Bu hikayede şafak vakitleri, ölümün resmiydi. 2005, 30 Nisan akşam on sularında, denizi olan büyük bir şehrin beyhude semtlerinden birinde, görkemli bir evde bir cinayet işlendi. Bir kız çocuğu, annesinin ölümüne şahit oldu. "Annem o kadın tarafından gözlerimin önünde öldürüldüğünde dokuz yaşındaydım." ... Sırlar, cinayetler, insan hayatları üzerine oynanan kirli bir kumar. Hepsi yaralı altı genç. Hayatları üzerine oynanacak oyun için, mühürlenip tutsak edildiler. Ellerinden farkında olmadan alınan hayatları, pis bir lağım faresi kadar değersizdi şimdi. İyileşmek, yarım hayatlarına tamamlamak için attıkları adımların onları bir kez daha yarılayacağını bilemezlerdi. Bağımlı, Bipolar, OKB, Panik Atak, Anksiyete... Çektikleri acılar yaşlarından büyük, hepsi yaralı altı çocuk. Kurbanlık koyun gibi kodlanıp kenara itildiler, zamanı geldiğinde birer birer kurban edilmek için. 1001,...,1014,..., 1027,..., 1038,...,1044,...,1050. Yitirdikleri çocuklukları, onlar bir aradayken toparlandı. Birbirlerine merhem olmak için çabaladılar ancak o kadar kolay değildi. 16 yıllık intikamın oyuncağı, bir tiyatro oyununun kuklası: Balkır Vural . Geçmişin kirli oyunlarına mahkum edilmiş doktor, Arzu Gençer`in biricik Psikiyatrist`i: Aktan Uygur. ... "Bu hastanede garip şeyler oluyor." "-2, Mahzen." "Onlara Maktul denir. Onlar, hayatı önemsiz kişiler." ... 16 yıllık GİZ. Kumru ve Agâh Vural. Dillere destan, masalsı bir aşk hikayesi. Ve onların sonunu getiren o kadın: Arzu Gençer. ... Aradan geçen yıllar... Zaman her şeyi değiştirdi peki ama her şeyi mi?.. (DİPNOT* UYARISI: BU HİKÂYE İÇERDİĞİ, ARGO, HAKARET, CİNAYET, FİZİKSEL VE PSİKOLOJİK ŞİDDET UNSURLARI İLE YETİŞKİN İÇERİKTİR!)

Tailanda yaşıyan lee yn Kore`ye geri döner Yeni başladığı okulda ilk görüşte aşkla karşılaşır ve bu aşktan başına çok büyük olaylar gelir

Zengin şımartılmış bir kız yeni okulunda duygusuz bir adamla karşılaşıyor

Derler ki insanın vicdanı berraktır. Merhameti içinde saklı bir hazinedir. Taçları beyaz, etekleri upuzundur. Hazinesini elinde tutar, boynu hep diktir. Kraliçe merhametini yitireli, kral tacını düşüreli yılları eksiltti. Derler ki sözler cam kırığıdır. Sarayın içindeki maskelere batar, kanatırdı. Bir kız çocuğunun duaları odaları çınlatırdı. Bütün sesizlikleri utandırırdı. Fısıltılar koridordaki portlere sızardı. Kader çizgisini çizdi, Tanrı insanlara yasak kıldı; ruhu zehirlemeyi.

Kalbin dolu mu? Dolu.

“yakaladınız mı kızı” “Malesef abi” “O kızı burda istiyorum Kerem!” “Emredersin abi” .... Hızlı adımlarla bardan çıktım. Gördüklerim hayal olamayacak kadar gerçek, gerçek olamayacak kadar korkunçtu. En son duyduğum “yakalayın o kızı” cümlesi hala kulaklarımda yankılanıyor. Sarhoşluğum hızlı ve dikkatli olmamı zorlaştırıyordu. Biraz daha ilerledikten sonra nihayet arabam görüş açıma girdi derken arkamda hissettiğim sıcak nefes ve yüzüme yaklaşan bez parcası, sonrası karanlık.

Seçil Damla Sude ve Aslı 4 arkadaştır ama aralarından birini başına bir olay gelir daha orta okulu yeni bitiren kızları yeni okulunda yeni olaylar ve yeni gizemler beklemektedir.

"Cihan abi niye kimseyle konuşmuyor?" dedi, ona baktım, "Konuşamıyor ki..." dedim. Yüzünü bana çevirdi, gözleri gözlerime değmiyordu, belli ki söyleyeceği şeyden çekiniyordu,"Neden ki, öyle mi doğdu?" "Yok..." dedim, "Hikaye biraz uzun, dinlerken yorulmazsan anlatayım?" "İstediğini anlat." "Yıllar önce bir kaza geçirdi, hafızasını kaybetti, bir gün karısıyla tartışıp vurdu onu. Hatırlayınca da vicdan azabı çekmeye başladı, bir gün kendini astı ölmek için ama başaramadı. Allah da ceza olsun diye sesini aldı ondan." dedim. Elini omzuma koydu, "Bana işaret dili öğretsene..."

Biz gariptik...( İlk kitabım umarım beğenirsiniz)

Yeşim sokakta sigarasını üflüyor ancak o son üfleyişi olduğunu bilmeden üflüyor

Lan daha yazmadim kitabi ne aciklamasi🥺💅

WATTPADDE 1 MİLYON OKUNDU<3 Kimsesiz bir kız, bir teknoloji dehası ile karşılaştığında, aralarındaki çekim nelere sebep olacak. Karanlık bir hayatın içindeki mutsuz Pars Katipoğlu, kokteylindeki bir garsonun tepsisine kalbini bırakıp kaderlerini bir mendille bağlayacak...

Hiçbir şey söylemeden bir kaç saniye bakıştık, sonra beni zorla koltuğa oturttu. Koltuğun kolçaklarına ellerini dayayıp yüzüme doğru tehlikeli bir mesafede eğildi. "Ben seni taciz ettim mi?" dediğinde sesi buzdan beter yakıcıydı. Aynı tonu saklayan gözlerimi gözlerinden ayırmadan -ayıramadan- "Hayır!" dedim. "Peki sana zarar verdim mi?", "Hayır!" mümkünmüş gibi daha da yaklaştı bana, dizleri dizlerime dayanmıştı. "Güzel! Tehdit de etmedim?" Dişlerimin arasından konuşuyordum. Savcı sadece şoka girmiş gibi izliyordu bizi. "Etmedin!" "O zaman benim hakkımda ne diye suç duyurusunda bulunacaksın? Sana iş teklif ettiğim için mi?" Hiç acele etmeden sakince "Haneye tecavüzden suç duyurusunda bulunacağım! Anladın mı?" dedim. Savcı öksürerek boğazını temizlediğinde gözlerimizde süren savaş ateşkes imzaladı. Ani bir hamleyle benden uzaklaşan Alaz, karşımdaki koltuğa kendinden emin ama gerilmiş bir halde oturdu. "Şimdi Firuze Hanım, şikayetçi olmak yerine uzlaşmacı olmanızı rica ediyorum. Alaz Bey ise bir daha bu gibi girişimlerle sizi rahatsız etmeyecek, öyle değil mi Alaz Bey?" Bana bakan gözleri bu sözlerle savcıya çevrildi. "Aynen öyle Ayhan Bey!" Savcı gülümsedi ve bana döndü, "Tamam mıyız, Firuze Hanım?" bakışlarımı Alaz`dan ayırmadan,"Değiliz! Ben uzlaşmayacağım! Suç duyurusunda bulunacağım." dedim. "İstirham ederim, yapmayın böyle..." savcı sözlerini bitirmemişti ki Alaz dahil oldu konuşmaya, bakışlarını üzerime dikmişti yeniden. "Firuze Hanım çok istiyorsa işleme alın suç duyurusunu! Boşa zaman kaybetmekten hoşlanıyor zannımca." Kısık gözlerle yeniden içimi deşmeye başladığında duruşumdan ödün vermedim. "Haklısınız, sizin gibi nüfuzlu bir beyefendi! için işleme alınan suç duyurusunu ekarte etmek pek kolaydır!Çamuru üzerime sıçratmaktan hoşlanmam! ...

Bir doktorun hastasını kaybetmesiyle başlamıştı her şey. Bu kaybın onu gerçek aşka sürükleyeceğini nereden bilebilirdi ki.

Ne yapacağımı bilmiyordum savaşın gözlerindeki gerçeği görüyordum. -Gerçekten mi? Cevap vermedi. Doğruydu değil mi? Savaş beni ölen sevgilisine benzettigi için benimle olmuştu. Beni onun aynısı yapmaya çalışmıştı demi. Saç rengimi bile kızıl yapmamı söylemişti....

BİR DELİNİN YAŞAMI Ben deliyim. Sen delisin Biz deliyiz Onlar deli .... Ben burda yaşamaya mahkûm kılındım çünkü ben DELİYİM Bu da Bir DELİNİN YAŞAMI

-- Sokaklar acımasızdır, ama Tunan daha acımasızdır. Ailesi tarafından terk edilen, sevdiklerini bir bir kaybeden Tunan, geçmişin karanlık izlerinden kaçmaya çalışırken Belkız’ın dünyasına sürüklenir. Belkız, hayatı boyunca hiç kötülük görmemiş, dünyası hayallerle dolu bir kızdır. Ancak Tunan’ın gölgeleri, onun da ışığını söndürmek üzeredir. Gece karanlık, sokaklar tehlikeli… İki zıt hayatın bir araya geldiği bu hikâyede, masumiyetle karanlık arasında ince bir çizgi var. Tunan, kalbinin derinliklerinde gömülü olan acıyla mücadele ederken Belkız, onun yaralı ruhuna dokunabilecek mi? Yoksa bu hikâye, ikisinin de kalbini karanlığa mı teslim edecek?

Alçin Bademci ile Alparslan Aslanoğlu arasında liseden itabaren bir aşk💞 ama araya yıllar girince unutulan aşkı gelin birlikte inceleyelim...🤍

Zeki, başarılı ve genç bir avukattı Jennifer Walker. Hayatında bir süredir birlikte olduğu Adam`la istediği hayatı yaşıyordu. Fakat bir gün beklenmedik bir kapı araladı. Karşısında karanlık korkutucu bir adamla yolları kesişti. Jennifer`ın bütün sınırlarını işgal edecek, onun daha önce hiç kimsede görmediği zekası yüzünden hayatına farklı yönler vermesine neden olacaktı. Artık nasıl kurtulacağını bilemediği bir girdabın içerisindeydi. O Micheal Costa`nın dönüşü olmayan yörüngesindeydi. O artık ünlü mafyanın küçük serçesiydi. *24 Eylül 2017`de kaleme alınmaya başlanmıştır.

Buz mevsiminde mavi ağaçta bir adamla karşılaşan kadının hikayesi

Aile Zoru ile evlendirilen Karsu Çelik ve Okan Özerin aşk hikayesi. Daha önceden bir konsere birbirine yardım eden iki yabancı 4ay sonra kendi hayatlarını düzene sokmak için evlenmek zorundaydı

Bu kitap çok güzel olucak

İki karakterin başlarda güzel giden ilişkisinin ardından başlarına gelecekler ne olabilir ?

Ben sadece ufacık bir balıktan ibarettim. O ise okyanustu her çeşit canlıya sahipti benimki imkansız bir aşktı sadece

Ona musallat olan şeytani bir varlıkla olan mücadelesi aşka dönüşen bir kızın Hikâyesi...