[ Tarih ] - Kitap Listesi
devam ediyor 11a önce güncellendi Tek taraflı
@miray_iste
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
OKULDAKI POPÜLER ÇOCUĞA ANONİMDEN YAZAN BESTE POPÜLER ÇOCUĞUN MERAĞI İLE KONUŞMAYA BAŞLARLAR OĞUZ ILE BESTE BULUŞMAK İÇİN PLAN KURARKEN SİMGE İSE ARALARINI BOZMAK İÇİN PLAN KURAR PLAN TAM İSTEDİĞİ GİBİ GİDER...
devam ediyor 6a önce güncellendi ŞAN-I MİHRİŞAH
@valideshka
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
şanı güneş kadar yüksek ve parlak olan hükümdar.👑☀️✨️
devam ediyor 1y önce güncellendi Son Çariçe
@madamolenska
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Hsuejdjd da ejid dienidjejd
devam ediyor 11a önce güncellendi Saf-I derun
@elifistan_
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Osmanlı topraklarında geçen bir aşk
devam ediyor 1y önce güncellendi Vahşi Zambak
@seydal
Okuma
0
Oy
0
Takip
8
Yorum
0
Bölüm
0
"Biz ölüyoruz ama onlar da kazanamıyorlar." -Aliya İzzetbegoviç *** Kadın, gözlerini kendine doğru gelen üniformalı adamın yüzüne dikti. İçindeki çocuk gözü yaşlı bir şekilde geçmişteki varlığına tutunurken kadın bunun artık olmadığına ikna olmuştu. Yeşil gözleri, içinde karmaşık duygular barındırıyordu. Adamın yaklaşmasını istemiyordu, ama beklemekten başka bir şey yapamıyordu ve bildiği şey iç güdüsel olarak, artık ona güvenmediğiydi. Nikola Vedran`ın gözleri kadına doğru kaymıştı, Hena`nın kıvırcık saçları rüzgarda savruluyordu, yüzü eskisi gibi yumuşak değildi oldukça sert bir ifade oluşmuştu yaşananların etkisiyle. Vedran sertçe yutkunup başını daha da havaya kaldırdı. Bir kaç adım kalmıştı aralarında o zaman durdu. İçi ikiye bölünmüştü bir yandan sarılmak istiyordu diğer yandan ise silahı bırakamıyordu. Fakat bildiği tek bir şey vardı, kalbi hala onun için atıyordu. -Şeyma Daldallı
devam ediyor 2a önce güncellendi Yaşam Sebebim
@demirhan_asel
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Tarih tekrar mı edecek yoksa değişecek mi? Yaşamak isteyen bir kız ve sebebi olan adamın hikayesi…
devam ediyor 11a önce güncellendi Tek taraflı
@miray_iste
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
OKULDAKI POPÜLER ÇOCUĞA ANONİMDEN YAZAN BESTE POPÜLER ÇOCUĞUN MERAĞI İLE KONUŞMAYA BAŞLARLAR OĞUZ ILE BESTE BULUŞMAK İÇİN PLAN KURARKEN SİMGE İSE ARALARINI BOZMAK İÇİN PLAN KURAR PLAN TAM İSTEDİĞİ GİBİ GİDER...
devam ediyor 1y önce güncellendi Asil Lale
@darkqueen
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Ben Raziye, Cihan Padişahı Sultan Süleyman Han`dan olma, Baş Haseki Mahidevran Sultan`dan doğma. Bahtsız Şehzade Mustafa`nın kız kardeşi Raziye. Bir kez ailemi kaybettim bir daha kaybetmeyi tahamülüm yok.
devam ediyor 1y önce güncellendi Silla'nın Gölgeleri: Prenses
@silinen17131
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Kore`nin efsanevi Silla Krallığı`nda geçen bu destansı hikaye, taht mücadeleleri, ihanetler ve kadim geleneklerle dolu bir dünyayı anlatıyor. Kral Jinji`nin uzun saltanatı sona yaklaşırken, krallığın geleceği tehlikeye girer. Büyük oğlu Prens Dongguan, hırslı karısı Leydi Mişıl ve kızları Prenses Yun ve Prenses Sun`un desteğiyle babasına karşı bir isyan başlatır. Taht mücadelesi yalnızca krallığın değil, aile içindeki güç dengelerini de sarsacaktır. Bu kargaşa içinde, Kral Jinji`nin küçük oğlu Prens Jinseong ve ailesi, krallığın barışını korumak için mücadele eder. Ancak, bu hikayenin asıl kahramanı, Jinseong`un kızı Prenses Shin Borin`dir. Shin Borin, sessizce büyüyen ancak içinde derin bir güç ve kararlılık barındıran genç bir prenses olarak, kadınların da krallığı yönetebileceğine dair sarsılmaz bir inanç taşır. "Silla`nın Gölgeleri: Prenses" kadının gücünü ve azmini merkezine alarak, geleneklerin ve cinsiyet rolleriyle dolu bir dünyada yeni bir çağın kapılarını aralayan Shin Borin`in destansı hikayesini anlatıyor. Güç, hırs ve entrikaların iç içe geçtiği bu roman, okuyuculara tarihin tozlu sayfalarında unutulmaz bir yolculuk vaat ediyor. Bu büyüleyici roman, Silla Krallığı`nın efsanevi atmosferinde geçen dramatik olayları, güçlü karakterleri ve derin duygusal çatışmalarıyla, tarih ve kurgu severler için vazgeçilmez bir okuma deneyimi sunuyor. "Silla`nın Gölgeleri: Prenses" cesaretin, adaletin ve değişimin sembolü olan bir kadının hikayesiyle kalbinizi fethedecek.
devam ediyor 11a önce güncellendi Vicente Van Gogh Günlüğü
@lifeyasun99999
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Üst orta sınıf bir aileye doğan Van Gogh çocukken ciddi, sessiz ve saygılıydı ayrıca resim de yapmaktaydı. Gençliğinde sanat simsarı olarak çalıştı ancak Londra`ya gönderildikten sonra bunalıma girdi. Döndükten sonra Belçika`nın güneyinde Protestant misyoner olarak çalıştı. Sağlığı bozulup yalnızlık içinde yaşadıktan sonra ebeveynlerinin yanına döndü ve 1881 yılında resim yapmaya başladı. Küçük kardeşi Theo tarafından maddi olarak desteklendi ve ikisi yıllarca mektupla yazıştılar. Çoğunlukla natürmortlar ve çalışan köylülerin tasvirlerinden oluşan ilk çalışmalarında daha sonraki eserlerinin ayırt edici niteliği olan canlı renkler görülmez. 1886 yılında taşındığı Paris`te, izlenimci hassasiyete karşı tepki gösteren ve aralarında Émile Bernard ile Paul Gauguin`in de bulunduğu aVangart üyeleriyle tanıştı. Çalışmaları geliştikçe natürmortlara ve yerel manzaralara yeni bir yaklaşım getirdi. Resimlerinde daha parlak renkler kullanmaya başladı ve daha sonra 1888`de Fransa`nın güneyinde kaldığı Arles`da ustalaşacağı kendine özgü bir üslûp geliştirdi. Bu dönemde zeytin ağaçları, selviler, buğday tarlaları ve ayçiçekleri de tuvallerine konu olmaya başladı. Psikotik epizodlardan ve delüzyonlardan muzdarip olan Van Gogh zihin sağlığından endişe duymasına rağmen fiziksel sağlığını ekseriyetle ihmal etmiş düzgün beslenmemiş ve aşırı alkol almıştır. Gauguin ile arkadaşlığı bir ustura ile yolunu kesmesi ve öfke nöbeti sonucu sol kulağının bir kısmını keserek yaralaması sonucu sona ermiştir. Bir dönem Saint-Rémy`de olmak üzere akıl hastanelerinde kalmıştır. Hastaneden kendi isteğiyle ayrıldıktan sonra Paris yakınlarında Auvers-sur-Oise`da Auberge Ravoux`ya taşındı ve homeopati uygulayan doktor Paul Gachet tarafından tedavi edilmeye başladı. Depresyonu devam etti ve 27 Temmuz 1890`da bir altıpatlarla kendini göğsünden vurdu. İki gün sonra yaraları nedeniyle öldü. Yaşamı boyunca başarısız olan Van Gogh`a deli gözüyle bakılıyordu. İntiharından sonra şöhret kazanan ressam, halkın imgeleminde tipik yanlış anlaşılmış dahi, "çılgınlık ve yaratıcılığın bir arada olduğu söylemlerini"[2] gösteren bir ressam olarak yer almıştır. Resim üslûbunun ögeleri fovistler ve Alman dışavurumcuları tarafından kullanılmaya başladıktan sonra 20. yüzyılın başlarında ünü artmaya başlamıştır. Sonraki yıllarda çok yaygın bir eleştirel, ticari ve popüler bir başarı yakalayan Van Gogh sorunlu kişiliğinin romantik, azap çeken sanatçı idealini simgelediği önemli ama hüzünlü bir ressam olarak hatırlanmaktadır.
devam ediyor 11a önce güncellendi Vicente Van Gogh Günlüğü
@lifeyasun99999
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Üst orta sınıf bir aileye doğan Van Gogh çocukken ciddi, sessiz ve saygılıydı ayrıca resim de yapmaktaydı. Gençliğinde sanat simsarı olarak çalıştı ancak Londra`ya gönderildikten sonra bunalıma girdi. Döndükten sonra Belçika`nın güneyinde Protestant misyoner olarak çalıştı. Sağlığı bozulup yalnızlık içinde yaşadıktan sonra ebeveynlerinin yanına döndü ve 1881 yılında resim yapmaya başladı. Küçük kardeşi Theo tarafından maddi olarak desteklendi ve ikisi yıllarca mektupla yazıştılar. Çoğunlukla natürmortlar ve çalışan köylülerin tasvirlerinden oluşan ilk çalışmalarında daha sonraki eserlerinin ayırt edici niteliği olan canlı renkler görülmez. 1886 yılında taşındığı Paris`te, izlenimci hassasiyete karşı tepki gösteren ve aralarında Émile Bernard ile Paul Gauguin`in de bulunduğu aVangart üyeleriyle tanıştı. Çalışmaları geliştikçe natürmortlara ve yerel manzaralara yeni bir yaklaşım getirdi. Resimlerinde daha parlak renkler kullanmaya başladı ve daha sonra 1888`de Fransa`nın güneyinde kaldığı Arles`da ustalaşacağı kendine özgü bir üslûp geliştirdi. Bu dönemde zeytin ağaçları, selviler, buğday tarlaları ve ayçiçekleri de tuvallerine konu olmaya başladı. Psikotik epizodlardan ve delüzyonlardan muzdarip olan Van Gogh zihin sağlığından endişe duymasına rağmen fiziksel sağlığını ekseriyetle ihmal etmiş düzgün beslenmemiş ve aşırı alkol almıştır. Gauguin ile arkadaşlığı bir ustura ile yolunu kesmesi ve öfke nöbeti sonucu sol kulağının bir kısmını keserek yaralaması sonucu sona ermiştir. Bir dönem Saint-Rémy`de olmak üzere akıl hastanelerinde kalmıştır. Hastaneden kendi isteğiyle ayrıldıktan sonra Paris yakınlarında Auvers-sur-Oise`da Auberge Ravoux`ya taşındı ve homeopati uygulayan doktor Paul Gachet tarafından tedavi edilmeye başladı. Depresyonu devam etti ve 27 Temmuz 1890`da bir altıpatlarla kendini göğsünden vurdu. İki gün sonra yaraları nedeniyle öldü. Yaşamı boyunca başarısız olan Van Gogh`a deli gözüyle bakılıyordu. İntiharından sonra şöhret kazanan ressam, halkın imgeleminde tipik yanlış anlaşılmış dahi, "çılgınlık ve yaratıcılığın bir arada olduğu söylemlerini"[2] gösteren bir ressam olarak yer almıştır. Resim üslûbunun ögeleri fovistler ve Alman dışavurumcuları tarafından kullanılmaya başladıktan sonra 20. yüzyılın başlarında ünü artmaya başlamıştır. Sonraki yıllarda çok yaygın bir eleştirel, ticari ve popüler bir başarı yakalayan Van Gogh sorunlu kişiliğinin romantik, azap çeken sanatçı idealini simgelediği önemli ama hüzünlü bir ressam olarak hatırlanmaktadır.
devam ediyor 6a önce güncellendi 1 Mayıs
@yassinnyasin
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
1 mayısı anlatan tarihi bir metin
devam ediyor Zamansal sorun güncellendi Aşkı Derun
@dogruyol
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Sahne: Mihrimah, saraydan gizlice çıkıp Manisa sokaklarında gezer. Refakatinde muhafız bulunmaz; zîrâ kendisi herkese odasında olduğunu bildirmiştir. Serseriler yolu keser. ⸻ Serseri 1: – Hey hatun, bu saatte tek başına gezmek sana münasip midir? Gel, bize arkadaşlık edesin. Mihrimah (çekinerek): – Çekiliniz önümden! Benim yolum sizden ayrıdır. Serseri 2 (gülüp yaklaşır): – Dilin pek keskin, ama endamın daha cezbedici. Bizimle gel, biraz muhabbet edelim. Mihrimah (sesi titreyerek): – Haddinizi bilin! Benimle böyle konuşmaya cüret edemezsiniz! Serseri 3: – Cüret mi? Asıl senin bu hâlin cüret ister. Tek başına, bu kıyafetlerle… Hem de böylesi güzel… (Mihrimah geri çekilir. Tam o sırada Ahmet gelir, elindeki su kırbasını yere bırakır. Kaşlarını çatıp ileri atılır.) Ahmet (gür bir sesle): – Çekiliniz, reziller! Bir hanımın yolunu kesmek Osmanlı diyarında yiğitlik midir? Serseri 1 (alayla): – Haddini bil delikanlı. Üç kişiyiz, sen bir. (Ahmet bir adım atar, yumruğu ile serserinin çenesine vurur. Diğerine dirsekle karşılık verir, üçüncüsünü yere serer. Kısa bir hengâmeden sonra hepsi kaçar. Mihrimah korku içinde ellerini göğsüne bastırarak izler.) Mihrimah (nefes nefese, titreyerek): – Allah sizden razı ola… Eğer siz olmasaydınız, hâlim harâb olurdu. Minnetdârım efendim. Ahmet (yumuşak, ama hâlâ celâlli): – Hatun, korkmayasınız. Artık selâmettesiniz. (Ahmet eğilip kırbasını alır, Mihrimah’a uzatır.) Ahmet: – Yorgun ve telaşlı görünürsünüz. Buyurunuz, şu sudan içiniz. (Mihrimah titreyen elleriyle kırbayı alır, bir yudum içer. Gözlerini Ahmet’e kaldırır. Aralarında derin bir bakışma olur.) Ahmet (ihtiyatla): – Haddimi aşmaz isem suâl edeyim… Daha evvel görmedim sizi buralarda. Kimsiniz? Kıyâfetiniz, varlıklı bir aileye mensup olduğunuzu işâret eder. Mihrimah (başını önüne eğerek, yutkunarak): – Ben… ben saraydan bir câriyeyim. Hünkâr hazretlerinin hizmetinde bulunurum. (Ahmet şaşırır, ama belli etmez. Gözlerini ondan ayıramaz.) Ahmet (hafifçe tebessüm ederek): – Öyle mi? O hâlde yollarımızın kesişmesi bir nasîbdir. Zîrâ nice câriyeler görmüşümdür amma… böylesini görmedim. (Mihrimah’ın yüzü kızarır. İlk defa kalbi, korkudan başka bir şeyle çarpmaktadır. İkisi de birbirlerinden derin bir şekilde etkilenmiştir.)
devam ediyor 1y önce güncellendi Mahallenin Delileri
@sevdali.08
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Burası Gazi Cumali mahallesi. Bursanın en sıvak mahallesi olmaya adayız. Şu filmlerde gördügünüz dar sokak ve karsı karsıya dizilmiş sıralı müstakıl evlerin olduğu karşılıklı binaların arasında camasır ipi gerilmiş olan yaz temizliği yada bayram temizliği başladığında asılan çamasırlardan mahallelinin güneş görmedigi meydanının çıkmaz sokak olduğu o harika mahalle bizde mahallenin delileri... Hayatımıza sıtlatımıza hayatımıza hoş geldınız...
devam ediyor 1y önce güncellendi Mahallenin Delileri
@sevdali.08
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Burası Gazi Cumali mahallesi. Bursanın en sıvak mahallesi olmaya adayız. Şu filmlerde gördügünüz dar sokak ve karsı karsıya dizilmiş sıralı müstakıl evlerin olduğu karşılıklı binaların arasında camasır ipi gerilmiş olan yaz temizliği yada bayram temizliği başladığında asılan çamasırlardan mahallelinin güneş görmedigi meydanının çıkmaz sokak olduğu o harika mahalle bizde mahallenin delileri... Hayatımıza sıtlatımıza hayatımıza hoş geldınız...
devam ediyor 6a önce güncellendi Ertuğrul gazi bey
@turunc
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Atilla turunç 2012 yılında doğdu ve ilerleyen zamanlarda tarihe merak saldı bu merak oldukça artı ve Ertuğrul Gazi bey adında bir kitap yazmak istedi böylece tarihçi bir yazar olarak üniversite okumak istedi
devam ediyor 1y önce güncellendi İmparatoriçenin Büyük Oyunu
@baneaq
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
On ülke ve ön ülkeyi kontrol eden bir kırallık. Veliaht prensin ölümünden sonra tahtın tek vârisi olan küçük bir kız abisinin ölümünden sorumlu tuttuğu on ülkenin başına gelicek en büyük felaket olur. Küçük kız Drita kırallığının en kanlı tarihini yazar `İNTİKAM BÜYÜK BİR AÇLIKTIR VE ŞÜPHESİZ EN DOYUMSUZ OLANIDIR
devam ediyor 5a önce güncellendi Hatırla Beni
@zlhacn
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Hikayedeki kişiler ve zaman tamamen kurgudur..
devam ediyor 12a önce güncellendi Ortaçağ
@serenit
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Saira`nın annesi arkeda imparatorluğunun imparoticesidir.fakat babası namı çok bilinen tehlikeli bir korsandır. Annesi Saira` ya hamile kaldığında henüz bir cariye olduğu için bu durum farkedilmez fakat annesiyle çok büyük bir benzerliği vardır. Annesinin ihaneti ortaya çıkmadığından imparotice olur. Saira babasıyla büyür ve dünyayla ilgili bir çok efsaneye ve mitolojiye hakimdir. Öyle ki bu durum pembe elması koruma iç güdüsünü arttırmaktadır çünkü bahsedilen pembe elmas dünyanın en özel ve değerli taşıdır. Fakat bi gün düşman koloniler tarafından saldırıya uğrayınca taş çalınır. Taşın izini uzun süre takip ettikten sonra Arkeda imparatorluğuna satıldığını öğrenirler ve babası Saira`yı içeri sızmaya gönderir. Tesadüfe bakılırsa Saira Arkeda krallığında sadece taşı değil öldü sandığı annesini de bulacak. ---------------------------------
devam ediyor 5a önce güncellendi Muhteşem Sultan
@reyhaan
Okuma
0
Oy
0
Takip
3
Yorum
0
Bölüm
0
Babasının ani ölümü üzerine erken yaşta tahta geçen Sultan Mehmet kardeşlerinin ve babasının ölümünden dolayı büyük bir hazin içindedir ve kendisi için düzenlenen eğlencede Vasilia adındaki cariyeyi görür ve aşık olur.(Kitap tamamen kurgusaldır)
devam ediyor 1y önce güncellendi DENEK
@hiranizim
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Hayatmıdır sadece sizi kullanan,yoksa hayatanız sandıklarınızmıdır kullanan? Simya döneminin merhametsiz kollarına kalan Alya yeni bir hayat arayışındadır. Hayatının dönüm noktası onun hatalarından oluşacak bir enkaz yığını... Ölümü bukadar benimsemiş insan hâla umut arayışındadır.
devam ediyor 1y önce güncellendi MAHPERİ
@elifblck25
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Gelecekten geçmişe giden biri en fazla nereye kadar yükselebilirki? Bu hikayede gelecekten gelip osmanlı hasekisi olmasını okuyacaksınız.
devam ediyor 1y önce güncellendi
@mesire7
Okuma
0
Oy
0
Takip
0
Yorum
0
Bölüm
0
Nasıl olduğunu anlayan var mı...
devam ediyor 12a önce güncellendi SON GERİ SAYIM
@silinen88047
Okuma
0
Oy
0
Takip
4
Yorum
0
Bölüm
0
Fatih Sultan Mehmed’siz geçen on dokuz gün ve bu günler boyunca olan olaylar
Loading...