Beş kişinin birbirinden habersiz şekilde aynı bataklığa düşmesiyle başladı her şey. Burası onların sonu olmalıydı. Ama bilmedikleri bir şey vardı: Bu hayatlarının başlangıcıydı.

Kimseye güvenme ve kimseye sır verme

Bir cinayete ortak olmak bu kadar kolay olmamalıydı sanırım Ama bir şey görmüştüm Belki de birisini Sonrasında başlamıştı her şey Bütün işkenceler ve daha fazlası...

Öldüm mü? Yoksa canlı mıyım? Olmam gereken yerde miyim? Yoksa başka bir evrende mi? Ne olursa olsun biliyorum ki buraya takılı kalmışım

“Pençe” diyorlar ona, savaşın keskin eli… “Mera” ise karanlığın sessiz fısıltısı, kimsenin tahmin edemediği bir güç..

"Bazı anılar gömüldüklerinde kaybolmaz... Beklerler." Amsterdam`da eski bir antika dükkânı... Ve içinde insanlara geçmişlerini yaşatabilen bir sistem. Yıllarca kusursuz çalışan bu teknoloji, bir kadının seansıyla ilk kez hata veriyor. Hafızalar karışıyor, unutulmuş travmalar uyanıyor. Ve silinmiş bir geçmiş sistemin derinliklerinden tekrar yüzeye çıkıyor. Artık kimse gördüklerinin gerçek mi yoksa sadece bir anı mı olduğunu bilemiyor.

Herkes sustuğunda sen konuşmaya başlarsın. Herkes aynı yöne baktığında sen başını çevirirsin. Ve bir gün, herkes sana dönüp "Delirmişsin," der. Ama sen bilirsin: Ben delirmedim. Bu kitap, toplumun “normal” dediği şeyin dışında kalan bir gencin içsel mücadelesini, gerçeklikle olan kırılgan bağını ve hayatta kalma çabasını anlatıyor. Rüyaların, halüsinasyonların, iç monologların ve korkuların iç içe geçtiği bu anlatı, okuyucuyu yalnızca bir zihnin içine değil, kendi düşüncelerinin derinliklerine de çekiyor. Gerçekten deli olan kim? Toplum mu, birey mi? Belki de delilik, sadece gözlerini kapattıklarında bile görebilenler içindir.

Hayat yüzünüze hep gülmezdi. Nefret ederdiniz, üzülürdünüz, söverdiniz. Hepsi çoğunlukla olurdu çünkü bu hayattaki varlığımız sadece mutlu olalım diye yoktu. Bu hayat bizim dersler çıkarmamız için bize kelamlarda bulunurdu. Kelepçeler ilk defa bileklerimi sardığında hissetmiştim gelecek olan zulümleri. Kelepçeler benim kötü rüyalarımdı, kabuslarımdı. Mahkûm denirdi bana. Kimse bilmezdi aslında gerçek mahkûmun kalbimde saklandığını. İhanet kaldırılamayacak bir yüktü. Sırtım hep arkamdan bıçaklanmamak için sağlam dururdum fakat göğüs kafesim yarılacak gibi korkuyordum. Ben Mavi Soykırım. İhaneti ve intikamı bir gecede öğrenen bir kadınım.

The Diary Of Slendrina.

Tuhaf serüvenler dizisine hoşgeldiniz

Düzgünler Şirketi`nin başarılı CEO`su Mehmet`in yine bir iş günü telefonu çalar ama bu telefon diğerlerinden farklıdır. Mehmet`in hayatını değiştirecek, geçmişini hatırlatacak ve Mehmet`i gerçeklerle yüzleştirecektir. Günün sonunda Mehmet ya geçmişinin istediği intikamı almak için savaşacak ya da vicdanını dinleyip ölümle karşı karşıya kalacaktır.

Gece caminin etrafinda tavaf ederken fadimecan ve abdulrrezzak rahman goZ goze gelir ve evlenirler(ironi)

Sadomun bastırılmış duyguları

Bölumler her hafta cumartesi ve çarsamba yayınlanacak💕Bu benim ilk kitabım inşallah begenirsiniz🥰

Tutsak kalanlar ve tutsağı kalanlara…

Hafiza kaybı nedeniyle hatırlayamadıgı o iki çift göz bir gün sosyal medya platformunda görür arastırma yapmak isteyen genc kız o kişinin bir katil tarafından öldürüldüğünü öğrenin daha önce o kişiyi tanımıyordu ama tanıyordu o bakısı gördüğü her yerden tanırdı lakin anlamak zordu hafızası onu tek bırakıyordu yıllar sonra gittiği bir mezarda görebilecegi en gizem duyan seyleri gördü ve o işin içine hapsoldu tıpkı bir çift göze tutuldugu gibi…

Hayatının nasıl altüst olacağını bilmeden hayatını normalce yaşayan üç kız.. Hayatları onlara nerden dikenlerle boğacanı biliyordu.

Merhaba ben Lina Soysal .Beni biraz daha yakından tanımak ister misin

Derin 6 yaşlarında ve kardeşi Leyla bebekken para için ayrı ailelere satılmış 2 kardeştir.Uzun yıllar sonra Derin kardeşi Leylayı aramaya başlar ve bulduğunda onu yanına alır ve birlikte yaşarlar.Derin birgün okullarının yakınında annesiyle karşılaşır ve geçmişle ilgili bütün sırları öğrenmeye çalışırlar...

Kayıp Numaralar Yazan: maviirisçiçeği İzmir’in terkedilmiş, sessiz köşelerinden birinde bir kadın cesedi bulunur. Kulağında kazınmış tek bir rakam: “1”… Bir tesadüf mü, yoksa ölümle yoğrulmuş bir serinin başlangıcı mı? Sadece bir sayı ve ardında bıraktığı karanlık izler. Hiçbir tanık, hiçbir delil… Sadece sessizlik ve korkunun derinliği. Genç Savcı Serdem Yeldemir, bu kaybolan hayatların peşine düştüğünde, aslında kendi geçmişini de açığa çıkaracak bir kuyunun içine doğru çekildiğini fark eder. Bu cinayetler, sıradan bir katilin işlediği suçlar değil. Her rakam, birer ölüm fermanı. Ve her patlama, gölgelerin karanlıkta kaybolduğu bir dünyayı aydınlatmaya başlar. Bir başka kurban daha bulunur. Kulağında kazınmış bir “2”… Delilsiz, şüpheli, tek bir iz bırakmadan kaybolan bir katil. Ama bu cinayetler sıradan bir cinayet değil. Yer altı dünyasının sayılı mafyalarından biri devrede. Güçlü, sinsice ilerleyen ve her geçen gün daha da tehlikeli hale gelen bir figür. O, suçun gerçek sahibidir. Ancak kimse onun gerçek yüzünü görmemektedir. Sarya Miranlı, çocukluğundan beri sakladığı travmalarla başa çıkmaya çalışırken, çevresindekilerin sırları birer birer açığa çıkmaya başlar. Ve bir soru havada asılı kalır: Sarya kurban mı, yoksa bu karanlık oyunun anahtarı mı? Zaman daralıyor. Katil gölgeler gibi hareket ediyor. Ve herkesi içine çekiyor. Kayıp Numaralar, bir mafya savaşının, yeraltı dünyasının, geçmişin ve adaletin yarım kalmış hesaplarının peşinde bir gerilim. Suskunluğun, numaraların, ve karanlık gecelerin hüküm sürdüğü bir şehirde, herkes birer kurban olabilir. Ama tek bir şey kesindir: Gerçek ortaya çıktığında, ne bir mafyanın gücü ne de bir katilin soğukkanlılığı sizi kurtarabilir. Bu kitabı okuduktan sonra, hiç bir rakamı eskisi gibi görmeyecek, her sayıyı daha farklı bir gözle algılayacaksınız. Ve bir soru sürekli kafanızı meşgul edecek:Bir rakamın ardında ne kadar ölüm gizlidir?

Duru 22 yaşında genç dansçı bir kızken hayatı 4 temmuz gecesi yaşadığı olayla mahvolur

Aslında daha önce yayınlanan bi kitap fakat uygulama kapandığı için burdan devam edicem umarım beğenirsinizp

Elif, hayatının en sıradışı aşkını yaşarken kendini hiç beklemediği bir karanlığın içinde bulur. Text mesajlarla başlayan bu gizemli ilişki, “Onur” adındaki adamın ardındaki karanlık gerçekleri ortaya çıkarmaya doğru hızla yol alır. Ancak Elif için asıl zorluk, sevdiği adamın kim olduğunu öğrendiğinde başlar: Şehirde korkulan bir seri katil... Abisi Bora ise, gizli görevleriyle bu tehlikeli adamın peşindedir. Elif, aşk ile korku, sadakat ile ihanet arasında sıkışıp kalırken, her gelen yeni mesajla hayatının dönüm noktasına yaklaşır. Romantik ve polisiye unsurların iç içe geçtiği Gizli Bildirim, gençlik dünyasının karmaşasında, güvenin ve gerçeğin sınandığı nefes kesici bir hikâye.

Bir sır kitabı okursan anlarsın

Kayıp çocukları bulmak için fazilet ve Murat’ın ortak çalışması ile kurtarmaya çalışmaları