Asr’a andolsun insan yanlıştadır.

Sena hayatına giren herkesi kabul etmiş ama onu yaniltacak birşey var Aşk.Bakalim bu Aşk Sena`ya ne yaptircak veya neylerden vazgeçecek zorlu bir dönem Sena Erus`u bekler.

Genç üniversite öğrencilerinin yaşadığı olaylara yer verdim✨✨

Doğarken annesini, doğmadan babasını kaybeden kimsesiz garibim, dram dolu öyküsüdür.

Çağla : Demet seni seviyorum annem sana emanet. 23.59 Bu mesajı görür görmez kalakalmıştım çünkü Çağla’nın annesi yıllar önce ölmüştü.Şoku atlatınca hemen onu aradım ama Telefonu açan olmadı. Güneş doğana kadar onu aramaya devam ettim Çağla’nın neşeli sesini duyamadım. Artık aramayı bıraktıktan bir kaç saat sonra kapım çaldı belki Çağla’dır diye kapıyı açtığımda polislerle karşılaştım ve beni arkadaşımı öldürme nedeniyle Gözaltına aldılar. BU SAÇMALIKTI. HER ŞEY BİR KABUS OLMALIYDI.Polisin suç merkezinde çekilmiş fotoğraflarına bakarken bunun gerçek olduğuna hala inanmak istemiyordum ama bir şeyden kesindim o da bunun yapanın ben olmadığımdı gözlerimdeki çaresizlik ve umutsuzluğun yerini öfke ve kararlılık almıştı çünkü arkadaşımı biri öldürmüştü. Ve ben bunu yapanı bulucaktım. Ben Demet Arslan, buda Benim 22 yıllık arkadaşımın ölümünün arkasındaki sırları arayışımın hikayesi….

Ölüm bir son mudur, yoksa sadece bir başlangıç mı? Talya, doğduğu günden beri sistemin katı kurallarıyla büyütüldü. Yetimdi, geçmişi olmayan bir çocuktu. Ona öğretilen tek şey, düzeni sorgulamamak ve Son Yolculuk günü geldiğinde bu dünyaya veda etmekti. Çünkü herkes, belirlenen yaşa geldiğinde sisteme hizmetini tamamlar ve gönüllü olarak ölürdü. Ama bazı ölüler geri dönerdi. Ve hiçbir şey hatırlamazlardı. Talya, Son Yolculuk`un sadece bir ritüel olmadığını, bir mezara girip sonsuza kadar kaybolmadıklarını fark ettiğinde artık çok geçti. Adı listede yazılıydı. Son Yolculuk’a gönderilecekti. Ama o, sistemin belirlediği bir sonu kabul etmeyecekti. Gerçek ölüm neydi? İnsan bedeni mi ölmeliydi, yoksa hafızası mı? Peki ya ölümsüzlük, hatırlanmamak mıydı? Talya, hafızasını silmeden önce gerçek kim olduğunu öğrenmek zorundaydı. Çünkü bazen asıl kâbus, ölüm değil… yaşamaya devam etmekti.

Liseye yeni geçmiş bir kızın,geleceği ve geçmişi;ihanerler,aldatmalar,arkadan bıçaklamlar ve gelmesi kaçınılmaz olan kızın intikamı...

Geçmişinin karanlık izlerinde takılı kalan Larin, bu geçmişi unutmak ve geleceğe güzel bir adım atmak istemektedir. Bu yüzden de hem kardeşi, hem de arkadaşlarıyla güzel bir hayat yaşamaya, aynı zamanda müzik tutkusunu doyasıya yaşamaya çalışmaktadır. Ancak geçmişi buna izin vermez ve Larin`i esiri altına alır. Bu karanlık yolculukta, nefret, kin, sevgi, kardeşlik ,dostluk ve aynı zamanda aşk gibi duygular ona kucak açar..

11 adında çok büyük bir Dünya ve onun da içinde bulunduğu, yine 11 isminde çok büyük bir evren vardır. Geri kalan bütün evrenler ve dünyalar onların peş peşe dizilmiş aynalardaki seri yansımaları gibidir. Elbette aynalar ilerledikçe, o aynalarda bulunan evrenlerin ve dünyaların yaşam kalitesi de düşmektedir. 11`de kendilerine YAKINLAR ismini veren ve Tanrı`ya yakın olduğundan kimsenin şüphe etmedigi bir grup, yüz milyarlarca insanı aslında kendi yarattıkları bu kopya dünyalar`da yaşatmanın bir yolunu bulmuştur ve onların yaşadıkları bu tecrübeye "an dersi" adını vermiştir. Bu ders görünüşte yalnızca bir an sürse de, insan kendini geçmişi ve geleceği olan sonsuz bir şimdi`nin içinde bulur. Orada bu ders herkes için zorunludur ve her gece saat 23.00`de yüz milyarlarca insan, kendisini başka dünyalarda ve başka hayatlarda deneyimler. Bu hayatlar insanların tekâmülünü yükseltmesi ve Tanrı` ya yaklaşması için mutlaka gereklidir. Bu kitap birbirini çok seven iki aşığın farklı boyutlarda tekrar tekrar yaşadıkları aşklarını ve gerçeğe giden yolda karşılaştıkları zorluklarla yaptıkları inanılmaz mücadeleyi anlatıyor. Bu arada bu kitapta anlatılanlar hayâl ürünü falan değildir. Bu kitabın tamamını okuyan kim varsa, tüm dilekleri gerçek olsun.

Kendi hayatımda 1 sene boyunca başıma gelen herşey. GERÇEKTİR!

Bu hayatta kendi kaderimizi seçebilir miydik?.. yoksa bize yazılan kadere razı mı gelmeliydik. hayat hep acımasız ve kalpsiz miydi? yoksa bir gün yüzümüze güler miydi. bu arada ben Ahsen her belayı, sorunu, kaosu peşinde getiren Ahsen merhaba tanıştığımıza memnun oldum. Bu kitap kötü karakter sevenlere, Bu kitap kaosu sevenlere, Bu kitap Bir katilin ve masum bir kızın Beklenmedik aşkını okumak isteyenlere, Hoş geldiniz...

Bir psikolog en fazla nasıl bir hastayla tanışabilirdiki? Duru bir psikolog olarak belkide en tehlikeli hastayla yani Parsla tanışmıştı peki ya hikayeleri nasıl gidicekti? Duru Pars`ı çözebilicek mi yoksa çözmeye çalışırken kendimi bir oyuna düşücekti?..

Maske çıktıginda hicbisey eskisi gibi olmaz

“Korkak mısın sen?” Sesim titremişti. Beni ürkütüyordu. Adımları durdu ama arkasını dönmedi. “Ne konuda?” “Her konuda,” omuzlarım inip kalktı. “Konuyu değiştirip kaçıyorsun korkak gibi, o notları yazanı da böyle biri yazıyo ve kaçıyor korkak gibi.” “Ben korkmam Talya,” dedi sesi buz gibiydi. Bu sefer aşırı keskin çıkmıştı sesi sanki kırmızı çizgisine girmiş gibiydim. “O zaman neden kaçıyorsun Alp?” Onun bana yaptığı gibi ikinci ismiyle seslendim. “Zarar vermemek için,” ardından sınıftan öyle hızlıca çıkıp gitti ki ağzımı açmama fırsat kalmamıştı.

Hayattan koparılmaya çalışılan ve hayata sımsıkı sarılan güçlü kadınlara…

Umarım beğenirsinizz

Bir anlık duygularla gerçeklerşen olayların sonuçları…

Genç kızın intikamı

Benim de nası bisi olacak bilmediğim bir kitap

Umay Gece Yıldırım 20 yaşında bir üniversite öğrencisi küçük yaşta fotoğraf çekmeyi sevmiş ve hayatı boyunca hep fotoğraf çekmek istemiştir. Birgün fakülteden verilen bir proje ödevi için arkadaşının önerisi üzerine bir eve gider evin bir kaç yerinin fotoğrafını çeker ama hiç birşeyden haberi yoktur. Çektiği fotoğrafların gizemini çözebilecek mi?

Asel`i büyük bir enkazın altından sevgisi ile kurtaran Boran`ı ve onların geçmişe dayanan gerilim dolu hayatlarını anlatan bir kitap sizlerle.İlk kitabım bu yüzden kusurlarım olabilir.Kusura bakmayın.İyi okumalar dilerim:)

herşey bir arkadaş grubunu o ormana gitmesiyle başladı

Kuralların olmadığı kimsenin kimseye yaşama hakkı tanımadığı çıkışın olmadığı bir dünyadayız ,duygulara yer yok. Belki birgün birisi çıkıp bu tuhaf dünyanın işleyişini sorgulayıp karşı gelir...

"Sessizliğin... Herşeyin başladığı ve bittiğı yer Neva, sözlerinin sustuğu, ruhunun konuştuğu an senin gürültünün ötesinde, insan kendini duyar. Sessizlik korkutucu görülebilir, ama aslında huzurun ta kendisidir. Çünkü en güçlü fırtınalar bile sessizlikle son bulur. Öyleyse korkma Neva, sessizliği dinle; o sana ihtiyacın olduğu tüm cevapları fısıldayacaktır".

Takip ederseniz mutlu olurum