Bir aile. İki kız bir anne.Anne kızlarından Eyşan`ı tek seviyor.Asrın`a nefret kusuyor ikisi de. Bir kişi var. Nedeni bilinmez,tüm mafyaların başına bela olmuş. Kiminin canını kiminin itibarını kiminin tüm mallarını alıyor.Kimse bu kişiyi tanımıyor,bilmiyor.Cinsiyeti dahi muamma.Mafyalar bu kişiyi bulmaya çalışıyor. Ve nihayetinde bir fransız mafyası ve bir dedektif işin içine giriyor. Bu kişiyle bilinen tek şey kendine "GEZGİN" dediği.bu kişi her bir şey yaptığında ismini o mekandaki bir yere yazıp gidiyor. O gidiyor izi kalıyor.O gidiyor gizi kalıyor. Tüm teşkilatlar topyekün hareket ediyor yıllardır aranan bir kişi bu. "Ben öldürmeyi seçtim çünkü yaşamak bazıları için fazla lükstü. ~Gezgin"

🥊 Kitabın Konusu – Şafaktaki Ring Aylin Su Kırca, geçmişinde babasının öfke dolu elleriyle büyümüş bir kadındır. Çocukken annesini koruyamayışının yüküyle, kimseye güvenmemeye yemin eder. Yıllar sonra kendi ayakları üzerinde duran güçlü bir kadın olarak antrenörlük kariyerine başlar. Ancak ilk görevinde, geçmişin gölgeleri yeniden karşısına çıkar. Yeni çalışacağı sporcu, hırçın ve inatçı bir kafes dövüşçüsü Volkan Demir’dir. Volkan’ın kontrolsüz öfkesi, Aylin’in geçmişindeki yaraları deşerken; aynı zamanda onu anlamanın anahtarı olur. İkisi de ringde dövüşmeyi iyi bilir — ama bu kez mücadele, yumruklarla değil, kalplerinde sakladıklarıyla olacaktır. Volkan’ın geçmişinde de karanlık bir sır yatmaktadır. Ve Aylin, bir maç günü ringin kenarında, annesinin çığlıklarını hatırlatan o yüzü gördüğünde, sadece bir antrenör değil; geçmişle yüzleşen bir kadın olur. Kırık camların, bastırılmış çığlıkların ve yeniden doğuşun hikayesidir bu. > “Kimseye güvenmeyecektim. Ama bazen, en sert yumruklar bile kalbi savunmasız bırakır

Sizce gerçekler acıtır mı? Kendi ailesinin katilini aramak isteyen Eflal Demirel için...

Mira hiç sevilmemişti ve bunların hepsi kendisini sevmeyen adam yüzünden olmuştu

Yanlış bir anlama, her şeyi başlatan küçük bir kıvılcımdı. Şimdi, bu tehlikeli adamın zorla yarattığı karmaşanın ortasında, kadın tüm ışıltısını kaybederken, ikisi de karşı koyamadıkları bir şeye doğru sürükleniyor: Yıkıcı, yasak ve tutku dolu bir aşk. Maddi hırs ve saf güzellik, karanlık bir güç ve hükmetme arzusuyla çarpışırsa ne olur? Kaderin ağları, nefret ve çekim arasında öyle sıkı örülmüştür ki, bu tehlikeli ilişkinin sonunda sadece biri ayakta kalabilir... Ya da ikisi birden, bu ateşten gömlekte yanıp kül olur. İki zıt dünya birleştiğinde, sonuç bir felaket midir, yoksa her şeyi tüketen bir tutku mu? Hazır mısınız? Karanlık sizi çağırıyor.

Polis kızı olan Yeşil babasının 2 hafta önce birileri tarafından öldürülmesi üzere kimliği belirsiz kişiler tarafından kovalanır. Kaçarken yola atladığını fark etmez ve araba tarafından ezilir gözlerini açtığında başında onu kurtaran adamı görür ve onunla konuştuktan sonra ona güvenir ve adamlardan birlikte kaçarlar ancak her şeyin göründüğü gibi olmadığını fark edicek halde değildir.

Kuzenimle yazdığım bir kitap umarım beğenirsiniz bir yıldız alırım haaa😍

Bazı sessizlikler bağırmaktan daha gürültülüdür. Arel sustu… çünkü sessizliği, kelimelerden daha tehlikeliydi. İhanet, güveni öldürür; ama bazen bir yabancı, o küllerin arasından doğar. Ve Arel artık ne kaybettiğini değil, kim olduğunu hatırlayacaktı.

Karanlık bazen para için başlar, ama sonunda ruhunu ister.” Rain, geçmişiyle hesaplaşmaya vakit bulamadan babasını kaybetmiş bir adamdı. Motor yağının, demirin ve sessizliğin içinde kendine yeni bir hayat kurmaya çalıştı. Ta ki Nia’yı tanıyana kadar... Fakat kader, Rain’in ellerini yeniden kirletmekte tereddüt etmedi. Kızını yaşatmak için “Yerden Korkusuz” adında bir mafya örgütünden aldığı para, hayatının en büyük borcuna dönüştü. Şimdi, o karanlık geçmiş geri dönüyor. Aşk mı kazanacak, yoksa gölgeler mi? Yağmurun altında, herkesin günahı aynı sesle yankılanır.

Ekin, bir gün annesinden kaçarken bi adamla çarpışır. Adam şaşkın gözlerle Ekin`e bakarken olacaklardan herkes habersizdir. Tüm bu sorunların sahibi kimdir?

Kendi işini kurmuş ve ayakları üzerinde duran güçlü bir kadın NURCAN, yıllar önce onu kurtarmak için suikaste kurban giden AKİF, yıllar sonra ortaya çıkan sırlar……

Melodi için özgürlük diye bir şey yoktu. Sadece ölüm vardı. On iki yıl boyunca ailesi tarafından karanlık bir odada tutsak edilen Melodi, bir gün serbest bırakıldı. Ama o an, zincirlerinden önce vicdanını kopardı. Ve onu serbest bırakan ilk kişiyi… öldürdü. Ruh sağlığı hastanesine gönderildiğinde bunun bir son olduğunu sanıyordu. Oysa orası bir hastane değil tüm kötülüklerin biriktiği yerdi. Melodi, orada Ulaş’la tanıştı. Ve bir zamanlar öldürdüğü kadının—Ulaş’ın hamile annesinin—kanı hâlâ onun ellerindeydi. Ulaş, intikam yeminini işkenceye dönüştürdü. Ama Melodi hiçbir zaman sadece kurban olmadı. Gerçek özgürlüğünü ararken, peş peşe katliamlar bıraktı arkasında. Ulaş onun peşini asla bırakmayacak. Ama Melodi’nin zaten kaybedecek hiçbir şeyi kalmamıştı. Özgürlüğün Kanı: Kimin delirdiği, kimin cezalandırıldığı belli olmayan karanlık bir yolculuk. Bazen özgürlük, herkesin ölümüyle başlar.

Valeri dünyayı yöneten 10 ana ailenin kızıdır.Babası yeni veliaht olarak onu seçmiştir,zorlu eğitimlerden geçecek ve yolu Tayga ile kesişecektir.

“Bakalım hangi yoldan ilerleyeceksin merak ediyorum.” Ellerimle göz yaşlarımı sildim ve biraz önce geri çekilerek açtığı boşluğu kapadım. “Sana yemin ediyorum Asil bir daha senin önünde asla güçsüz düşmeyeceğim, pes etmeyeceğim, asla ama asla bir daha senin önünde ağlamayacağım. Öyle bir an gelecek ki senin yüklendiğin yükün aksine tüm dünya üzerime gelip diz çökerek pes etmemi sağlasa ve sen dahil herkes pes etse bile ben sana inat yine de diz çökmeyeceğim.” “Benim pes ettiğim öyle bir an hiç gelemeyecek biliyorsun değil mi yazar?” Parmak uçlarımda ona tutunmadan yükseldim dimdik bir şekilde. “Burası benim dünyam Asil Kavas. Burada işler eninde sonunda benim istediğim düzeye gelir. Seni ayağa kaldırıp, kalabalığın başı yaptığım gibi peşindeki o kalabalığı da seninle birlikte dibe indirip kendimi yüzeye çıkarabileceğimi de en iyi sen bilirsin yanılıyor muyum?” Bir kolu belime sarılarak beni kendine çekince iyice ona yaklaştım tekrardan. “İddialı sözler fakat yerine getiremezsen altında kalırsın ve bu sefer seni sen bile kurtarmazsın bunu biliyorsun değil mi?” Başımı kaldırarak gözlerimi net bir şekilde gözlerine odakladım. “Hem de hiç olmadığım kadar.” Bir süre daha bakışları gözlerimde odaklı kalırken gözleri yavaşça dudaklarıma indi. “Neler yapabileceğini göreceğiz yazar.” Sinirli bir şekilde gülümseyerek geri çekildim. “En ön ve ortadaki izleyicim olacaksın Asil Kavas.” “Sahne senin ben oturmayı çoktan kabul ettim, o halde oyunun başlasın yazar…”

Selam bayanlae ve seçili baylar(🤮) bu kitabı yazmamın olay yaratmak ssjjsjsjs şaka şkaa

Kayra:düşman ya da arkadaş olmalıyız Elif:nw (güler) dalgamı geciyosun bu saaten sonra nasıl Arkadaş olabiliriz ya artık dusmanimsin fav düşman (Kabul olmayan dilekler sezon ikidirr)

Baya bı yazım yanlışım var ama duzeltcem

YARIŞ PİSTİNDE BAŞLAYAN AŞK

“Annesi tarafından terk edilmiş ve alkolik, agresif babasının sevgisizliğinde büyüyen 16 yaşındaki lise öğrencisi bir kız, okulun motorcu grubunun nefretini kazanan liderine umutsuzca aşık olur. Kızın bu yasak aşkının babası tarafından öğrenilmesi, zaten şiddet dolu olan evdeki durumu bir krize sokar ve kızın hayatını tehlikeye atar. Bu tehlike, hem kıza aşık olduğu çocuğun duvarlarını yıkmasına hem de ikilinin hayatlarının keskin bir şekilde değişmesine neden olacaktır.” !Dikkat!Bu kitapta olumsuz sahneler,argo kelimeler bulunabilir!

Geçmişinden tamamen uzaklaşıp, dağın tepesinde herkesten uzak yaşayan adam hiç tanımadığı bir kızı korumak için bıraktığı geçmişine geri döner.

Bazı karanlıklar, bir daha çıkamayacağın kadar derindir. Esin Vural... Narkotik şubenin en zeki, en soğukkanlı dedektifi. Kurallara bağlı, geçmişe kapalı. Ta ki bir soruşturmanın ortasında, yıllar önce sadece bir gece tanıdığı o adamla tekrar karşılaşana dek. Araf Azer Karzun... Bir zamanlar yeraltı dünyasının karanlığında yaşayan, sonra her şeyi bırakıp kayıplara karışan bir adam. Ama intikam denen yara, kapanmadan kanamaya devam eder. Ve şimdi, aynı çeteye karşı yolları kesiştiğinde, Esin’le arasında kalmış geçmiş kadar, gelecek de tehlikeye girecek. O gece sustular. Bu kez konuşurlarsa, hem hayatları hem de kalpleri yanacak. Polisiye, tutku ve intikamın iç içe geçtiği bu hikâyede, kim dost kim düşman bilinmez. Çünkü bu dünyada adalet gri, aşksa ölümcül olabilir.

Kamera güzel çiçeklerin üzerine gözük yüzüne baktıktan sonra döndü papatya Çiçekler çok güzeldi kamera biraz oynadı ve yanında mavi zarif bir elbise giymiş doğal sarı saçlı 15-16 yaşlarındaki kızı gösterdi kız öyle ki çiçeklere bakıyordu ama birden gök gürledi yağmur yağmaya başladı kız hala orada duruyordu birden kız da ağlamaya başladı gözlerinden boncuk boncuk yaşlar akıyordu derken 45-50 yaşlarında bir adam elinde Bembeyaz bir şemsiye ile geldi şemsiye kızın üzerine tuttu ve ıslanmasını önledi kız ağlamayı bırakıp kahkaha attı ve Gülümsedi sonra Gülümsemesi soldu ve Şemsiyeden kanlar dökülmeye başladı kamera döndü ve şemsiye tutan adamdan başka 4 tane daha adam vardı Onların da Gözleri Kan çanağına dönmüştü İşte hikayemiz

Bazı hikâyeler fısıltıyla başlar… Çığlık olmaya cesareti olmayan, ama içten içe haykıran cümlelerle. Bazı hayatlar ise yaşanmaktan çok, taşınır. Her adımda biraz daha eksilir insan; ama yine de yürür. Çünkü bazen en büyük savaş, nefes almaya devam etmektir. Burada dertler bitmiyor, yara izleri dokundukça acıyor, umutlar kırık dökük, sessizlikler ise ağır. Ölüme âşık bir kadınla onu hayatta tutmaya çalışan bir adamın hikâyesi, kaldığı yerden daha keskin sırlarla, daha büyük bedellerle devam ediyor. Bu ne tam bir kurtuluş hikâyesi ne de sıradan bir aşk masalı… Bu, karanlıkla ışığın birbirine karıştığı, kalplerin hem savaş hem sığınak olduğu bir yolculuk. Harplar her zaman yaşatmak için verilmez; bazen de birlikte yanmayı göze alanlar içindir.

İz aynı adı gibi Kılıç`ın kalbinde iz bırakmışdı... Bir intikam hikâyesi🔥 Avukat - Kumarhane Mafyası

YARIN GİRİŞ BÖLÜMÜYLE SİZLERLE