor, arada acısından olmalı inliyordu. Yine de hâlâ kapıyı zorlayanlara karşılık verebilmek için yerde ellerinden ve dizlerinden destek alarak süründü. Yatağımın arkasına geçti. Yüzünü acıyla buruştururken sesli sesli ağlamaya devam edip tabancasını sıkıca kavradı. Namlusunun ucunu kapıya yöneltti. Bangchan da ağlıyordu. Hyunjin`in bu hâli onun da yüreğini parçalıyordu ama ondan aldığı emri yerine getirmek zorundaydı. Bu sebeple beni çok daha kuvvetli bir şekilde çekti. Bahçeye çıktık. Belki bir işe yarar diye yalvarmayı sürdürdüm. "Yapma! Yapma lütfen yapma Bangchan! Ben giderim. Onu yalnız bırakma lütfen! Ona bir şey olursa dayanamam. Bangchan! Bangchan yalvarıyorum sana lütfen! Lütfen onu yalnız bırakma!" Beni hiç tınlamadı bile. O sessiz sessiz gözyaşı döküp ilerlerken ben de içli içli, yüksek sesle ağlamamı sürdürüyor ve devamlı arkama, Hyunjin`e bakıyordum. "Hyunjiiiin! Hwang Hyunjiiiin!" Bağırışımı duydu. Sadece gözleri değil, yüzü de kıpkırmızı olmuştu. Onun da ağlayışını hâlâ işitebiliyordum. Bana baktı. Buruk bir tebessüm etti. "Seni çok seviyorum Mina! Hem de çooook!" diye bağırdı. Ona karşılık bir cevap dahi veremedim. Gözlerim belki anlatmıştır ne hissettiğimi. Belki gözlerim konuşmuştur. Son anda Bangchan beni hiç bilmediğim bir yere çekti. Bahçemizi çevreleyen çalılardan biri meğersem kapıymış. O kapıyı açarak çıktık. Yeniden kapandı. Görünürde tamamen yeşil yapraklı çalıların bir parçasıymış gibi duruyordu. Bangchan, bir an olsun kolumu bırakmadı. Aklım da, kalbim de şu an sadece ailem dediğim insanlardaydı. İçimdeki yangını bu sesli ağlayışlarım ve görünüşteki yıkık hâlim dahi anlatamazdı. TB4680MN
tamamlandı 1g önce tamamlandı Camdan Hayaller
@gecekusud
Okuma
488
Oy
197
Takip
11
Yorum
360
Bölüm
31
Yine saat gece yarısı olduğu için kimsecikler yoktu ortada. Asansör için köşeye döneceğim sırada duyduğum seslerle korkarak hemen geri çekildim. Duvara yaslandım. Gece gece 2 erkek görmek korkutmuştu. Ah, oysa hastanedeyim. Neden korkuyorsam? Kendimi toplayıp çıkmak için hamle yaptım. Ancak bu sefer duymuş olduğum kelimelerin beni ilgilendirdiğini anlayarak yeniden duvara yapıştım. Kulaklarımı kabartıp onları dinlemeye başladım. Nefes nefese bir genç, sırtı bana dönük olan gencin önünde, elleri dizlerinde hem soluklanıyor hem de anlatıyordu. "Kameralara bakamadık. Bakamayız da. İçerideki güvenlikler sağlamlar. Koca hastanede nasıl arayacağız o kızı? Ben yüzünü de görmedim. Onu bir tek sen gördün." Sırtı bana dönük olan genç sinirlendi. "O kızı ne olursa olsun bulmalıyız. O defteri almamız lâzım." Karşısındaki onu onaylayarak başını salladı. O genç, bir kere daha söze girdi. "Bulduğunda yaşatma. Defterdekileri okumuş olma ihtimalini göz ardı edip kendimizi riske atamayız." Korku içerisinde gözlerimi irileştirdim. Boşta olan elimi ağzıma kapattım. Defter... Kız... Bahsettikleri kız bendim! Resmen öldürme emri vermişti bu manyak! Minho... Ya ona bir şey yapmaya kalkarlarsa? Defter odadaydı. Ya defteri bulurlarsa ve Minho`nun okuduğunu düşünüp onu öldürürlerse?Hayır! Arkama döndüm ve temkinlice çekilip bir müddet sonra hızla koştum. İlerideki merdivenlere yönelip birer birer çıkmaya başladım. Bacaklarım şimdiden iflas etmişti. Odanın olduğu kata çıktığımda artık bacaklarımı hissetmiyordum. Sadece burnumdan nefes almak yetmiyor, ağzımdan da nefes alıyordum. Kalbim ağzımda atıyordu. Az kaldı diye içimden kendimi tembihleyerek yine hızlandım. Odaya âdeta dalarak girince Minho yatağında hızla doğruldu. Beni, daha doğrusu hâlimi görünce yüzü düştü. "Jae Hee! Ne oldu?! İyi misin?!"diye sordu. Korkuyla yanına ilerledim. Yatağın başına gelerek dizlerimi kırdım. Ellerimle yatağın kenarını tutunup düşmemek için destek aldım. Minho endişeyle bana bakmayı sürdürüyor ve benden bir cevap bekliyordu. Panik yüzünden ağlamaklı çıkan sesimle anlatmaya başladım. "Minho polisi aramalıyız! Sanırım başımız dertte. Hatta ben! Benim başım dertte. Gitmeliyim buradan!" "Jae Hee sakin olup neler olduğunu anlatır mısın?" "Minho defter! Defterde her ne varsa hiç iyi şeyler değil! Beni ve defteri arıyorlar! Aşağıda onları konuşurken duydum. Beni... Defterdekileri okuma ihtimaline karşı öldüreceklerini duydum! Sadece beni hatırlıyorlar. Seni de riske atamam!" "N-ne diyorsun sen Ja Hee? Dur bekle! Kuzenim polis benim. Onu arıyorum hemen. Hiçbir yere gitmek yok. Seni bırakmam." Güzel gözleri bu sefer güven vermek istercesine bakıyordu gözlerime. Ayaklarını sarkıtacağını anladığım an ayağa kalktım. Ayaklarını sarkıttı ve terliğine ayaklarını geçirerek leptobunun yanında olan telefonunu eline aldı.  Hızla birini aradı. Çok geçmeden çağrısı cevaplandı ve konuşmaya başladı. "Hyunjin! Acilen hastaneye gelebilir misin? Ama çok acil. Ölüm kalım meselesi. Gelince görüşürüz. Tamam, bekliyorum. Lütfen çabuk ol." Telefonu kapatıp eski yerine koydu. Yavaş adımlar atarak karşıma geçti. Gözleri bu sefer âdeta yalvarıyordu. "Ağlama ne olur? Seni böyle görmek istemiyorum." Ağlıyor muydum? Ellerimi yanaklarıma attığımda hissettiğim ıslaklıkla ağladığımı fark ettim. Hemen ellerimin tersiyle yanaklarımı, gözlerimi sildim. Uzun koltuğun karşısındaki orta sehpanın üzerine koyduğum defteri elime aldım. Yeniden Minho`nun karşısına geçtim. "İçinde bu kadar önemli olan ne var bilmiyorum. Ama cebimden çıkan not şaka değildi. O çocuğa bir şey olmuş mudur Minho? Bana çarptıktan sonra gözlerime yalvarırcasına bakmıştı. O bakışlar... O not... Bunu nasıl şaka zannedebilirim ben? Ya ona bir şey olduysa?" "Korkma Jae Hee, hiçbir şey olmayacak." dediği anda kapı tıklatıldı. Korkuyla ikimiz de kapıya baktık. Kapının arkasından biri seslendi. "Müsait misiniz efendim, girebilir miyim?!" Bu ses aşağıda bana sırtı dönük olan, öldürülmem için emir veren kişinin sesiydi! ... SL6802VW
tamamlandı 6g önce tamamlandı Stray Kids
@gecekusud
Okuma
10.3k
Oy
1.08k
Takip
56
Yorum
264
Bölüm
85
Sırtım duvarla buluştuğunda çektiğim acıyla ağzımdan ufak bir inleme çıktı. O ise tuttuğu kolumu bırakmayarak bir elini de duvara yasladı ve beni duvar ile arasına sıkıştırdı. Daha çok yaklaştı. "Ne yaptığını sanıyorsun?" Başımı boyunun uzunluğundan dolayı hafif yukarı kaldırarak gözlerine baktım. Hâlâ gülümsüyordu. Derin bir nefes alıp verdi.Daha sonra biraz daha eğilerek yaklaştı ve kalbim gümbür gümbür atmaya başlamışken kulağıma tek bir kelime fısıldadı. "Bekliyordum." Ürperdim.Resmen tüm vücuduma bir ürperti geldi.Onu benden uzaklaştırmaya çalıştım.Ancak kuvvetliydi ve bu göründüğü kadar kolay değildi. "Hâlâ direniyorsun.Biliyor musun Yeon Soo?Gerçekten seni bekliyordum.Keşke diyordum... Keşke Yeon Soo gibi cesur,korkusuz,asî ve tabii güzel birisi karşıma çıkıp bana diklense de hedefim olsa. Onunla oynasam. Biliyordum böyle olacağını. Senin dayanamayacağını ve kendini bana yem edeceğini. Şu an ne kadar mutluyum bilemezsin." Nefretle baktım gözlerine. "Asla senin oyuncağın olmayacağım!Boş yere ümitlenme." Bir kere daha kolumu tuttuğu elini bana doğru bastırdı ve sırtımı soğuk duvara sabitledi. "Göreceğiz Yeon Soo. Ancak elime düştün ve kolay kolay kurtulamayacaksın.Tıpkı şu an olduğu gibi." "Uzak dur benden!" "Artık bunun imkânı yok." Sabrımı taşırmayı başardı. Boşta kalan elimle kuvvetli bir şekilde kolumu tuttuğu elini tuttum ve sertçe kaldırdım.Ardından onu duvara yapıştıran taraf bu sefer ben oldum. O da bu hareketi beklemiyordu ve tıpkı az önce bende olduğu gibi hazırlıksız yakalandı.Rolleri değiştik.Az önce benim olduğum yerde Hyunjin,Hyunjin`in olduğu yerde de ben vardım. Çekik gözleri irileşti.Daha bir şaşkın bakıyordu şimdi.Bunu yapabileceğimi tahmin etmiyordu sanırım. "Ama kurtuldum Hyunjin.Tıpkı şu an olduğu gibi.Uzak dur benden..." ...
tamamlandı 1h önce tamamlandı Souls Bound For the Last Time / minsung
@birkati_birakti
Okuma
34
Oy
24
Takip
8
Yorum
19
Bölüm
2
Minho, küçük yaşta ailesini kaybetmiş ve “sessizliğe hapsolmuş” biri; tek iletişim şekli kendi zihninde yankılanan gizemli sesler. Bu sesler, Jisung’a aittir ama Jisung aslında hayatta değil; Minho’nun zihninde yaşayan bir hayaleti. Jisung, yaşarken Minho’ya zarar vermiş ve onu terk etmiştir. Şimdi Minho’nun zihninde geri dönüp hem pişmanlık hem de intikam duygusunu taşıyor.
devam ediyor 1h önce güncellendi Anxiety
@blueneptune
Okuma
134
Oy
56
Takip
8
Yorum
77
Bölüm
5
Hırsız & Ögrenci Okulda zorbalığa uğrayan Han Jisung`un, bodrumda ağlarken yanına gelen birisi, onun hayatını nasıl değiştirebilir? Peki ya evine giren hırsızın, bodrumda onun yanında bulunan kişi olması?
devam ediyor 2h önce güncellendi Know
@blueneptune
Okuma
25
Oy
11
Takip
5
Yorum
2
Bölüm
1
Mafya & Müzisyen Han Jisung ya da sahne adı ile J.one, yer altı dünyasını eleştiren genç bir rapçidir. Sert sözleri ve güçlü rapi ile büyük bir kitleye ulaşmıştır. Fakat bir gün ülkenin bilindik mafyası hakkında bir şarkı yazar ve bu oldukça ünlenir. Bu şarkı, ünlü mafya babası Lee Know`un kulağına gider.
tamamlandı 5g önce tamamlandı Two Man But Which One?
@linoww
Okuma
1.05k
Oy
474
Takip
21
Yorum
264
Bölüm
29
Ben her gün başkalarının hayatını kurtaran bir doktorum… Ama kendi kalbimi kurtaramıyorum.
devam ediyor 3h önce güncellendi Kıvılcım ve gölge # skz fic
@straykids_stay_arm
Okuma
397
Oy
254
Takip
12
Yorum
178
Bölüm
19
Felix Chan Han İ.n Lee know Changbin Seungmin Hyunjin Skz
tamamlandı 4h önce tamamlandı BJ Rex -Minsung-
@birkati_birakti
Okuma
6.64k
Oy
629
Takip
52
Yorum
1.76k
Bölüm
25
BJ Rex, Bj Alex yaoisinden esinlenilmiştir! Bu hikâyede argo, zararlı madde, küçük çocukları etkileyen sahneler barındırmaktadır. Lütfen bunun bilincinde olun.
devam ediyor 1a önce güncellendi Anlaşmalı evlilik / MİNSUNG
@elifaksel
Okuma
347
Oy
91
Takip
18
Yorum
141
Bölüm
5
Jisung ünlü bir iş adamının oğluydu , babasının düşmanı olan Lee şirketi aralarındaki düşmanlığı bitirmek için oğullarını anlaşmalı olarak evlendirir , tek sorun şu ki jisungun bu olaylardan haberi yoktu...
devam ediyor 1a önce güncellendi Başıboş Çocuklar
@mavimelek
Okuma
3k
Oy
413
Takip
67
Yorum
5.66k
Bölüm
38
STRAY KİDS ile bir lise hikayesi. Türkiye `den Güney Kore `ye giden sekiz kızın Seul Lisesi`nde ki sekiz delikanlı ile tatlı maceraları. Aşk ve komedinin en güzel hâli ile karşınızdayım.
tamamlandı 2a önce tamamlandı The Minsung~
@linoww
Okuma
1.38k
Oy
642
Takip
25
Yorum
239
Bölüm
17
Bir gün dediler, her şey biter. Toprak susar, gökyüzü kapanır. İsimler unutulur, adımlar silinir… Ama seni sevmek, hiçbir sona benzemedi. Bir çiçek gibi açmadın içimde — Bir yara gibi kaldın. Ne büyüdün, ne geçtin… Hep aynı yerdesin. Ölüm bile unuturken beni, ben seni unutmadım. Çünkü aşk, ölümle yarışmaz. Sadece kalır… Hiçbir şey olmamış gibi, aynı yerde. Mythalan kralllığı, dost zannettiği Zarneth krallığından çok büyük bir darbe yer, Zarneth kralı nın tek istediği, istediği Mythalan`ı yıktıktan sonra , Mythalan kralının tek varisi Han jisung`u alıp han`ın boynundaki, o`na şans, şöhret ve toprak kazandıracağına inandığı kolyedir
devam ediyor 2a önce güncellendi Dinle Beni Bi’
@bers_143
Okuma
6
Oy
0
Takip
0
Yorum
1
Bölüm
1
Sen yokken ne gece ne de gündüz Ne Ay var ne tek bi` yıldız Her yer karanlık ve ıssız Göremiyorum
devam ediyor 2a önce güncellendi Be Humble ~skz~
@roselson
Okuma
361
Oy
72
Takip
15
Yorum
161
Bölüm
10
"Her şeyin hep iyi olacağına inanırdım. Sevdiklerim yanımda olacak, beni hep koruyacak ve her zaman güldürecekti. Ama hayat, insanı en zayıf yerinden yakalayıp inandığı her şeyi yıkmaya meyillidir. Bazen elindekileri alır, bazen de seni karanlığa sürükler." Bir çocuk, 10 yaşında ailesi tarafından bir kapının önünde terk edildi. Ağladı, yalvardı, anlamaya çalıştı. Ama hiçbir şey değişmedi. O gün gözyaşları bitti, içindeki çığlıklar sustu. Hayatının en karanlık dönemi böyle başladı. Ancak bu yalnızca bir çocuğun hikâyesi değil... Humbles, üstün zekâlı bireyleri bulan, eğiten ve kendi çıkarları için kullanan gizli bir örgüt. Gözlerinden hiçbir şey kaçmaz. Öğretmenler, ailelerinden uzak yatılı okullardaki çocukları gözlemler ve rapor eder. Bir gün, bazı çocuklar sessizce kaybolur. Onların isimleri silinir, aileleriyle bağları koparılır, sesleri susturulur. Peki, umutları çalınan bu çocuklar karanlıkta kaybolacak mı, yoksa ışığı bulup kendi yollarını çizebilecekler mi? "O gün her şey değişti. O gün orada bitirdim bütün gözyaşlarımı." Bu hikâye, sadece bir kişinin değil, onunla birlikte karanlıkta sesini bulmaya çalışan 7 kişinin de hikâyesi. Stray Kids`in FREEZE müzik videosundan ilham alınmıştır.
tamamlandı 3a önce tamamlandı Forgive Me-Minsung
@minhoss_lee
Okuma
2.48k
Oy
504
Takip
43
Yorum
728
Bölüm
19
Dipnot=Bu fic omegaversenin farklı bir versiyonudur. İyi okumalar dilerimm Lisede tüm okulun bildiği iki aşık olan Lee Minho ve Han Jisungun aşkı 12. Sınıfta büyük bir sarsılma ile son bulur ve iki gencin yolları ayrılır. Ama Minhonun dans kursuna kendi kızıyla beraber gelen Jisungla işler tamamen değişir...
devam ediyor 3a önce güncellendi Terk Edilmenin İzleri-MINSUNG
@hyunn_stan
Okuma
158
Oy
44
Takip
11
Yorum
82
Bölüm
5
`merhabalar,sokakta bir kedi buldum.tasmasında bu numara yazıyor,acaba siz sahibi misiniz?` `ahh,sonunda dori`m benim,çok teşekkür ederim.neredesiniz? kedimi hemen almak isterim,` Bu fic, bir BL ficidir,ayrıca ot8`dir;hyunlıx,chanmın ve minsung.birtek jeongbin yok (onları nedense yazamiyorum :(
tamamlandı 4h önce tamamlandı Kumar masasi
@hayatnesemsinjis
Okuma
656
Oy
286
Takip
13
Yorum
251
Bölüm
14
Birbirine düşman olan seung ile minho kumar masasında ödül olan jisung u kazanmak için savaşır, bu savaş jisung ile minhonun aşkını başlatır....
tamamlandı 3a önce tamamlandı Minsung-Older
@residenthy_
Okuma
5.46k
Oy
876
Takip
87
Yorum
1.15k
Bölüm
25
Sevgili olan Lee Minho ve Han Jisung yaşadıkları sorunlar nedeniyle ayrılırlar... Kötü bir baht onları tekrar birleştirir.
tamamlandı 5g önce tamamlandı Surprise Egg
@s3ungm1nlee_
Okuma
10.94k
Oy
3.02k
Takip
70
Yorum
1.41k
Bölüm
61
"onlar birer leke..." "Hayır artık bunlar lekeden çok yıldız gibi geliyor bana. Benim peri çocuğum yüzünde galaksiyi taşıyor..." Çocukken yaşadığı istismar sonucu temasa karşı hassasiyeti olan Lee minho ve onu temas bağımlısı yapacak olan Bang Felix 🧚🏼‍♂️🤍🐰
tamamlandı 4a önce tamamlandı The Heart Nest_MinSung
@skzlovia_8s
Okuma
2.03k
Oy
577
Takip
43
Yorum
558
Bölüm
15
Bedenine bir ev ararken kalbine bir yuva bulabilir miydi insan?
devam ediyor 4a önce güncellendi -dea | -changlix
@havens
Okuma
81
Oy
26
Takip
6
Yorum
9
Bölüm
8
-senin de mi yıldızlarını söndürdüler yoksa? -yıldızlarım hiçbir zaman parlak olmamıştı..
Loading...