Bir ateş sizi ne kadar yakalabilir ki? Siz o ateşin ta kendisiyseniz.. Gece nöbetinde yalnız kalan Alin`in kapısına yaralı bir adam geldi. Ama o sadece bir hasta değildi. Ve Alin... sadece bir eczacı değildi. -Sen onları öldürüyor olabilirsin ama deşifre eden benim Wattpadde de var canlarim istediğiniz yerdrn okuyabilirsiniz.

Ne yazacağım bilmiyorum.

❝Bazı karşılaşmalar kurşun gibi saplanır. Bazı susuşlar, bir savaş kadar gürültülüdür.❞ MİT ajanı Burçe, yıllar sonra çıktığı bir görevde; geçmişin en beklenmedik siluetiyle karşılaşır: Karan Alp. Çocukluklarının masum sessizlikleri, şimdi bir karargâh koridorunda tetiklenen bir gerilim hattına dönüşmüştür. O artık bir ajan. O ise özel kuvvetlerin en sert yüzü. Peki ya kalp, görevle çarpışırsa kim kazanır?

İlk kitabım nasıl olcak bilmiyorum hicbisi yok aklımda yazcam bişiler eğer beğenirsem hikayeyi isim ve kapak belirlerim.

Petek böbrek hastasıdır ve ılık bekliyordur fakat ailesi ile uyuşmayan ilikle suphelenir ve en büyük destekçisi sevgilisi merttir .bir gün Hastaneden dna testi için ararlar vee....geri kalan kitapta

Hayatta kalmak için kaçmak yetmez… Bazen seni öldürmek isteyenle göz göze gelmen gerekir. Alya, iki evren arasında sıkışmış bir “av”. Ne geçmişi ona ait, ne de gelecek onu bekliyor. Sistem onun adını silmiş, izini sürüyor. Ve şimdi… kanla yazılmış bir emri var: “Yakala ya da öldür.” Rüzgar, bir avcı. Emirle yaşar, görevle uyur. Ama izlediği bu av… sandığı kadar sessiz değil. Ve kalbinde susturamadığı bir şey var: Onu korumak istiyor. Herkesin bir rolü var. Ama bu hikâyede roller kırılıyor, zincirler kopuyor. Av ve avcı artık tanımsız. Ve en tehlikeli kim biliyor musun? Artık hiçbir şeye inanmayan biri: Gerçeği bilen bir “av

Bazı hayatlar saatte sınırlıdır. Hüma’nınki, 21:00’den sonra durur. Yasak kitaplar, kısıtlı ekranlar, yüksek sesli anneler ve suskun geceler… Bu, kendi hikâyesini fısıldamak isteyen bir kızın, susturulmuş hayatının iç sesi.”

Yalnızlıkla Sevgili Yalnızlık, insanın en tenha limanıdır. Yankılanmayan bir sesin içimizde büyüyen sessizliğidir. Ya da insanın içine işleyen soğuğun sessiz çığlığıdır. Mesele kimsesiz olmak değildir; mesele ait olamamaktır. Aidiyet, bir yere ya da birine kök salmaktır. İnsan, kendini bulduğu yerde değil, ait olduğu yerde tamamlar. Belki de her zaman eksik hissetmemin sebebi buydu: Bulunduğum yere ait olmamak. Ben Melal Korel. Melal, keder demek… Hüzün, içe işleyen bir boşluk, insanın sessizce taşıdığı bir ağırlık. İsmimin bana ne kadar yakıştığını zamanla anladım. Doğduğumda annemi kaybettim. Ya da herkesin bana söylediği gibi: “Onu doğarken öldürdüm.” Hayatımın en büyük sınavı, sevgisizlikle mühürlendi. Ve ben… yalnızlıkla sevgili oldum. Yalkın Korhan. Yalnız hayatıma giren yanlış kişi. Beni her şeyden koruyacağına yemin ettiği görevinde, kendinden koruyabilecek miydi?

12 yaşındaki bir kızın aşk hayatı...

Dışarısı soğuktu ve bazen hafiften kar atıştırdığı oluyordu lakin o bunu umursuyor gibi durmuyordu. Birçok kişi kilolarından dolayı onun üşümediğine dair şeyler söylüyordu ve bu oldukça kırıcıydı. Okulun zili iğrenç bir ses çıkararak çalmaya başladığında nefret ettiğim bu sesi duymak yüzümü buruşturmama neden oldu. Ben zilin bir an önce susmasını dilerken o çoktan ayağa kalkmış ve okulun merdivenlerine ilerlemeye başlamıştı bile. Üç kişilik bir erkek grubunun onun arkasından söylediği hakaretler bağırdıkları için kulaklarıma ulaşırken kaşlarım çatıldı. Artık emindim. Ona yardım edecek ve bu acımasız insanların artık ona zorbalık yapmalarını engelleyecektim ama önce onunla diyalog hâlinde olmalıydım. Ama nasıl? *** Birce Korkmaz sıradan bir lise öğrencisiyken okulda zorbalanan çocuk ile iletişim kurmaya çalışır ve böylelikle farkında bile olmadan tüm hayatını yeniden şekillendirmeye başlar. Peki, bu yolda onun yanında olacak şey neydi? Aşk mı yoksa acı mı? ©Tüm hakları Merdo`nun sandalyeye sıkışan götündedir.

Sen uzun bir yolsun ama ben yorgunum

Evde bi kaç gün kalıp yıllar sonra vazgeçilmezi olacağınız aklına gelirmiydi...

Abilerim bașıma bela

"Biz çoktan yazılmış kaderimizin içinde yollarımızın kesişmesini ve büyümeyi bekliyorduk."

İntikamdan doğan imkansız bir aşk masalı

Kitaptan buraya aktarıyorum umarım beğenirsiniz.

Minik Kirpi ve Sarman Kedi Birce, sahnenin ışıklarıyla iyileşmeyi öğrenmiş bir kız; sessizlikle, sabırla, kendi ritmini bulmaya çalışıyor. Ferman’ın dünyası ise keskin çizgiler, yarım bırakılmış cümleler ve zaman zaman dalga gibi gelen karanlıklarla örülü. Bir bakışta başlayan o çekim, ikisinin de planlarını bozuyor. Geçmiş, Birce’nin omzuna eğilip bir sır fısıldadığında her şey değişiyor: Kalbinin hızlandığı adama, geçmişte yaşadıkları yüzünden hesap sormak istiyor. Aklı “geri dön” derken kalbi “bir adım daha” diyor; adımlar dansla, sözler suskunlukla yarışıyor. Ferman’ın üstünü bazen gölge gibi örten, tedaviyle yönetmeye çalıştığı o hâl ise ikisinin dengelerini her an altüst edebiliyor. Peki aşk, intikamla aynı sahnede var olabilir mi? Birce, affetmenin gücünü bulabilecek mi; yoksa aklının çizdiği rotayı izleyip kalbini yarım mı bırakacak? Ve Ferman, kendi fırtınasını dindirip “önce sana bakarım, sonra nefes alırım, sonra gün başlar” diyebilecek mi? Bu, düşerken bile birbirini bırakmamayı öğrenen iki insanın; Birce ile Ferman’ın hikâyesi.

Sadece yazıyorum

Asel okulunu değiştirdikten sonra arkadaş diyetini Balın ile bozmuştur. Ama yeni okulundaki zorbalar onun en korkunç anlarını yaşatacak ona.

Olivia adındaki bir kızın yaşam savaşıdır bu kitap... ihanetler ölümler ve daha nicesi çok kötü ve iğrenç bi tuzağa düşürülüp zorla köle yapılan Olivia kendini kirli oyunların döndüğü kanların döküldüğü savaşların yaşandığı bi ülkenin prensibine kölesi olur bakalım bu zorlu macerada kendini prens ten kurtarabilecek mi

Kırık düşler, sadece bir sonun değil... Belki de yeni bir doğuşun başlangıcıdır.

Okulları sükürtinaya giren ve Selami Bey`in katilini bulmaya çalışan iki genç ve gaylerin hikayesi

BEN LARA 17 YAŞINDAYIM BUGÜN SİZLERE YAŞADIĞIM OLAYLARI ANLATACAĞIM İYİ OKUMALAR

Daha bir şey düşünmedim burayı sonra dolduracağım

BEN ZERDA BU KIZIL TOPRAKLARA FEDA EDİLEN NE İLK NEDE SON KADINIM..