kan vahşet entirija

Zaman kusursuz sanılır ama küçük bir sapma, tüm dengeleri altüst edebilir. Kemal, zamanda oluşan kırılmayla kendini bambaşka bir gerçeklikte bulur. Orada karşısına çıkan tek şey, bildiği dünyadan çok daha büyük bir sırdır: Melike. Bu buluşma tesadüf değil. Zaman, kendi oyununu oynamaya başlamıştır.

Sayısız suç ortalığı olduğu bir yer

Korku içerir 6 yaş üstü uygundur

Son model, siyah arabalarla milleti deli gibi sollayanlardan biriydim. Klasik baba parası yiyenlerden. Mafya kızıydım. Ama iki büyük sorunum vardı. Birincisi, kimseyi öldüremezdim. İkicisi ise bir polise kalbimi kaptırmıştım…

Uzun yıllar boyunca dövüş sanatına ilgisi olan Mirel`in bu sevgisi başına ne gibi işler açabilirdi? Mafya liderlerin de önde gelen Emir Ateşçi, Mirel`in magazin sayfalarına düşen haberine yakından ilgilenerek onunla işbirliği yapmasını istediğinde karar vermek Mirel için zorlu bir yolculuk olacaktı. "Teklif geri çevirdiğinde ne olacağını bilemezsin, Mirel," dedi. Tek kaşını havaya kaldırıp bardağındaki içkiden bir yudum aldı. "Ya hep ya hiç yoktur. Bu yolda artık devam edecek olan biri de sen olacaksın, yoksa karşımda verdiğin son soluk olur." Dediğinde sesi buz gibiydi. Kendimi geri çekmemeye çalıştım. Biliyordum ki: "Onun gözlerinde parlayan hırs, benim içimde çoktan kök salmıştı. Ama ben de bir o kadar hırslı ve kararlıydım."

Şehirde olup bitenlerden sadece babasının telsiziyle haber alan Esila, bir gün bir çocuğun “Biz de sizinle burada kalmak istiyoruz.” diye çaresiz kelimelerini duydu. Ona neler yaşadığını sorduğunda, Bakanlıktan gelen bir bildirimle bütün hayatlarının altüst olduğunu öğrendi. Mesajda kıtlık riskinden bahsediliyordu ama insanlık, o kadar da masum bir olayın içerisine terk edilmemişti. Aradan aylar geçti, insanlar su ve erzak için birbirini öldürür hale geldi. Babalar, çocuklarını yarı yolda bırakır olmuştu. Demir’in kaderi de aynen öyleydi. Annesi ve kardeşi Mert’i alıp hemen şehirden uzak, herhangi bir köye gitmeliydi. Uzaktan muazzam görünen bir köy, yaklaşınca korkutucu hale gelen o ev… Esila’nın “biriciği” olmasının sebeplerindendi. Oraya gitti çünkü insan kalınabilecek tek yer orasıydı. Esila, ona çoktan âşık olmuştu. Ama söylemesi Demir’in ölümüyle sonuçlanabilirdi. Yine de gönlü, Demirsiz fazlasıyla üşürdü.

Leyal proktüs abisinin ölümünden sonra gizli bir ajan olup abisinin katilini aramaya koyulmuştur ona şüpheli gelen bir kişi daha vardı uraz Pamir peki Uraz Pamirin hayatı nasıl?

Ailesi tarafından çocukluğu boyunca sevilmeyen, çeşitli işkenceler gören Asena Karakurt beş yaşında hastaneden polisler tarafından yetimhaneye götürülmüştür. Yetimhanede kendine arkadaşlar edinmiştir ve birkaç yıl sonra arkadaşları ile bir yemin etmiştir. Bu yemin üzerine kablı ay adında bir örgüt kurmuştur.

It seems like Dealtarune but thats not

Ailesi tarafından sevilmeyen Asena Karakurt babası ve abisi tarafından gördüğü çeşitli işkenceler sonucunda dört yaşında hastaneye kaldırılmıştır. Polisler ve doktorların verdiği karar sonucunda beş yaşında çocuklu arkadaşı Başak Avcı ile yetimhaneye gitmek zorunda kalmışlardır. Orada tanıştıkları arkadaşları ile ilerleyen yıllar içinde bir yemin ederler. Bu yemin üzerine Asena Karakurt KANLI AY örgütünü kurar.

....bhh Olmayoook dedim ama demedi yol

Yıl unutuldu. Dünyada cinayetler arttı. Nüfus siddetli şekilde azaldı. İnsanlar birbirlerini korumak yerine öldürüyor çünkü sulara öfke tetikleyici kara lanet denen labaratuvar üretimi bir virüs bulaştırıldı. Artık hükümet kadınları korumak için hapishanelere koydu ve onları sakladı. Erkeklerden, kendilerinden veya hemcinslerinden. Hapishaneler yetmemeye başladı. Ve bir firma Empati adı altında bir şirket kurdu. Konusu, isimler veya herhangi bir detay tamamen hayal ürünüdür. Herhangi bir şekilde esinlenme veya benzetilme olmamıştır.

Yıl unutuldu. Her ülkede cinayetler arttı. Nüfus şiddetli şekilde azaldı. İnsanlar birbirlerini korumak yerine öldürüyordu. Sulara kara lanet denen labaratuvar üretimi bir virüs bulaştırıldı. Artık hükümet vatandaşlarını korumak için hapishanelere, hastanelere, hükümet saraylarına koydu ve sakladı. Erkeklerden, kendilerinden veya hemcinslerinden. Ve Empati adı altında bir şirket kuruldu. °Konusu, isimler veya herhangi bir detay tamamen hayal ürünüdür. Herhangi bir şekilde esinlenme veya benzetilme olmamıştır.°

Eliz ve arsen mafyatik buluşmaları sonucu hayatlarının değişimleri

Ailesinden uzak bir yerde yaşayan Cho Hee, ailesinin yanına dönmek üzere bindiği bir trende garip yaratıklar tarafından saldırıya uğrar. Yaratıklardan kaçmaya çalışırken bir gruba denk gelir hayatta kalmaya çalışırlar.

Bir skibidi toilet kitabıdır

Kitabı seve seve okumanızı bekliyorum

Valentina Romano, Milano’nun en güçlü mafya ailesinin tek varisi olarak hayatını sürdürüyordu. Ancak bir gece, babasının acımasız bir suikasta kurban gitmesi ve abilerinin kan davalarında hayatını kaybetmesiyle her şey alt üst olur. Henüz 22 yaşında olmasına rağmen Romano ailesinin tüm sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalır. Ne annesi ne akrabaları, ne de örgütün sadık adamları, Valentina’nın bir kadın olarak liderlik yapabileceğine inanmaz. Ama Valentina, hem ailesinin itibarını korumak hem de düşmanlarına gözdağı vermek için, sert ve acımasız bir lider olmaya karar verir. İtalya sokaklarının kanlı dünyasında, İstanbul’a uzanan iş bağlantılarında, ihanet ve tehlike her köşede beklerken Valentina, hem ailesinin adını yaşatacak hem de kendi kurallarını yazacaktır. Aşk, ihanet ve güç mücadeleleriyle dolu bu hikâye, bir kadının kendi gölgesini aşarak, mafya dünyasında nasıl bir efsaneye dönüştüğünü anlatıyor.

“Kara Soylu, iki ailenin karanlık sırları arasında doğan tehlikeli bir aşkı, adalet ile intikam arasındaki ince çizgide anlatan bir dram ve gerilim hikâyesidir.”

Hiçbir şey gerçek değildir. Hayel ürünüdür. Siddet içerir. İyi okumalar.

Acımasız iktidar tarafından görevlendirilen kimliksiz bir hırsız, soygun sırasında hedef aldığı örgüt tarafından yakalanır. Öldürülmek yerine, örgütün gizemli lideri tarafından yeni bir kimlik ve ölümcül bir teklif alır. Ölümle adım attığı bu örgütte, yaşamak için uyması gereken tek bir kural vardı: İhanet eden ölürdü. O ise ihanet için gönderilmişti.

Gölgelerin içinde doğan bir imparatorluk… Gücün, ihanetin ve sadakatin ince bir çizgide yürüdüğü bir dünya. Kanunların değil, kuralların hüküm sürdüğü bu şehirde her karar ya seni zirveye taşır ya da mezara indirir. Çeteler, mafyalar ve kirli anlaşmalar arasında kimin dost, kimin düşman olduğu asla belli değildir. Para ve güç için dönen entrikaların gölgesinde, tek gerçek kalır: Ya av olursun ya da avcı.

BEN 10 YARIM KALMIŞ HİKAYESİNİN DEVAMINI ANLATAN BİR KİTAP TIR.

"Başrol oyuncumuz bakıyorum sonunda uyanmış." " Sen de kimsin ?"