Bir kadın düşünün kendini hiç ezdirmeyen birde adam düşünün hayatında hiç gülmemiş bir mafya heleni ilk gördüğünde aşık olur o restoranda o duruşla içinden "o kadın benim olmamlı" diye geçirir ve istediğini alır zorla olsada demir hiç gülümsemeyen yeraltı dünyasının 1 numaralı mafyası gözleri ölümle şenlenmiş ,boyanmış gibi Helen babası ünlü zenginlerdendir Helen dik başlı asıl ve bir o kadar da tehlikelidir göründüğünün çok aksidir işte size Helen ve demirin hikayesi

Selammmm💫🤍 Nasilsinizzzz ohem ohem Bu kim diyor olabilirsiniz bu benim ilk kitabım😝 ben Ela umarım seversiniz uzatmaya gerek yoekkkk

afta içi gündüzlerini ofiste geçiren, geceleri ise kendini e-kitaplara gömen kitap kurdu Hazan Tansu; aradığı bir kitap için tanımadığı birisinden gelen linke tıklar ve bu yabancı onun hayatının kirli noktalarına dahil olmaya başlar... Bu kitapta başrol karakterlerimizin zevk ve fantezilerinin birbirine karışmasıyla kurulan bir cinsel gerilime tanıklık ediyoruz. Bu kitabı, müstehcen ilişkilere yoğun anlam ve duygu besleyip kendi mentaline zarar veren ve bu durumdan asla ders çıkarmayan kızlarım için yazıyorum.

Aşkı soluksuz, ihaneti sarsıcı bir serüven... Katre Vladimir`in esaretinden kaçıp Türkiye`ye gelmiştir. Ona yardım eden yabancı ise geçmişin beklenmedik ismidir. Katre bir yandan Kerem`in mirasını yönetirken bir yandanda Sergei ile dövmesindeki şifreyi çözmeye çalışıyordur. Derken bir gün asansör kapılırı açılır ve havayı dolduran o tanıdık kehribar kokusu, kalbine keskin bir sızıyla iner Dmitri buradadır ve onu bulmuştur. Peki onun gözlerinde ne bulacaktır Katre? Aşk mı? Nefret mi? Özlem mi? Pişmanlık mı?

"yalvarırım beni öldürmesine izin verme" "özür dilerim"

Aşkı soluksuz, ihaneti sarsıcı bir serüven... Katre, Vladimir`in esaretinden kaçıp Türkiye`ye gelmiştir. Ona yardım eden yabancı ise geçmişin beklenmedik ismidir. Katre bir yandan Kerem`in mirasını yönetirken bir yandanda Sergei ile dövmesindeki şifreyi çözmeye çalışıyordur. Derken bir gün asansör kapılırı açılır ve havayı dolduran o tanıdık kehribar kokusu kalbine keskin bir sızıyla iner. Dmitri buradadır ve onu bulmuştur. Peki o gözlerde ne görecektir Katre? Aşk mı? Nefret mi? Özlem mi? Pişmanlık mı?

Abisinin en büyük aşiretin kızını kaçırmasıyla yapılan berdel...

Bu hikâye, 1800’lerin Silvan’ında geçen; baskı, ayrılık, umut ve affetme üzerine kurulu büyük bir aşkı anlatır. Zana ve Dîlan, o zamanın zorlukları içinde birbirine sarılan iki kalptir. Bu roman, onların yaşam mücadelesini, yaşadıkları trajedileri ve sonunda buldukları barışı dile getirir.

"Tanışıyormuyuz?" Diye sordum adama. "Boşver bu seferde tanışmayalım." Susunca bir cümle daha ekledi kalbimi yakan ama bana birşey hatırlatamayan o cümlelerine... "Nasıl olsa Gine unutacaksın dimi Van kedisi yada Marsel mi demeliyim, belkide sevgili güzel kadın..."

ummadigim anda geldin ve ben neye ugradigimi sasirmis bekliyordum degismeni

Gece evine dönerken omzundan yaralı Bir adam görür ve yardım etmek ister Bu kişi yer altinda tanınan mirzah Ali`dir ve kıza ilk görüşte aşık olur

Ecem ve Çağan`ın hayatlarındaki aşk ve dram gerçek olurken, hayatlarındaki küçük tehlike onlar için hiç iyi olmayacaktı.

"Soyadım sönmez ama bilmedikleri birşey var ; ben çoktan söndüm"

Bir rüya görücek ama rüyanın gerçekleşeceğinden habersiz aşkını yaşıyor...

📌 Bu hikâye, yazar Ebrar Karataş tarafından yazılmıştır. Tüm karakterler ve olaylar kurgu ürünüdür. Eserin izinsiz çoğaltılması, paylaşılması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında yasaktır

"Bazen en büyük sır, kalbinde sakladığın katildir." Alin ve Arel... İki yabancı. İki düşman. Ve her biri diğerinin geçmişinde bir boşluk bırakan birer hayalet. Onları bir araya getiren şey bir tesadüf değil; kanla yazılmış bir kader. Alin, Arel`in en sevdiğini öldürdüğünü bilmeden onunla bir kaderi paylaşırken, Arel, Alin`in onun en kıymetlisini yok ettiğini çoktan öğrenir. Ama Alin`in de bir sırrı vardir. Ve bunu ikisi de bilmiyordur. Henüz. Zorunlu bir evlilik. Zorla paylaşılan bir ev. Ve her gece birbirlerine düşman gözlerle bakarken, içten içe kabuk tutmayan bir geçmiş. Bu hikâyede ihanet, ölümden beter. Ve bazen... Affetmek, en büyük ceza.

Kırık Terazi, geçmişin gölgesinden kurtulamayan bir avukatın, karanlık bir kayıp vakasında kendi hayatıyla yüzleşmesini konu alıyor. Ahu, eski eşiyle bağlantılı bu dosyada sadece adaleti değil, yıllarca bastırdığı duyguları da sorgularken, yanındaki savcı Ilgaz’la birlikte gerçeğin peşine düşüyor. Ama bu davada terazinin bir kefesinde kanun varsa, diğerinde kırık dökük bir kalp duruyor.

Yetimhanede kalan 7 çocuk kaçırılır ve ayrı ayrı mafya ailelere verilir ve çeşitli alanlarda eğitilir. Ve ilerde çok güçlü bir tim olarak bir araya gelirler

"Eğer beni yakalayacaksan, bebeğim, en azından bir sonrakinde seksi bir şeyler giyin." – HANN

Dışarıdan sessiz ama içinde fırtınalar kopan Rüzgar . Ailesinden kaçıp öğretmen olan Yaprak... İkiside sevdikleri için canını vermeye hazır karadeniz sularında

Hahahahahahhahahahahahha

Yeni kitabım umarım beğenirsiniz

Eski arkadaşlıkların yıllar sonra bir mektupla devam etmesi… Aras,uras,batu,ege,peri🫶🏻

Ben yaşamak için kendi gururunu öldüren bir enkazdım.

İlk kitabım umarım beğenirsiniz