[ Roman ] - Kitap Listesi
tamamlandı 2a önce tamamlandı Okul çıkmazı-1
@muberraktrk
Okuma
2.76k
Oy
113
Takip
13
Yorum
26
Bölüm
18
Nazlı hafızasını kaybeder ve Hafızası ile birlikte çok sevdiği arkadaşını da kaybeder. Çabuk geçen iki yılın ardından arkadaşı ile karşılaşır ve olayları hatırlar.
devam ediyor 2a önce güncellendi Soluksuz Şut
@livewithrainn
Okuma
2
Oy
0
Takip
2
Yorum
0
Bölüm
1
Yıllar önce ailesiz kalmam hiç birşey ifade etmezdi çünkü ben şuan yeni ailemi kurmuştum. Evet evim yıkılmıştı ama o bana ev olmuştu. Çünkü bazen ev duvarlardan ve kolonlardan oluşan beton parçaları değil iki kelime dört heceden oluşan Yiğit Sonyaz`dı.. Bu evsiz kalan Yiğit ve Ahsen`in hikayesi. Bu hikaye evi başına yıkılan ama kendisi yıkılmayanlar için...
devam ediyor 3a önce güncellendi Kırık Camlar Sessiz Kırılır
@favasttma_
Okuma
1
Oy
0
Takip
0
Yorum
2
Bölüm
2
Bu hikâyeyi anlatmak istemedim. Ama içimde susunca daha çok konuşuyordu.
devam ediyor 3a önce güncellendi İlk fısıltılar
@nermdl69
Okuma
1
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
1. Bölüm: İlk Fısıltılar Başta her şey sıradandı. Dersler, teneffüsler, koridorların bitmek bilmeyen uğultusu... Sınıfın en arka sıralarında oturur, fazla dikkat çekmeden günümü geçirirdim. Ne çok parlaktım, ne çok silik. Orta halli, sessiz bir öğrenciydim sadece. Ta ki fısıltılar başlamaya başlayana kadar. İlk kim söyledi hatırlamıyorum. Belki Zeynep’ti, belki Rabia. Yanıma yaklaşıp kıkırdayarak sordu: “Seninle Yasin Hoca arasında bir şey mi var?” Ne diyeceğimi bilemedim. Gözlerimi kaçırdım, “Ne diyorsun sen, saçmalama,” dedim. Ama bitmedi. Ertesi gün başka biri sordu. Sonra başka biri… Herkes aynı şeyi konuşuyordu. “Sen hocayla çok iyi anlaşıyorsun ha.” “Yasin Hoca sana ayrı ilgi gösteriyor farkında mısın?” “Seninle uğraşması hoşuna mı gidiyor?” Sınıfın havası değişmişti. Fısıltılar büyümüş, artık açık konuşmalara dönüşmüştü. Oysa ben sadece dersime giren bir öğretmendi o. Evet, fazla takılırdı bana. “Senin gibi bir öğrenci çok az var,” derdi bazen. Herkesten farklı davranırdı. Ama ben bunun sadece bir öğretmenin öğrencisine ilgisi olduğunu düşünüyordum. Ta ki herkes başka şeyler söylemeye başlayana kadar... 2. Bölüm: Öğretmen Masası Nöbetçiydim o gün. Sınıf sessiz, ben öğretmen masasındaydım. Kalem kutuları, defterler, küçük çatlaklarla dolu tahta… Her şey yerli yerindeydi ama içim karmakarışıktı. Kafamda dönüp duran şey sadece ödevler değildi artık, insanlar... Öğretmenler... O fısıltılar. Derken kulaklarıma bir şey çalındı. Kapı hafif aralıktı. Koridordan geçen sesler arasında tanıdık iki ses vardı. Yasin Hoca ile İngilizce öğretmenimiz… Alçak sesle konuşuyorlardı ama kahkahaları yüksekti. “Seninki yine sınıfta ha,” dedi biri. “Bugün biraz sessizdi, acaba bana mı kızdı?” dedi diğeri, gülerek. Donup kaldım. “Seninki”... Yani ben miydim? Kalbim hızlandı. Kulaklarım ateş gibi yanmaya başladı. Öğretmenlerin bile böyle konuştuğu bir yerde, ben kendimi nasıl savunabilirdim ki? Sanki adı konmamış bir etiket yapışmıştı üstüme. İstemediğim bir ilgiydi bu. Hem dikkat çekici, hem incitici. Herkesin bildiği ama benim kabul etmediğim bir şeyin ortasında gibiydim. Sınıfa döndüklerinde hiçbir şey olmamış gibi davrandılar. Ben de hiçbir şey duymamış gibi yaptım. Ama içimde bir şey kırılmıştı artık. Sadece arkadaşlarımın değil, öğretmenlerin bile diline düşmüştüm. Şaka yollu cümleler, göz göze gelişler, gereksiz ilgiler… Hepsi üst üste yığılıyordu. Yemekhanede Ömer Hoca, Yasin Hoca’ya “Seninki geldi,” dediğinde artık gözler yere kayıyordu. Öğretmenler bana sıradan bir öğrenci gibi değil, sanki küçük bir oyun malzemesi gibi davranmaya başlamıştı. Yasin Hoca sürekli beni çağırıyor, küçük görevler veriyor, bazen gözümün içine bakarak “Sen akıllısın, senden ricam,” diyordu. Ben de sadece başımı eğip “Peki hocam,” deyip geçiyordum. Ama içimden bir ses, “Biri seni izliyor,” diyordu. Her zaman, her yerde... 3. Bölüm: Gizli Günlük Yazmak, benim için sessiz bir çığlıktı. Söyleyemediklerimi, korktuklarımı, kimseye anlatamadıklarımı kelimelere saklardım. Defterim, kapağı çizilmiş sade bir günlüktü ama içindekiler koca bir dağın sessiz ağırlığı gibiydi. Her sayfa, bana ait bir dünya demekti. O dünya kimseye açık değildi. Özellikle de öğretmenlere. Bir gün ders çıkışı sınıfta yalnız kalmıştım. Masama eğilmiş, defterime yazıyordum. Sessizce, içimden taşanları döküyordum sayfalara. O sırada bir gölge yanımda belirdi. Kafamı kaldırdım — Yasin Hoca. “Ne yazıyorsun bakalım?” dedi gülümseyerek. “Bir şey değil hocam, sadece karalama,” dedim. “Okutsana bana.” “Yok hocam, özel.” Ses tonu değişti. Hafif bir ciddiyetle, ama hâlâ o tuhaf gülümsemeyle konuştu: “Okutmazsan, arkadaşlarına sıfır veririm.” O an içimde bir şey koptu. Kalem elimde titredi. Ama gözlerim dimdik bakıyordu ona. “Beni ilgilendirmez hocam,” dedim kararlı bir sesle. “Ben kimseye gönlümü okutmam. Bu benim özelim. İsterseniz sıfır verin, hepsine. Bana da verin. Ama bu defter benim, içindekiler de bana ait.” Bir an sustu. Göz göze geldik. Sonra arkasını dönüp çıktı. Ama ben ilk defa o gün kendimi korumuş gibi hissettim. Kalbim hızlı atıyordu ama bir yandan içimde gururlu bir sessizlik vardı. Artık sadece yazan değil, yazdıklarının arkasında duran biriydim. O andan sonra, günlüğüm daha da değerli oldu benim için. Çünkü orada sadece duygularımı değil, sesimi de saklıyordum. O defter, kimsenin bana biçtiği rolleri değil, benim kendi çizdiğim sınırları anlatıyordu. 4. Bölüm: Dilime Düşen Sır İnsan bazen kelimelere dönüşür. Bir gülüşe, bir bakışa, bir fısıltıya… Benim adım da bir süre sonra sınıftaki herkesin dilinde dolanan, anlamı benden kopmuş bir kelimeye dönüştü. Kim olduğum değil, kim olduğum zannedildiğim konuşuluyordu artık. Koridorda yürürken omzuma eğilen arkadaşlarım, sıraya girerken arkadan dürten öğrenciler, teneffüs arasında kulaklarıma çalınan o cümleler... “Hee, seninki geldi.” “Hoca yine seni bekliyor.” “Sende bir şey var, boşuna değil bu ilgi.” Sanki ben de bu oyunun gönüllü bir parçasıymışım gibi. Bir gün, beden eğitimi öğretmenimiz Ömer Hoca’nın sesi yankılandı yemekhanede: “Seninki geldi Yasin!” Tüm başlar döndü bana. Gözler bana çevrildi. Ama ben dönüp bakmadım. Başımı eğdim. Çünkü ne söyleyeceğimi bilemiyordum artık. Ne kadar inkâr etsem de, insanların zihninde yazılmış hikâyeyi silmeye gücüm yetmiyordu. Rabia bir gün yanıma gelip şöyle dedi: “Yasin Hoca seninle ilgileniyor. Farkında değilsin ama herkes farkında.” “Hayır,” dedim hemen. “Ne ilgisi? Ne alakası?” Ama inanmıyorlardı. Çünkü artık benim ne dediğim değil, başkalarının neye inandığı önemliydi. “Sen farklısın. Hocalar seni seviyor, bizden ayrı tutuyorlar,” dediler. Sanki bu ‘farklılık’ bir ayrıcalık değil de, bir yük gibiydi omzumda. Ben sadece normal olmak, görünmemek, unutulmak istiyordum. Ama her gün birileri gelip beni bana hatırlatıyordu. Üstelik ben olmayan bir halimle… O sırada içimde yalnızlık büyüyordu. Dışarıdan bakan biri "ilgi" gören bir öğrenci sanırdı beni. Ama içimde, görünmeyen bir buz dağının tepesinde tek başımaydım. 5. Bölüm: Benim Sınırlarım Bazı insanlar görünmeden büyür. Görülmemeyi isterken, herkesin gözü üzerindeyse... Kendini korumak için, önce kendini tanıman gerekir. Ben, ortaokulun o karmaşık yıllarında, istemediğim bir ilginin ortasında kaldım. Dost bildiklerimin bakışları değişti. Öğretmen dediğim insanlar bazen çizgiyi aştı, bazen sınır bilmedi. Ben ise o çizgilerin tam üstünde yürümeye çalıştım; düşmeden, kaybolmadan. Ama en sonunda şunu anladım: Ben kim olduğumu biliyorum. Ben ne yaşadığımı, ne hissettiğimi, ne istemediğimi biliyorum. Ve bu bilgi bana güç verdi. Kimseye bağırarak anlatmam gerekmedi. Yalnızca durarak, dik durarak, “hayır” diyerek anlattım. O gün günlüğümü okutmadım ya… İşte o, belki de hayatımda ilk kez “kendi sınırlarımı” çizdiğim gündü. Ve o çizgi, o kadar netti ki… kimse artık beni oradan geçemedi. Zamanla sesler azaldı. Fısıltılar kayboldu. Arkadaşlar başka konulara yöneldi. Öğretmenler başka öğrencilere… Ama ben, içimde bir şeyle kaldım: Kendimle. O çocuk halimle ne kadar gurur duysam az. Çünkü o günlerde biri bana sınır koymadıysa, ben koydum. Biri beni korumadıysa, ben korudum kendimi. Ve şimdi, yıllar sonra o günlere dönüp baktığımda, “Keşke yaşanmasaydı” demiyorum. Çünkü o günler beni ben yaptı. Ve ben, o çocuğun sessiz ama kararlı sesiyle büyüdüm. --- SON
devam ediyor 3a önce güncellendi Mayıs Sinekleri-Ölü Adalet
@mayis_sinekleri
Okuma
4
Oy
2
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Yıllar sonra kehribar bir çift göz eski yaraların yeniden açılmasına neden olur. Zaman iyileştirici olmaktan çıkar, sadece mazinin üzerine örtülen bir örtü olarak kalır. Ama ne kadar maziyi saklarsak saklayalım kalp bazı şeyleri unutmaz, unutamaz. Bu yüzden derler ya: “Acıların zaman aşımı yoktur.” Pera Güneş Boz bir sonbahar gününde yıllar önce ona tek bir açıklama bile yapmadan onu terk eden çocukluk arkadaşıyla karşılaşır. Fakat bu karşılaşma arkası kesilmeyen cinayetleri beraberinde getirir.
devam ediyor 3a önce güncellendi Kan Lekesi
@lenoralita
Okuma
89
Oy
40
Takip
5
Yorum
1
Bölüm
6
1145 tek amacı olan kardeşini ve sevdiklerini korumak için bir yola çıktı bu yolculukta yeniden sevdiği adamla karşılaştı.İntikam için çıktığı bu yolda bakalım 1145`in başına neler gelecek.
devam ediyor 3a önce güncellendi Geçmişten izler
@asminyldrm.21
Okuma
4
Oy
1
Takip
1
Yorum
1
Bölüm
2
Acının ve kaybın gölgesinde bir genç, geçmişin yüküyle yüzleşirken kendi gücünü keşfeder. Mardin’in mistik sokaklarında yaşanan bu hikâye, aile sırları, kayıplar ve yeniden doğuşun öyküsünü anlatıyor. ‘[Kitap Adı]’, yası, umutla harmanlayan ve okuyucuyu derin bir duygusal yolculuğa çıkaran unutulmaz bir hikaye
devam ediyor 3a önce güncellendi SÜKÛT İLE YARGI
@sumeyye_ozturkk
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
O, Avukat İlke KANDEMİR. Hep mantığıyla ile hareket etmeye çalışan ama vicdanını da hep arkasından sürükleyen, cübbesinin hakkını vermek, onu kendine layık görmek, toplumdaki o büyük cehaleti yıkmak ve adaleti hep baki kılmak isteyen bir avukat. Aynı zamanda çok büyük bir duygu karmaşası içinde yaşamayı ve bütün duygularını eşit tutmak istemesi. Hayatın onu hep daha da kırılıcağı noktalara getirmesine neden olacak. Bu zorluğa ve bu güçlüğe rağmen hep dimdik kalmış ve kendine koyduğu sınırları hiç aşmamaya çalışmaktadır. "Yargı, kelimeleri değil, kelimelerin ardındaki sessizliğide dinlemeyi bilmelidir..."
devam ediyor 3a önce güncellendi Gecelerin hükümdarı
@kitap_larrrrrr
Okuma
4
Oy
1
Takip
4
Yorum
0
Bölüm
1
"Ben sizin aradığınız üç nokta örgütünün lideri ve kurucusuyum bazılarına göre acımasız bir katil olabilirim ama fark etmediğiniz birşey var ben asıl adaletin kendisiyim beni bu yola siz sürüklediniz kardeşimin acımasızca katledilmesine sesiz kaldınız onun katilini bulamadınız ama ben sizin cezasız bıraktığınız bir çok suçluyu öldürdüm ve katil diye anıldım ve bunu bilin diye söylüyorum kardeşimin katilini bulacağım ve o zamana kadar çok kanlar akacak " ...
devam ediyor 3a önce güncellendi Gecenin Güneşi
@dilrubaggr
Okuma
6
Oy
2
Takip
2
Yorum
4
Bölüm
2
Gece`nin evine bir davetiyeyle, hayatındaki düğümler çözülmeye yavaş yavaş başlar. Hayatındaki gerçeklerle bilirlikte, kendinide bulur. Wattpad`de yayımlanıyor.
tamamlandı 3a önce tamamlandı Silahtan korkan mafya
@flora_keen
Okuma
194
Oy
108
Takip
2
Yorum
9
Bölüm
7
Bende bilmiyom aklıma gelenleri yazıcagım kesin değil
devam ediyor 3a önce güncellendi Şimdi gözlerinde kayboldum
@mguder27
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Küçük sahil kasabasında geçen aşk hikayesi
devam ediyor 3a önce güncellendi Fesa
@arisema_lav
Okuma
197
Oy
61
Takip
7
Yorum
134
Bölüm
13
Tankan ve dişi Tankan`ın hikayesi."bu, bir aşk hikayesi değil... ama öyle bitecek."gibi bir düşüncen yok değil mi sevgili karım?" "Beni düşüncelerimi tahmin edebilecek kadar tanımıyorsun sevgili kocam" "Tanımam mı gerekirdi?" "Tanımadığın her kişi senin için tehlike değil miydi?" "Düşüncelerine gerek yok ,gözlerinden geçen her duygu seni tanımama yeter" "Bazen iyi bir oyuncuyum" "Psikoloğ olduğumu mu düşünüyorsun?"
devam ediyor 3a önce güncellendi Hırçın Karadeniz
@glbhr_zngn29
Okuma
2
Oy
0
Takip
0
Yorum
2
Bölüm
2
" Poyraz artık gitmesin " onu burdan nasıl göndereceğimi bilmiyorum Karadeniz gibi hırçın ve karanlık bir adamdı poyraz ve pes etmeyi jiç sevmezdi. " seni yıllar sonra bulmuşum seni almadan gitmem yağmur" Gitmek zorundaydı biz artk o saf çocuklar değildikki " ben evliyim ve bir oğlum var biliyorsun bunu" "Git artık poyraz git"
devam ediyor 3a önce güncellendi Kan kırmızısı
@muberraktrk
Okuma
2
Oy
1
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Çimen arkadaşları ile birlikte gittiği kamp`ta kaybolur. Uzun uğraş sonucu orman`dan çıkmayı başarır ama önüne sadece bir ev çıkar. Ne kadar korksa da gitmeye karar verir. Ama bilmiyordur ki orası bir mafya lideri`nin evidir.
devam ediyor 3a önce güncellendi ARAMIZDA DUVAR VAR
@okuyunnbol
Okuma
11
Oy
1
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
5
Mira Taş Yeni kursuna yazılmıştır,yeni kursunda kurduğu arkadaşlıklar kariyer planı ve aşk peki mira aşk ve kariyer dengesini tutabilecek mi?
tamamlandı 3a önce tamamlandı MİZGİN ZORAKİ EVLİLİK
@prenses_geceq
Okuma
40.27k
Oy
2.99k
Takip
181
Yorum
1.14k
Bölüm
34
Biz zorla evlendik bana haramıydı cehenem demişti evet cehenem oysa bende alevdim. Orda yanmayı bekleyen bir kalbim vardı.Ben Mizgin doğmayan güneşime patlasın silahlarAğıtlar yakılsın ölümüme...
devam ediyor 3a önce güncellendi ÇARESİZLİK
@elif.ky031
Okuma
1
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
1
Bir küçük kızın hayat hikayesini anlatıyor hayatında hep zülum çaresizlik gören kızın hikayesini anlatıyor
devam ediyor 3a önce güncellendi MAVİ
@mirqndass_
Okuma
118
Oy
21
Takip
3
Yorum
32
Bölüm
7
Asena daha iki yaşında iken babası sarhoş bir şekilde gelip annesini öldürür. Bu olaydan bir gün sonra 4 tane kimsesiz erkek çocuk ev bulma sevinci ile Asena`nın kaldığı eve gelir. Fakat içerde hâlâ yaşayan bir kız bebekten habersizdir. "Ben Asena Öztürk. Bana genelde Sarı ve Dişi Kurt derler. Sadece bir kişi bana farklı seslenir. Ömrümün yarısını beraber geçirdiğim Emre..." Emre, Asena`yı kundakta gördüğü ilk günden beri aşıktır. Fakat Asena bunun farkında değildir.
tamamlandı 3a önce tamamlandı Var Oluş
@karakalem
Okuma
37
Oy
23
Takip
4
Yorum
4
Bölüm
8
Okuyucuyu binlerce yıllık bir maceraya davet eden bu kitap, tarihe ve destanlara ilgi duyan herkes için kaçinilmaz bir basucu kitabı olamaya aday. "Merhaba sevgili okur ; şu an bu kitaba olan yakınlığın ve bu satırları okumaya başlayacak olman tesadüf değil. Biraz tarihi, Biraz Ruhani, biraz da mistik bir yolculuğa başlamak üzeresin..." Hoş geldin keyifli okumalar
devam ediyor 3a önce güncellendi UYANINCA ANLARSIN
@zentsw
Okuma
2
Oy
0
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
1
Her gün aynı odada, aynı dosyalar arasında, sessizce büyüyen bir şey vardı. Sözcüklere dökülemeyen, gizlenmeye çalışılan ama kalpten hiç eksilmeyen... Bu, ofisin soğuk duvarları arasında yavaşça ısınan, kırılgan ve gerçek bir bağın hikayesi. Bu kitap, kelimelerin değil, bakışların ve dokunuşların anlattığı duyguların sessiz çığlığı. Belki o anı yaşamak için uyanmak gerekiyor. Uyanınca anlarsın...
devam ediyor 3a önce güncellendi ASİ
@asliiss
Okuma
98
Oy
0
Takip
1
Yorum
0
Bölüm
15
Tanrıdan hep gücü dilemiştim, deli gibi bu hikayenin başrolü olmayı, kaderimi yazan o süslü kalemi tutanın, benim elim olmasını istemiştim.Yaşadığım hayatın, istediğim gibi olmasını aldığım, öylesine nefesin hayatımın bir anlamı olmasını isterdim, ta ki onu görene kadar, kısa kısa rüyalardan bahsetmiyordum karşıma çıktığı ilk andan itibaren, aldığım nefeste yaşadığımı hissediyordum siz bir insanın, size nefes olması nedir bilir misiniz? ben bilmezdim, ta ki onu görüp, onun için yaşadığımı bile anlayamayacak hale geldiğim zamana kadar. Bir insan için ölebilirdiniz, peki bu hikayede, bir insan için yaşayabilir miydiniz ? Ben yaşardım, onun için o çok korktuğum bilinmezlikte kaybolmayı göze alırdım. Karanlıkta ışığım, yolumu kaybettiğim de pusulamı takip edebilirdim acım bana yolu gösterirdi. O benim için nefesti, o benim için hayattı, o benim içimi yakıp ateşe veren acıydı. Peki ya bu bilinmezliğin için de hayatının tepetaklak olduğunu öğrenen bir kadın öğrendikleriyle ne yapabilirdi. Kalbi ürkek atan bir kadın yaşadığı hayatta ne kadar ileri gidebilirdi. Şaşırırdınız, acıyla tanışan, acıyla kavrulan, acılar için de yanan bir kadının, ne kadar ileri gideceğine şaşırırdınız. Acı için de alev alevdi tıpkı ilk günkü gibi, sahip olduğu aşk alevden kor` a dönerken kor` dan küle dönebilir miydi? Kader buna izin verir miydi?
devam ediyor 3a önce güncellendi KALBİM ŞAHİT ELLERİM SUÇLU
@nurrrrrrr_
Okuma
128
Oy
44
Takip
3
Yorum
10
Bölüm
40
Bazı acılar dile gelmez, bazı suçlar yalnızca kalpte işlenir. ‘Kalbim Şahit Ellerim Suçlu,’ bir çocuğun suskunluğundan büyüyen çığlıkların, karanlıkta kalan anıların ve affedilmesi en zor kişinin kendin olduğunu anlatan sarsıcı bir hikaye.
devam ediyor 3a önce güncellendi Ben Mafyanın Kendisiyim / Astral
@kralice7
Okuma
559
Oy
109
Takip
24
Yorum
52
Bölüm
13
Eğer bu kitabı okumaya niyetlenirseniz, derin bir yolculuğa hazır olmanız gerekir. Yargılamayı, kınamayı bırakıp tamamen hissetmelisiniz. Bazı yerlerini gerçek hayatımdan kesitlerle ilerlediğim bu kitap, Ben Mafyanın Kendisiyim, Bul beni 2. Devam Kitabıdır. Keyifli okumalar diliyorum.
devam ediyor 3a önce güncellendi Breakıng Poınt "kırılma noktası"
@regnantseries
Okuma
53
Oy
29
Takip
4
Yorum
124
Bölüm
6
Köye gitmek için yola çıkmıştı Hector. Yakıt almak için durdu merkete gitti. Kapıyı kilitlediğinden emin oldu. Geri döndüğünde sağ koltukta bir kadın çantası vardı. Çantayı açtı ve Kanlı bir el fotoğrafı ve tarih gördü birde yazı yazıda şöyle yazıyordu: "geçmiş olsun elin nasıl oldu" Tarih te "22.30"u gösteriyordu yani bu akşamı. Ne demek oluyordu bu?
Önceki
109/22
Sonraki
Loading...